Av. Ertan: Yargıyı iktidardan kurtarmalı

Hukukçu Cahit Ertan, Türkiye’de sorunun hukuk reformu değil, hukuk mekanizmasını iktidarın güdümünden kurtarmak olduğunu söyledi.

ÖHD üyesi avukatlardan Cahit Ertan, sivil toplum örgütlerinin ve bütün toplumsal dinamiklerin, hazırlık aşamasında yer almadığı ama adına ‘reform’ denilecek bir düzenlemenin, hem gerçek anlamda reform olamayacağını hem de yargının mevcut ağır sorunlarına çözüm getiremeyeceğini belirtti. 

Van Barosu avukatlarından ve Özgür Hukukçular Derneği (ÖHD) Üyesi Cahit Ertan, hükümetin gündeme getirdiği yeni yargı reformunu ANF’ye değerlendirdi.

Yargı sisteminin çöktüğünü, bu yüzden çözüm gerektiğini anımsatan Ertan, “Biz hukukçular reformlardan önce yargının yürütücüleri olan hakim ve savcıların zihniyet olarak gerçek manada bir hukukçu gibi davranmalarını bekliyoruz. Tüm yargılamalarda objektif hukuk kurallarının uygulanması; zamana, kişiye göre değil, dosyaya ve delillere göre karar almasıdır önemli olan. Elbette değişmesi gereken bazı kanun maddeleri var ama bunları değiştirip düşman hukuku çerçevesinde yargılamaktan vazgeçmezseniz istediğiniz sonucu elde edemezsiniz” dedi.

‘Dağ fare doğurdu’ dedirtecek hukuk reformları yapıldığını ama bunların da hayata geçirilmediğini kaydeden Ertan, sivil toplum kuruluşları ve bütün toplumsal dinamiklerin, kesimlerin hazırlık aşamasından itibaren yer almadığı; eksik, yanlış ve ihtiyaçların belirlenmediği bir çalışmanın sonuç vermeyeceğini söyledi.

Ertan, sırf reform olsun diye yapılacak çalışmanın, gerçek anlamda reform olamayacağını ve mevcut sorunlara da çözüm getirmeyeceğini vurguladı.  

HSK’NIN YAPISI DEĞİŞTİRİLMELİ

Reformun olabilmesi için Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yapısının değiştirilerek iktidarın denetiminden çıkarılması gerektiğine işaret eden Ertan, şöyle devam etti:

“Bağımsız bir kurul olarak kendi özlük haklarını ve bütçesini belirleyen bir hale getirilmesi gerekiyor. Bağımlı olduğu kurumlardan kurtarmalı yargıyı. Yargılamalar, dosyaya göre bağımsız hukuk sistemi ve dünya hukuk normlarına göre olmalı. Zihniyet değişmeli. Devletin günü birlik kararlarına göre değil, devleti ve iktidarı da bu noktaya çeken kararlar verilmeli. Erkler ayrılığı dediğimiz şey de budur. Yargı, yürütme ve yasamanın birbirini denetleme sistemini uygun kılmazsanız, hukuk dışı kurallar alınır ve bu düzeltilmiyorsa devletin de hukuk devleti olma noktasında şirazesi kayar. Reformlardan çok vicdana, ahlaka, hukuk devleti ilkesine göre hareket edilmeli. Yargı, tam olarak bağımsızlaştırılmalıdır. Hukuk sürekli üreten bir bilim dalıdır. Hukuk bunu yaparken, siz yargıya göre uygun ortamı sağlarsanız yasalar kendiliğinden zaten değişecektir ve hukuk toplumun ihtiyacı olan kuralları üretebilecek bir potansiyele sahiptir. Türkiye halklarının bir arada yaşama isteğine uygun olarak yargı da kendini yeniden dizayn edecektir.” 

MEVCUT YASALAR BİLE UYGULANMIYOR

Türkiye’de yargının iktidar tarafından siyasallaştırılmasının beraberinde büyük sorunlar ürettiğini kaydeden Av. Cahit Ertan, şunları ekledi:

“İktidarın yargıyı araçsallaştırdığı açık. HDP’ye yönelik yargı kararlarında bunu net olarak görüyoruz. HDP’lilerin davalarında soruşturma konusu bile olmayacak durumlarda tutuklamalar gerçekleşiyor. Bağımsız yargı, ancak yargıyı iktidardan kurtarmakla mümkün. Aksi halde istediğiniz kadar kağıt üzerinde reform yapın, uygulamada yine aynı durumlar ortaya çıkacaktır. Bizim şu andaki sorunumuz, Türkiye’nin altına imza attığı uluslararası sözleşmeleri ihlal etmesinden kaynaklanıyor. Türkiye hiç reform yapmadan mevcut yasalara uygun hukuku işletirse zaten birçok sorunumuz ortadan kalkacaktır.”