Ahmet Türk: İktidarın yarattığı felaket depremden daha büyük
Semsûr’daki yardım çalışmalarına katılan Kürt siyasetçi Ahmet Türk, iktidarın yarattığı felaketin depremin yarattığından daha büyük olduğu tepkisinde bulundu.
Semsûr’daki yardım çalışmalarına katılan Kürt siyasetçi Ahmet Türk, iktidarın yarattığı felaketin depremin yarattığından daha büyük olduğu tepkisinde bulundu.
HDP Sözcüsü Ebru Günay, Kürt siyasetçi Ahmet Türk, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, DBP yöneticileri ve HDP milletvekillerinden oluşan bir heyet bugün Semsûr’daki yardım çalışmalarına katıldı.
Burada yardımların toplandığı cemevini ve Çınar Belediyesi'nin kurduğu aşevini ziyaret eden heyet kısa bir açıklamada bulundu.
Ahmet Türk şöyle konuştu: “Bugün felaketin 12’nci günündeyiz. Maalesef halkımız büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı. Yaptığımız araştırmada sadece Adıyaman’da on binlerce insan yaşamını yitirdi. Ama maalesef buranın valisinin halktan haberi yok. “Eh bir sarsıntı geçirdik, fazla bir şey yok” diye açıklama yaptı. Adıyaman Valisi felaketin bile farkında değil. Biz buraya geldiğimizde bir tek insan yoktu bu enkazlarla ilgili. Enkazın altında kalan insanları çıkarmaya yönelik bir tek çalışma yoktu. Ama şu gerçeği gördük; halkımız, sadece Kürtler değil Türkiye’nin her yerinden insanlar, buraya koştu. İnsanlar yardım elini uzattılar, bir şeyler yapmaya çalıştılar. Özellikle STÖ’ler, sol siyasi partilerimiz ve HDP ilk günden her yere yetişmeye çalıştı. Ama tabii ki devletin yardımcı olmadığı, devletin STÖ’leri ve muhalif partileri engellemeye çalıştığı bir durumla da karşı karşıya kaldık. Yani insanlarımız canları kurtarmak için çaba gösterirken, devlet bu çalışmaları engellemeye yönelik girişimlerde bulundu. Halen bu girişimler devam ediyor.
Biliyorsunuz Pazarcık’ta arkadaşlarımızın yardım topladığı yere el koydular. Oraya bile kayyım atadılar. Bugün buralarda da arkadaşlarımıza zorluk çıkarıyorlar. Köylere ulaşmak istiyoruz, engellemeye çalışıyorlar. Giden yardımlara el koyuyorlar. İşte böyle bir durumla karşı karşıyayız. Ama felaketin büyüklüğünü biz biliyoruz. İktidarın yarattığı felaket, bu depremin felaketinden daha büyüktür. Bir iktidar, bir hükümet günlerce duyarsız kalıyor. Günlerce koordinasyon olmadığı için yapacağı bir şey yok. Tek adamdan talimat beklediği için birçok kurum çalışmalarını durdurdu. İki gün, üç gün iktidarın, tek adamın verdiği emirlere göre hareket etmek için beklediler. İnsanlar enkaz altındayken iki gün hiçbir çalışma yapılmadı. İşte bu felaket, en büyük felaketti.
Evet, onlar ne yaparlarsa yapsınlar, biz gece gündüz halkımızla birlikte imkanlarımız nispetinde her yere ulaşmaya çalıştık. Partimiz sadece Adıyaman’da değil Pazarcık’ta, Maraş’ta, Elbistan’da, Hatay’da, Gaziantep’te ve sivil toplum örgütleriyle ve duyarlı demokrat insanlarla beraber, akademisyenlerle beraber bugün büyük bir çabanın içinde. “Ateş düştüğü yeri yakar” derler ama hepimiz o ateşi, o acıyı içimizde hissediyoruz. Bunu bilmenizi istiyoruz. Tekrar halkımıza başsağlığı diliyoruz; yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyoruz. Yaralılara acil şifalar diliyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar, halk olarak birlikte kenetlenerek elbette bütün bu olumsuzlukları, bu acıları ortadan kaldırmaya çalışacağız. Hepimizin başı sağ olsun.
Ebru Günay ise şunları ifade etti: “Devlet insanlarımızı Adıyaman’da da çıkaramadı, yardım ekiplerini gönderemedi, göndermedi daha doğrusu. Çadırları göndermedi. Enkazdan kurtulanları da açlığa, susuzluğa ve soğuğa mahkum etti. Biz ilk andan itibaren parti olarak bulunduğumuz her yerden depremin olduğu yerlere yardım eli uzatmak için çalıştık, ihtiyaçları karşılamak için seferber olduk. İlk andan itibaren depremin olduğu her kentteydik. Oradaki gönüllü arkadaşlarımızla birlikte çalışmalarımızı yürüttük. Bugün Adıyaman’dayız, Adıyaman Cemevindeyiz. Bize kapısını açtığı için Adıyaman Cemevine özellikle teşekkür etmek ediyorum.
Burada şu an çok büyük bir kalabalık var, kendi ihtiyaçlarını karşılamak için buraya geliyorlar. Aynı zamanda Diyarbakır Çınar Belediyemizin bir aşevi burada. Şunu düşünün 50’yi aşkın belediyemizden sadece kayyım atanmayan 6 belediyemiz var ve bunlar da depremzedelere yardım ulaştırmak, en azından sıcak bir çorba ulaştırmak için ilk andan itibaren seferberdi. Bütün belediyeler bizde olsaydı, biz şimdiye çoktan depremzedelerin, felaketi yaşayan halkımızın yaralarını sarmıştık. İktidarın bu yaraları sarmadığını, iktidarın bu yaraları sarmayacağını maalesef bizler 12 gündür çok açık bir şekilde gördük. Yetmiyormuş gibi bir de yardımseverlerin, gönüllülerin yardımlarını engellemeye çalışıyorlar. Enkazın üzerinde tepinerek yeni enkazlar yaratmaya çalışan bir iktidar var. Biz bir kez daha Adıyaman’dan söylüyoruz; Demokratik Toplum Kongresi, Halkların Demokratik Kongresi, DBP ve bütün bileşenlerimizle birlikte bu çalışmaları sürdürmeye devam edeceğiz.”