Bayburt ve Tarsus'taki tutsaklar neler yaşıyor?

Bayburt M Tipi Kapalı Kadın Cezaevi ve Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi'nde ağır hak ihlallerinin yaşandığı öğrenildi.

Bayburt ve Tarsus'taki tutsaklar, AKP rejiminin işkenceci uygulamalarıyla karşılaşıyor. Tutsaklar şiddet gördüklerini, yemeklerine böcek ve tükürük konulduğunu, hasta olanların tedavi edilmediğini duyurdu.

BAYBURT

Bayburt M Tipi Kapalı Kadın Cezaevi'nde kalan Berivan Bayındır, kötü muamele ve hak ihlallerini ailesine anlattı.

Bayındır'ın ailesi, Olağanüstü Hal'in (OHAL) kaldırılması öncesi cezaevi müdürünün değiştiğini ve ardından ciddi hak ihlallerinin yaşanmaya başladığını aktardı. Bayındır’ın, 3-4 ay boyunca açık görüş hakkının ellerinden alındığını söyleyen aile, en son geçtiğimiz Kurban Bayramı sonrası kızlarını görebildiklerini belirtti.

Bayındır, bu hafta haftalık telefon görüşmesinde yaşanan hak ihlallerini ailesine şöyle anlattı:

"Cezaevinde getirilen yemeklere tükürülüp, böcek konuluyor. Çıplak arama dayatması yapılıyor. Kitaplarımıza, mektuplarımıza el koyuyorlar. Koğuşlara ani baskınlar yapılarak, eşyalarımız dağıtılıyor ve hakaretlere maruz kalıyoruz. Hiçbir şekilde bir açıklama yapılmıyor. Telefon görüşmelerimiz kısıtlanıyor.

Toplu çıkılan açık görüşmelere 4 tutuklu sınırlaması getirildi. Arkadaşlarımızın ailelerine selam vermek yasak. Selam verirsek tutanak tutuluyor. Havalandırmaya çıkmamız, spor gibi aktivitelere izin verilmiyor.

Hastaneye sevklerimiz yapılmıyor ya da çok geç yapılıyor. Hastanelerde bize kelepçeli muayene dayatılıyor. Doktorlardan tahlil sonuçlarını alamıyoruz. Hastalığımız hakkında bir bilgi alamıyoruz, Bizlere pişman olduğumuza dair belge imzalatılmaya çalışılıyor. Arkadaşlarımıza muhbirlik dayatılıyor.”

Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan kadın tutsaklar, İnsan Hakları Derneği’nden (İHD) bir heyetin acilen cezaevini ziyaret etmesini istemişti.

TARSUS

Bir süre önce tahliye olan A.Y., Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi'nde 1, 2 ve 3 No’lu cezaevlerinde ciddi hak ihlallerinin yaşandığına dikkat çekti. A.Y, şunları anlattı:

"Remzi Akyürek ve Suncan Gedik arkadaşımız hak ihlallerin son bulması, en temel hakların gasp edilmemesi ve tecridin kaldırılması için açlık grevindeler. Diğer arkadaşlar da dönüşümlü olarak açlık grevine destek verecek.

Kasım Gedik adlı arkadaşımız 6 aydır diş sorunu yaşamasına ve hastaneye sevki olmasına rağmen götürülmüyor. Hasta olan tutuklular tedavi edilmiyor.

Cezaevinin suyu içilmiyor. Pis kokuyor. İlk günden beri su öyleymiş. Biz sadece onu zorunlu olarak temel ihtiyaçlarda kullanıyoruz. Bizler kendi paramızla hazır su açıp içiyoruz.

Bizleri adli, DAİŞ ve FETÖ'cü tutuklularla beraber görüşlere çıkarmaya çalışıyorlar. Bizler havalandırmaya çıktığımızda gardiyanlar, 'başka kişilerle konuşuyorsunuz' diyerek havalandırmanın pencerelerini kapatıyorlar. Sürekli bir provokasyon yaratma çabası içerisindeler. Sürekli disiplin cezaları veriliyordu.

Gardiyanlar sürekli olarak arama adı altında koğuşları basıp bizlere saldırıyordu. Askeri nizamda ayakta sayım vermemizi istiyorlardı. Bunu kabul etmeyince de darp edip yerlerde sürüklüyorlar, süngerli odaya koyup orada işkence ediyorlardı. Akabinde ise tecrit odasına koyuyorlardı. Bu hak ihlallerini yazdığımız dilekçeler gardiyanlar tarafından engellendi."