Ankara ve İstanbul'da eylemler: Hasta tutsaklar ölüyor!

Ankara ve İstanbul'da hasta tutsaklar için düzenlenen eylemlerde, devletin tutsakları ölüme terk ettiğine vurgu yapıldı.

ANKARA
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 275’inci haftasında cezaevlerindeki hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için bir araya geldi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi önünde yapılan eylemde konuşan İHD üyesi Sevil Turgut, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan hasta tutuklu Seyfettin Bahar’ın durumuna dikkat çekti.
Bahar'ın cezaevinde kaldığı süre içerisinde farklı hastalıklarının oluştuğuna vurgu yapan Turgut, Bahar’ın kronik Hepatit-B hastası olduğunu ve ömür boyu ilaç kullanması gerektiğini söyledi. Turgut, Bahar’ın diğer rahatsızlıklarını ise şöyle sıraladı: “İki yerden bel fıtığı rahatsızlığı var. 12 yıldır bu ama herhangi bir tedavi yapılmamış. Bacaklarında varis var. Bir kez ameliyat olmuş ancak hapishanede olmasından dolayı tedavi sürecini gerektiği gibi yaşamamasından kaynaklı rahatsızlığı nüksetmiştir. Mide ülseri rahatsızlığı sürekli bir hal almış. Hapishanede bunu tetikleyen yemeklerinin yapısı, uygun olmayan yiyecekler nedeniyle iyileşme sağlanamıyor.”
Bahar’ın ayrıca Uyku Apnesi (uykuda solunum durması) rahatsızlığının olduğunu kaydeden Turgut, Bahar’a söz konusu rahatsızlığın testinin yapılması için 2016 yılında Bolu İzet Baysal Üniversite Hastanesi’nden randevu verildiğini ancak randevunun hala gerçekleşmediğini dile getirdi.
Turgut, Bahar’ın tedavilerinin bir an önce yapılması gerektiğini belirtti.

İSTANBUL
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nun hasta tutsakların serbest bırakılması talebiyle Galatasaray Meydanı’nda yapmak istediği F Oturumu’nun 403’ncü haftası, polis tarafından engellendi. Engelleme üzerine açıklama, İHD İstanbul Şubesi önünde yapıldı.
İHD Hapishaneler Komisyonu Üyesi Mehmet Acettin, 2001 yılından bu yana cezaevinde bulunan hasta tutsak Cihat Özdemir’in durumuna dikkat çekti. Acettin, şunları aktardı:
"1969 Çorum doğumlu Cihat Özdemir, 2001 yılından beri mahpustur. Kırıkkale F Tipi Kapalı hapishanesinde tutulan Cihat Özdemir, 15 temmuz 2018'den 21 Ağustos 2019 tarihine kadar iki kez yapılan MR görüntülemede tiroid bezinde nodül tespit edilmesine rağmen tedavi edilmemiş, 21 Ağustos 2019 tarihinde yapılan ultrason sonucunda tiroid de görülen 12x13 mm ffik nodül için biyopsi kararı alınmıştır. 23 Eylül 2019 tarihinde biyopsi yapılmış, 1 Ekim 2019 tarihinde patoloji raporuna göre tiroid kanseri teşhisi konulmuştur. Acil olarak ameliyat önerilmiş, 17 Kasım 2019'da tedavi amaçlı olarak ameliyat edilmek üzere Ankara Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirilmiştir. Ameliyat öncesi yapılan tetkiklerde beyinde ve tükürük bezinde lezyon bulunması nedeniyle yeniden biyopsi yapılması gerekli görüldüğünden, tetkikler bitinceye kadar Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı hapishanesine götürülmüştür. Süreçten anlaşıldığı üzere, Kırıkkale Yüksek ihtisas Hastanesinde muayene ve tetkiklerinin yapılmaması sebebiyle teşhis ve tedavisi geciktirilmiş ve kanseri tehlikeli bir evreye girmiştir. Ameliyat geçtiğimiz hafta içinde gerçekleşmiş olmasına rağmen 2 senelik bir aksama süreci sebebiyle kanserin yayılma tehlikesi mevcut olup Cihat Özdemir'in durumu kritikliğini korumaktadır."
Acettin, Özdemir’in kanser süreci dışında, sağ böbreğinde 8 milimetrelik nodül, sol böbreğinde lezyonlar, sağ epididimde 3-4 milimlik kist gibi saptanmış bazı lezyonlar daha bulunduğunu belirtti.
Acettin’in ardından söz alan Özdemir’in kız kardeşi Elif Özdemir, ağabeyinin son durumunu aktardı. Ağabeyinin uzun bir süredir kanser olduğunu ancak gerekli tedavilerinin yapılmadığını dile getiren Özdemir, ağabeyi hastaneye götürüldüğünde de hastane doktorunun yeterli ilgiyi göstermediğini kayde