Başaran: 34 yıllık darbe mekanizması ayyuka çıktı

Başaran: Türkiye artık bir kanun devleti bile değildir. Hukuk daha geniş bir perspektiftir, uluslararası alanları kapsar, daha fazla özgürlük kapsar.

Yargının AKP-MHP ittifakının politik görüş ve yaklaşımları için bir araç haline geldiğini HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran içeriğinin bir kısmı açıklanan ‘Yargı Reform Strateji Belgesi’ni ANF’ye değerlendirdi.

Toplumun büyük bir kesiminin yargı ve adalet konusunda şikayetleri olduğunu söyleyen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili ve Hukuk Komisyonu üyesi Ayşe Acar Başaran “15 Temmuz darbe girişiminden sonra özellikle yargı AKP/MHP ittifakının politik görüş ve yaklaşımlarına göre şekillenen bir araç haline geldi. Biz tarih boyunca Türkiye’de ve Türkiye gibi az gelişmiş ülkelerde yargının siyasallaşması üzerine sürekli tartışmalar yürütüyoruz. Sadece bugün değil, 60’larda, 80’lerde Devlet Güvenlik Mahkemeleri, Özel Yetkili Mahkemeler, daha da geriye gittiğimizde İstiklal Mahkemelerine kadar… Adalet ve yargının siyasallaşması sıkça tartışılan bir konudur. Ama 34 yıldır artık meselenin ayyuka çıktığı, sınır tanımayan bir yargıyla; tasfiye, sindirme harekatı olduğunu gördüğümüz bir süreçten geçiyoruz. Sadece politik görüşleri açısından da değil, idareye göre uygun olmayan tüm yaklaşımlar karşısında yargı kararında ne çıkacağını artık toplum bilmiyor” diye konuştu.

‘İÇİ BOŞ BİR TABLO’

Yargı paketinin deklare edildiği günün manidar olduğunu dile getiren HDP Milletvekili Başaran, HDP eski eşbaşkanları hakkında önceki gün verilen yeniden tutuklanma kararlarına ilişkin şunları söyledi: “Dün hem sayın Selahattin Demirtaş hem de Sayın Figen Yüksekdağ’ın tekrar ifadeleri alındı ve tekrar tutuklandılar. Belli bir noktaya gelip kamuoyuna deklare edilmesi meselesinin aynı güne denk gelmesi yargı paketiyle ilgili olarak iktidarın görüşleri gözler önüne serilmiş oldu. Neredeyse bütün cezaevleri kapasitesinin çok çok üstündeyken, 700’den fazla çocuklu kadın cezaevindeyken, yüzlerce çocuk cezaevlerindeyken ve her gün hasta tutsakların cenazeleri dışarıya çıkarken ve de bunlarla ilgili bir şey yapılmazken yargıyı kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya devam edecekleri bir yargı paketi ortaya çıkıyor. Şaşalı, süslenmiş ama toplumun ihtiyaçlarını karşılamayacak, içi boş bir tablo gibi görünüyor. Biz içeriğini bilmiyoruz, çünkü bize getirmeyeceklerini söylediler. Türkiye’nin üçüncü büyük partisinin, 6 milyon oy almış bir partinin hiçbir sözünü duymak istemiyorlar.”

‘BİR GÜN ÖNCE FERMAN BUYRULDU’

Demirtaş ve Yüksekdağ’ın yeniden tutuklanmasını kanunsuzluk olarak değerlendiren HDP’li Başaran “Tarihte birçok hukuksuzlukla karşı karşıya kaldık. KCK dosyalarını, 4 Kasım siyasi darbeyi, 90’lı yıllarda üretilen yargılamaları ve JİTEM dosyalarını gördük. Ama dün yaşanan hepsinden çok daha farklıydı. Kendini çok belli eden bir tablo oldu. Çünkü 6-8 Ekim olayları toplumsal ve politik atmosferin çok farklı olduğu bir dönemde yaşandı. Çözüm sürecinin yürütüldüğü bir süreçte masalar devrildi, Dolmabahçe Mutabakatı yok sayıldı ve 6-8 Ekim olayları, sürekli partimize karşı illegalize ve terörize etmek amacıyla doküman olarak kullanıldı” diye devam etti.

AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın Demirtaş ve Yüksekdağ’ın bir gün önce çıkıp 6-8 Ekim ile ilgili olarak orada yaşamını yitirenlerin faili olarak gösterildiğini vurgulayan Başaran şöyle konuştu: “Hemen akabinde böyle bir soruşturmanın hızlandırılması çok tesadüf değil. Türkiye artık bir kanun devleti bile değildir. Hukuk daha geniş bir perspektiftir, uluslararası alanları kapsar, daha fazla özgürlük kapsar. Kanunun ise çerçevesi ve sınırları belirlenmiştir. Ama artık 1980 darbe anayasasından sonra bu anayasaya uygun kanunlara bile uymayan bir mekanizma var. Tek adam rejiminde ağızdan çıkan her söz ferman sayılıyor. Bir gün öncesinde ferman buyruldu, bugün iki eşbaşkan tutuklandı.”

POLİTİK DEĞİL, TOPLUMSAL BİR MESELE

Yargı paketinden çok fazla bir şey beklemediklerini de sözlerine ekleyen Başaran, adaletli ve özgürlükçü bir ülke için her zaman mücadele edeceklerini söyledi.

“Biz daha önce yargı paketi ile ilgili kendi çalışmalarımızı yürütmüştük. Bu çalışmalarımız devam ediyor. Toplumun asıl ihtiyacı olan şey nedir bunu üzerine çalışıyoruz” diyen Başaran, “Toplumun bakış açısıyla, toplumun ihtiyaçlarına göre ne yapılabilir? Bunun mücadelesini vermeye devam edeceğiz. Bu artık toplumsal bir mesele haline geldi. Birileri istiyor diye bu cenderenin içinde yaşamak zorunda değiliz. Daha güzel, daha yaşanılabilir bir ülke yaratabiliriz. Bu açıdan dediğim gibi toplumun tüm kesimlerini bu konuda daha duyarlı olmaya, işte bugün o gündür diyecekleri bir bakış açısıyla seslerini yükseltmeye davet ediyorum” dedi.