AKPM gözlemcisi Alev Korun referandum izlenimlerini anlattı

AKPM adına referandumda gözlemcilik yapan Korun, "Hükümet ve Cumhurbaşkanının AGIT ve AKPM raporuna tepkisi, gerekse HDP ve CHP'nin iptal için yaptığı başvuruların çok kısa bir sürede reddedilmesi hem ilgi, hem de kaygıyla izlenmektedir" dedi.

Korun, referandumun sonuçları üzerinde büyük şüphelerin olduğunu vurguladı.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) adına referandumda gözlemci olan Avusturyalı Milletvekili Alev Korun, hileli referanduma dair izlenimlerini ANF ile paylaştı...

Korun, "Benim dahil olduğum uluslararası gözlemci heyeti, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin (AKPM) heyetiydi. Türkiye, biliyorsunuz hem AGIT hem de AKPM'nin kurucu üyesidir ve başka üye ülkelerde olan seçimlere de Türkiye'den milletvekilleri gözlemci olarak katılmaktadır" dedi.

'SEÇİM BİNALARININ ÖNÜNDE AĞIR SİLAHLI POLİSLER VARDI'

Korun, şu bilgileri verdi:

"Seçimden üç gün önce bütün heyet üyeleri Ankara'ya gelip, yaklaşık iki gün boyunca çok yoğun olarak uzman konuşmaları dinledik, mecliste grubu olan partilerle, sivil toplum örgütleriyle, medya mensuplarıyla görüşmeler yaptık. Onlardan son aylarda olanlar, Evet ve Hayır kampanyaları, medyanın durumu, hapisteki gazeteciler, savcılar, hakimler, darbe girişiminden sonraki aylarda olanlar ve daha pek çok güncel konuda bilgiler aldık.

Ankara'da, hazırlıklar sırasında hiçbir zorlukla karşılaşmadık. AKPM bize sadece Batıdaki dört kenti önermişti: İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya. Ülkenin başka kentleri 'güvenliğimizin sağlanamayacağı' gerekçesiyle AKPM tarafından göz önünde tutulmadı.

Benim içinde olduğum ekip üç milletvekilinden oluşuyordu ve İstanbul'da gittiğimiz sandıklarda kural dışı, usulsüz bir duruma rastlamadık ve bu şekilde de rapor verdik. Ancak Diyarbakır’a giden meslektaşlarımız, her seçim binasının önünde ağır silahlı, çok sayıda polis olduğunu ve iki kere, resmî gözlemci kimliklerine rağmen binaya girmelerine izin verilmediğini, ancak uzun konuşmalar ve telefonlar sonucunda seçim gözlemciliği görevlerini yapmalarına izin verildiğini anlattı."

RAPORU HATIRLATTI

Korun, AGIT ve AKPM'nin ortak raporundaki şu kısmı hatırlattı:

"16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu eşit şartlara sahip olmayan bir ortamda gerçekleşmiş ve kampanyanın iki tarafı eşit olanaklara sahip olmamıştır. Reformun kilit unsurları konusunda seçmenlere tarafsız bilgi sağlanmamış ve sivil toplum örgütlerinin katılımı mümkün olamamıştır. Referandum gerçekten demokratik bir süreç için vazgeçilmez olan temel özgürlüklerin kısıtlandığı 16 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen başarısız darbe girişimi sonrasında ilan edilen bir olağanüstü hal altında gerçekleşmiştir."

HDP ve CHP'nin açıkladığı sayıların, 2,5 milyona kadar oyun şaibeli olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Korun, "İki parti de, seçim sandıklarında görevlilerle temsil edilmiş ve görevlilerinin geri bildirdiği sayılara ve tanık olduklarını iddia ettikleri kural dışı pratiklere göre bu sayılara vardıklarını belirtmişlerdir" dedi.

Hem AGIT, hem de AKPM'nin Türkiye'nin kurucu üyesi olduğu kurumlar olduğunu söyleyen Korun, "Her iki kurumun heyeti de, Türkiye hükümetinin daveti üzerine seçimleri izlemek üzere ülkeyi resmi olarak ziyaret etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti milletvekilleri de aynı şekilde, diğer üye ülkelerde olan seçimlere gözlemci olarak gitmekte ve benzer raporlar vermektedir" dedi.

AGIT raporunun son biçiminin önümüzdeki hafta açıklanmasını beklediklerini kaydeden Korun, "AGIT, AGİT'e üye olan ülkelerin daveti üzerine seçim gözlemciliği yaptığından, raporlarının da üyeleri tarafından bağlayıcı olarak kabul edilmesi beklenir" diye ekledi.

'İLGİ VE KAYGIYLA İZLENİYOR'

Gözlemci Alev Korun, şunları da kaydetti:

"Hem AB hem de ABD, reaksiyon vermeden önce demokrasi ve demokratik kurumların işleyişi hakkında büyük tecrübesi ve uzmanlığı bulunan AGİT'in raporunu beklemiştir. Ekspertizi ve güvenilirliği büyük saygı gören AGİT'in raporlarının büyük bir ağırlığı olduğu bir gerçektir.

Uluslararası ilişkilerde gerek hükümet ve Cumhurbaşkanının AGİT ve AKPM raporuna tepkisi, gerekse HDP ve CHP'nin iptal için yaptığı başvuruların çok kısa bir sürede reddedilmesi hem ilgi, hem de kaygıyla izlenmektedir. Referanduma varan süreçte olanlar ve seçim gününden beri, vuku bulduğu iddia edilen kanun dışı pratiklerin yeterince incelenmemesi referandum sonuçlarına büyük gölge düşürmektedir."