Cumartesi Anneleri, Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü dolayısıyla 30 Ağustos 2022 tarihinde Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı’nda basın açıklaması yapmak isterken polis saldırısına maruz kalmıştı.
Saldırı sonucunda 14 kişi gözaltına alınarak, haklarında “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere katılarak ihtara rağmen dağılmama” iddiasıyla dava açılmıştı.
Bu davanın ikinci duruşması Küçükçekmece Adliyesi 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşma öncesi adliye önü yüzlerce polis tarafından kalkanlarla sarıldı ve Cumartesi eylemcileri sık sık taciz edildi.
Yargılanan Cumartesi Anneleri / İnsanları ile avukatları duruşmada hazır bulundu.
Duruşmayı Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Oya Ersoy, Filiz Kerestecioğlu ile Musa Piroğlu, çok sayıda hukukçu ve emek meslek örgütü de izledi.
Duruşma hakimi, olay günü görüntüleriyle ilgili bilirkişi raporunun dosyaya eklendiğini belirtti. Hakim, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri ile 21 Mart 1995’te gözaltına alındıktan 58 gün sonra cenazesi eylem yaptıkları kimsesizler mezarlığında bulunan Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak Kışlakçı’ya Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iki kez verdiği hak ihlali kararlarının dosyaya eklendiğini ifade etti.
Ayrıca, 1995 yılında evlerinin önünden 3 sivil polis tarafından alıkonulan ve 28 yıldır kayıp olan Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun’un da İnan Kışlakçı’nın tanık olarak dinlenmesi için verdiği dilekçenin dosyaya eklendiği belirtildi.
Bir önceki duruşmada savunmaları alınmayan Ferit Barut ve Hüsnü Alkan’ın savunmaları, ikinci duruşmada alındı.
İHD üyesi Hüsnü Alkan, mezarlık yakınından geçerken sesleri duyması üzerine açıklamaya katılmak istediğini, bu esnada da Cumartesi Anneleri ile gözaltına alındığını söyledi.
Hüsnü, “Herhangi bir suç işlemedik, basın açıklaması yapamadan gözaltına alındık, beraatimi talep ediyorum” dedi.
Cumartesi İnsanı Ferit Barut da hukuksuz gözaltıya tepki gösterdi. Barut, “Bu hukuksuzluk gözaltı, gözaltında kötü muamele ve dava ile devam etti. Polis, henüz mezarlığa dahi varmadan bizi gözaltına aldı. Hiçbir koşul, gözaltında kaybetmenin gerekçesi olamaz. Bu suç zamanaşımına da tabi olamaz. Bir insan hakları savunucusu olarak her tür insan hakları ihlaline karşı çıkmayı bir görev addediyorum. Tolstoy’un dediği gibi, ‘Bir insan acı duyabiliyorsa canlıdır, başkasının acısını duyabiliyorsa, insandır” diye konuştu. .
Duruşma, haber yayına hazırlandığı sırada devam ediyordu.