GÖRÜNTÜLÜ

Amedli gençler: Adaletin olmadığı yerde kriz olur

Ekonomik kriz, savaş politikalarının bir sonucu olarak yaşamın her alanını etkilemeye devam ediyor. Adaletin olmayışı, iktidarın baskıcı ve yanlış politikaları yaşanan krizi derinleştiriyor.

EKONOMİK KRİZ

AKP-MHP iktidarı tarafından uygulanan “güvenlikçi” politikalar nedeniyle ülkedeki ekonomik kriz her geçen gün daha da derinleşiyor. Her gün yapılan zamlar, halkın alım gücünü düşürüyor ve yoksulluğu derinleştiriyor. Amedli gençler ve kadınlar, ekonomik kriz nedeniyle yaşadıkları zorlukları ANF’ye anlattı.


‘EKONOMİK KRİZİN SORUMLUSU AKP-MHP İKTİDARIDIR’

Deniz Pişkin: Ekonomik kriz, bugün sadece kadınlar ve gençler üzerinde değil yaşamın bütün alanında etkili. Bu etkiyi özel savaş politikalarıyla görüyoruz. AKP-MHP iktidarının özel savaş politikalarıyla halkı ne kadar baskılamak istediğini ve ekonomiyle halkı kendi mücadelesiyle ne kadar geriye götürmek istediğini görebiliyoruz. Asgari ücretle insanları çalıştırıp ev kiralarını 20 ile 30 bin TL’ye çıkararak, insanların geçinmelerini bekliyorlar. Asgari ücretle insanlar hayatlarını idame ettiremiyor. Bugün biliyoruz ki, Kürdistan’da yaşayan ailelerin çoğu kalabalık. Bir evde iki ya da üç kişi çalışsa dahi geçinemiyor. Biz gençler, hiçbir sosyal etkinlikte bulunamıyor, sosyal etkinliklere katılamıyor ve gezemiyoruz. Bunlar artık bizim için birer lüks olmaya başladı. Artık soluduğumuz havaya bile para öder duruma geldik. Ekonomik sorunların sorumlusu bugün devlettir, devletleşmedir, AKP-MHP iktidarıdır. Halkın artık bu duruma bir tepki göstermesi gerekiyor. Halk sessiz kaldığı sürece devlet baskısını sürdürecek. Ekmeğin 18 lira olduğu günden bahsediyoruz. Halk buna ses çıkarmıyorsa, devletin yürüttüğü politika işe yarıyor demektir.

‘SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ BARIŞ MASASI VE SAYIN ÖCALAN’DIR’

Nizamettin Urgay: Herkes ekonomiden bahsediyor ama dikkat edin, ülkede adalet yok. Zaten adalet olmadığında ekonomik kriz olur. Çünkü eşit bir paylaşım yok; bazıları büyük pastayı yerken, bazıları çöpten ekmek toplamak zorunda kalıyor. Zaten adaletsizlik budur. Savaş olduğu için halkı uyutuyorlar. Adalet olmazsa zaten savaş olur. Dikkat edin, 2013-2015 yıllarında çözüm süreci vardı; insanların umudu artmıştı, herkes iş yerini Amed'e taşıyordu ve gençlerin umutları yüksekti. Bütün siyasetçiler yalancıdır çünkü halka çözüm üretmiyorlar. Gençlerin, kadınların ve sekiz yaşındaki çocukların öldüğü bir yerde adalet yoktur. Adalet olmazsa, ekonomik sorunlar bitmez. Her şeyin başı adalettir; barışın, ekonominin ve özgürlüğün başı adalettir. Gerçekten artık çözüm masası kurulmalı, barış ve çözüm sağlanmalı. Tekrar çözüm sürecine dönülmeli. MHP'nin yönetimde olduğu bir ülkede adalet yoktur, demokrasi yoktur. Vekiller çocuklar gibi kavga ediyor, halk için çözüm üretmiyorlar. AKP-MHP iktidarı ülkeyi yönetiyor ve ülkenin gelirlerini yandaşlarına yediriyor. Ekonomik sorunların bitmesi için barış masası yeniden kurulmalı. Ne asker ne de dağlardaki Kürt gençleri ölmeyecek. Barış olacak ki insanların umudu artsın. Kürtlerle barışan bir Türkiye süper güç olur. Bu nedenle masa tekrar kurulmalı. Ülkenin geleceği için Yılmaz Güney gibi, Seyit Rıza gibi ve Sayın Öcalan gibi gerçek devrimciler ve halkı düşünen insanlara ihtiyaç var. Sayın Öcalan konuşunca halk neden umutlanıyor? Çünkü Sayın Öcalan dürüsttür ve gerçekten barış istiyor. Sayın Öcalan'a giden bir Türkiye süper güç olur. Sayın Öcalan'ın olduğu masaya ben sonuna kadar güvenirim.

‘HAYAT ŞARTLARI BİZ KADINLAR İÇİN ÇOK ZORLAŞTI’

Hatice Karadağ: Bizim için geçinmek gerçekten çok zor. Her geçen gün kriz artarak devam ediyor. Eşim hasta ve ben bir kadın olarak eve bakmak zorundayım. Artık iş bulmak bile çok zor. Geçimini sağlamanın ne kadar zor olduğunu bizler çok iyi biliyoruz. Hayat şartları her geçen gün zorlaşıyor. Çocuklarımın masraflarını karşılamakta bile zorlanıyorum.

Yasemin Gül: Rahat değiliz; gönül rahatlığıyla gezemiyoruz. Bizim de isteklerimiz var ama ekonomik sorunlar nedeniyle isteklerimizi karşılamakta zorlanıyoruz. Biz kadınlar, ekonomik sorunlardan dolayı eve hapsolmuş durumdayız. Ekonomik sorunların sebebi hükümettir. Hükümetin bize dayattığı yaptırımlar ve zamlar var; işin içinden çıkamıyoruz. Eşimiz ve çocuklarımızla dışarı çıkıp yemek dahi yiyemiyoruz. Fiyatlar almış başını gidiyor. Artık bazı şeylerin değişmesi lazım. Yukarıda oturanların halkın içine girmesi lazım. Halkın yaşadığı sorunları göremezlerse hiçbir soruna çözüm olamazlar.

‘SAVAŞ İÇİN HARCANAN BÜTÇE HALKA VERİLMELİ’

Berdan Çelik: Ekonomik krizin gençler üzerindeki en büyük etkisi, göçtür. Gençler iş bulamıyor; iş bulamadıkları için de batıya ya da Avrupa'ya gitmek zorunda kalıyor. Şehirlerimiz boşalıyor. Ben devletin bunu bilerek yaptığını düşünüyorum. İş ve ekonomi üzerinden gençleri göçe zorluyor. Ekonomik krizin sebebi, Türkiye'nin Kürtler üzerinde yürüttüğü savaştır. Her gün onlarca savaş uçağı kalkıyor. Hükümetin askeri alanda yaptığı harcamalarda tasarrufa gitmesi gerekiyor. Askeriye için harcanan bütçenin halka verilmesi gerekiyor.