Berkin Elvan anmasında Erdoğan ve Soylu'ya tepki

Berkin Elvan, polislerce katledilişinin 5’inci yıl dönümünde Feriköy’deki mezarı başında anıldı. 

Gezi Direnişi sırasında polisin ateşlediği gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanan ve hastanede 269 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra hayatını kaybeden 14 yaşındaki Berkin Elvan, ölümünün 5’inci yıl dönümünde Feriköy’deki mezarı başında anıldı. Anmaya Berkin Elvan’ın ailesi, Taksim Dayanışması üyelerinin yanı sıra HDP milletvekilleri Oya Ersoy , Musa Piroğlu, CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, ÇHD’li avukatları ve çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı. Mezarlığın girişinde polisin arama noktası oluşturup anmaya gelenleri araması ve görüntülerini çekmesi ise büyük tepki çekti.

‘ÇOCUKLARIMIZIN MÜCADELESİNİ YARINA TAŞIYACAĞIZ'

1 dakikalık saygı duruşuyla başlayan anmada sık sık, “ Berkin Elvan ölümsüzdür”, “Berkin Elvan 15’inde bir fidan” sloganları atıldı. Berkin Elvan’ın mezarının çiçeklerle donatıldığı anmada ilk konuşma Taksim Dayanışması ve Elvan ailesinin avukatı Can Atalay tarafından yapıldı. Gezi Direnişi’nin iktidar ve yargı tarafından kriminalize edilmesine tepki gösteren Atalay, “Biz bu topraklarda emeğiyle geçinen tüm insanların, Gezi’de ayağa kalkan, boyun eğmeyen bütün milyonların umudunu bugünden yarına taşımak kararlığında olduğumuzun sözünü veriyoruz. Biz bugün burada Eskişehir’de Ali Korkmaz’ın, Ümraniye’de 1 Mayıs Mahallesi'nde Mehmet’in, Ankara’da Ethem’in, Fırat’ın öte yanında Medeni’nin, umudun tüm çocuklarının, diğer arkadaşlarımızla birlikte umudun tüm çocuklarının mücadelelerini yarına taşıyacağımızın sözünü veriyoruz” dedi. 

Gezi’nin bu topraklarda eşitlik, özgürlük, adalet mücadelesinin 5 yıl önceki ifadesi olduğunu vurgulayan Atalay, Gezi’yi geleceğe taşımaya kararlı olduklarının altını çizdi. Elvan Ailesi'nin 6 yıldır bütün hırsızlığa, uğursuzluğa, her türden ahlaksızlığa karşı sabırla direndiğini hatırlatan Atalay, “Zaman zaman dudaklarını ısırarak, zaman bağırarak direnen bu insanlar adalete açlar. Biz adalete açız. Hikaye dinlemek istemiyoruz.6 yıl aradan sonra Gezi’nin binbir türlü yalanla kirletilmesine izin vermeyeceğiz Buradan bir kez daha söylüyoruz. Biz Elvan Ailesi, Korkmaz Ailesi, tüm ailelerimizle birlikte adalete açız. Adalet istiyoruz. Adalet istiyoruz ve adaleti alacağız” diye konuştu.

‘BU KARANLIK GİDER, GEZİ KALIR’

Gezi hakkında hazırlanan iddianamede insanların anılarına, acılı ailelerin hatıralarına hakaret edildiğini belirten Atalay, "Aynı oyun 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde sokağa çıkan kadınlara da yapıldı. Bu topraklar bu karanlığı yırtar. Bu karanlık gider Gezi kalır. Emeğiyle geçinen insanlar, umudu diri tutanlar bu umudu büyütenler kalır” dedi. 

‘BERKİN ELVAN HEPİMİZİN ÇOCUĞU'

Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan konuşmasında, Gezi Direnişi’nin ve Taksim Dayanışması’nın iktidar ve yargı tarafından hedef tahtasına oturtulmasına tepki gösterdi. Üzerinde taşıdığı “Taksim Dayanışması” önlüğüne işaret eden Baba Elvan, şunları ifade etti: 

“Taksim Dayanışması formasını onurla taşıyorum ve onurla taşıyacağımı söyleyebilirim. Gezi bir halktı, bir ekmekti, bir suydu, adaletti. Ne ararsanız o vardı. Benim çocuğum ve çocuklarımız bu yolda yaşamlarını kaybettiler. Ben buradan bütün Türkiye’ye sesleniyorum; Berkin Elvan benim çocuğum, dediler ki ‘ Taksim’de ne işi vardı ki ekmek almaya gitti’. Hayır öyle bir şey yok. Hala bu bilinçteki kafalar var. Çünkü o şekilde yönlendiriyorlar. Benim evimin 250 metre arkasında ekmek fırını var ve benim oğlum ekmek almaya gitti. Tam 6 yıl oldu ve benim oğlum yaşıyor çünkü hiç aklımdan çıkmıyor; yaşadığı için çıkmıyor. Yaşamasaydı eğer aklımdan çıkardı, unuturduk ve bugün burada olan insanlar da unuturdu. Bugün sosyal medyaya, etrafıma baktığımda herkes Berkin Elvan’ı tanıyor. Berkin Elvan hepimizin çocuğu, sadece benim değil.”

GEZİ İDDİANAMESİNE TEPKİ

Adalet gelene kadar mücadelesini sürdüreceğinin altını çizen Sami Elvan, hazırlanan Gezi iddianamesine de tepki gösterdi. “Çocuklarımızın ekmek, hak, adalet mücadelesinden asla geri durmayacağım; ömrümün yettiği yere kadar mücadeleyi sürdüreceğim” diyen Baba Elvan, şöyle devam etti:

"Nerede bir hukuksuzluk, adaletsizlik varsa aynen gördüğünüz gibi böyle formalarla karşısına çıkacağım. Taksim Dayanışması’na açtıkları hukuksuz iddianameyle yargıladıkları avukatlarımızın; sivil toplum kuruluşlarının önderlerinin; kim olursa olsun fark etmez, yanlarında yer alacağım. Bomboş bir dosya ile insanların özel hayatına girerek, suç yaratmaya çalışan ahlaksızlarla bu ülke gitmeyecek bunu çok iyi biliyorum. Bize bunları reva görenler geçmişte de gördük teker teker ülkeyi terk ettiler. Acaba bunlar nereye gidecek? Ben gitmedim buradayım ne silahım var, ne kurşunum. Hiçbir şeyim yok sadece bir kalbim; bir yüreğim var."

GÜLSÜM ELVAN'DAN SOYLU'YA TEPKİ

Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan da 11 aylık bebeğin katledilmesini politik malzeme haline getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya kendi oğlunun mezarlığını göstererek tepki gösterdi. 

Elvan Ailesi'nin avukatı Çiğdem Akbulut ise mezarlık girişindeki polisin oluşturduğu arama noktasına tepki göstererek sözlerine başladı. Akbulut, polislere şöyle seslendi:

"Şu an sizin arkanızda olan ve benim şu an gördüğüm ve gözlerinin içine rahatça bakabildiğim ama onların kameralarının arkasından ya da uzaktan izlemek zorunda kalan polislere bir mesajım var. 5 sene oldu. Berkin’i bugün kaybettik. Geçen yıl itibarıyla anmaya geldiğimizde bizi aramaya başladılar. Daha önce böyle bir şey yaşamıyorduk. Berkin öldüğü günden beri hukuki mücadelesini veriyor ailesi. Çocuğu için hiçbir zaman adalet aramaktan vazgeçmediler. Hiçbir türlü tehdit ve baskıdan da korkmadı. Bu ülkenin o zamanki başbakanı Gülsüm Elvan’ı meydanlarda yuhalattığından da Gülsüm Elvan geri durmadı. Kız kardeşi sokakta kaçırılarak gözaltına alınmaya çalışıldığında da ailesi bu mücadeleden kaçmadı. Bugün hâlâ bu mezarın girişinde bize dayatılan arama bu tacizin devamıdır. Bu da bizi korkutmayacak, bu da bu mücadeleden vazgeçmemizi sağlamayacak.”