AB, Türkiye’ye para akıtan musluğu kapattı!

Avrupa Birliği, Erdoğan rejiminin kötü demokrasi karnesinden dolayı 2018 için Türkiye'ye verilmesi planlanan 105 milyon Euro'yu kesme kararı aldı. Geri kalan 70 milyon Euro ise Erdoğan rejiminin ‘demokratikleşmesi’ halinde verilecek.

Birçok gerginlik, kriz ve diktatörleşen rejime rağmen Ankara ile ilişkilerini kesmeyen Brüksel, Erdoğan rejimine nihayet ilk pratik cezayı kesme kararı aldı. Başta Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin sözüne rağmen Ankara ile 2005 yılından itibaren sürdürülen üyelik müzakerelerini kesmeyen Brüksel, 2018 yılı bütçe planında Türkiye'ye para akıtan bir musluğu kapattı.

Uluslararası haber ajansı AFP, AB ülkeleri ve Avrupa Parlamentosu arasında 16 saat süren 2018 yılı bütçe görüşmeleri sırasında Türkiye'ye verilecek fonları kesme kararı aldığını duyurdu. Türkiye'nin Avrupa standartlarından sapmasını gerekçe gösteren AB, daha önce verilmesi planlanan 105 milyon Euro'yu vermekten vazgeçti.

Ancak görüşmelerin ardından açıklama yapan AP bütçe raportörü Siegfried Mureşan ise Türkiye için 70 milyon Euro tutarında bir rezervin saklanacağını söyledi. Raportör Mureşan, Türkiye'nin demokratikleşme yoluna girmesi ve insan hakları, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü konularında Avrupa standartlarına yaklaşması halinde bu paranın verileceğini bildirdi.

ERDOĞAN'A 3 YILDA 10 MİLYAR EURO

2005 yılından bu yana Ankara'ya ilk pratiğinden dolayı ceza kesen Brüksel'in bu kararı formalite icabı 30 Kasım günü Avrupa Parlamentosu'nda oylamaya sunulacak. Kararın parlamentoda kabul edilmesine kesil gözüyle bakılırken, Türkiye ile yapılan mülteciler anlaşması çerçevesinde Ankara'ya para akışı ise sürecek.

AB'nin 2014'te beri üyelik için Türkiye'ye ödediği 3,3 Milyar Euro dışında mülteci anlaşması çerçevesinde de şimdiye kadar 6,6 milyar Euro para ödedi. Son üç yılda toplam 10 milyar Euro parayı bulan bu ödeme ile Türkiye AB’nin yardımlarından en çok yararlanan AB dışı ülke olmuştu.

Geçtiğimiz Ekim ayında da Brüksel'de bir araya gelen Avrupa Birliği liderleri Türkiye ile ilişkilerin geleceğinin de masaya yatırılmıştı. Almanya'daki seçim sürecinde "Yeniden seçilirsem Türkiye ile müzakereleri dondurulması için çalışırım" diyen Alman başbakanı Angela Merkel, bu sözlerini unutmuş ve Ankara'ya 'hafifletilmiş yaptırım' talebinde bulunmuştu.