DGD-Sen: NAe Sao Paulo gemisinin Aliağa’da söküm işlemi hemen yasaklansın!

Tonlarca asbest ve tehlikeli madde barındırdığı belirtilen geminin Aliağa’ya gelmesine tepki gösteren DGD-Sen, buna izin verilmesinin işçi ve halk sağlığına yönelik saldırı anlamına geldiğini vurgulayarak, söküm işleminin hemen yasaklanmasını istedi.

Türk Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın tonlarca asbest ve tehlikeli madde barındırdığı belirtilen Brezilya donanmasına ait NAe Sao Paulo uçak gemisinin söküm için İzmir Aliağa’ya gelmesine onay vermesine ilişkin tepkiler büyüyor. Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-Sen), geminin söküm işlemi Aliağa’da gerçekleştirildiği takdirde, birçok kanser vakasının ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu. DGD-Sen, NAe Sao Paulo başta olmak üzere asbest ve diğer tehlikeli maddeleri içeren tüm gemilerin söküm işlemlerinin hemen yasaklanmasını istedi.

HEM İŞÇİ SAĞLIĞI HEM DE HALK SAĞLIĞI HİÇE SAYILIYOR

Yaptığı yazılı açıklamada, gemi söküm sektörünün dünyanın en tehlikeli işleri arasında yer aldığını hatırlatan DGD-Sen, sektörün sadece işçi sağlığını ve iş güvenliğini değil, aynı zamanda çevre sağlığını da ilgilendirdiğine işaret etti. Bu nedenle, gemi söküm sektöründeki faaliyetlerin ulusal ve uluslararası mevzuata göre mutlaka denetlenmesi gerektiğinin altını çizen DGD-Sen, bu konuda özellikle Türk Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Türk Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın birinci derecede sorumluluk sahibi olduğunu vurguladı.

ABD, Birleşik Krallık, Almanya ve Fransa gibi gelişmiş ülkelerin gemi söküm sektörünün kendi ülkelerinde faaliyet göstermesine izin vermediğinin vurgulandığı açıklamada, ucuz iş gücü, işçi sağlığı ve iş güvenliği meselelerinde sıkça eleştirilen Çin’in dahi gemi söküm sektöründen çekilme kararı almasının bunun ne kadar tehlikeli ve kaçınılması gereken bir iş alanı olduğunu gösterdiği kaydedildi. Bangladeş, Hindistan, Pakistan ve Türkiye’nin ise gemi söküm sektörünün faaliyet gösterdiği ülkelerden olduğuna dikkat çekilen yazılı açıklamada, “Peki neden bu ülkelerde gemi söküm faaliyetleri gerçekleşiyor? Çünkü bu ülkelerde işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda hem ulusal hem de uluslararası mevzuata uygun hareket edilmiyor, gerekli denetimler uygulanmıyor. Ayrıca kamuoyunun gemi söküme dair farkındalığı çok yüksek düzeyde olmadığı için bu sektörde faaliyetler sessiz sedasız yürütülerek hem işçi sağlığı hem de halk sağlığı hiçe sayılmaktadır” diye tepki gösterildi.

BÖLGE HALKININ KANSER VAKALARIYLA KARŞILAŞMASI MUHTEMEL

Türkiye’de gemi sökümde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin gerektiği gibi uygulanmadığı, denetimlerin titiz ve sağlıklı bir çerçevede yürütülmediği aktarılan DGD-Sen açıklamasında, özellikle asbest gibi tehlikeli maddelerin taşınması ve ayrıştırılması sürecinin oldukça önemli olduğu, bu durumun sadece işçi sağlığını değil, aynı zamanda çevre sağlığını da ilgilendiren oldukça tehlikeli sonuçlar ortaya çıkardığına işaret edildi. Asbest ve diğer tehlikeli maddelerin havaya karışmasının, rüzgârla taşınmasının riski artırdığı uyarısında bulunulan açıklamada, ayrıca asbeste bağlı kanser vakalarının uzun süreler içerisinde meydana geldiği için hemen fark edilmediğine dikkat çekildi. Açıklamada, “Bu nedenle işçilerin meslek hastalığı konusunda yaşadıkları mağduriyetin ortaya çıkarılması da oldukça güç olmaktadır. Aynı şekilde Aliağa ve çevresinde yaşayan bölge halkının da kanser vakalarıyla karşılaşması oldukça muhtemeldir” denildi.

UYARILARI DİKKATE ALMAYAN BAKANLIK SÖKÜME İZİN VERDİ

Son günlerde tanık olunan NAe Sao Paulo meselesinin de bu bakımdan önem taşıdığı vurgulanan yazılı açıklamada, tıpkı daha önce olduğu gibi işçi sağlığını, iş güvenliğini ve çevre sağlığını gözetmeden gerçekleşecek bir gemi sökümün söz konusu olmasının çok tehlikeli sonuçlara neden olacağı kaydedildi. Açıklamada, bu uyarıları dikkate almayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yaklaşık 900 küsur ton asbestin yanı sıra, zehirli gazlar, ağır metaller, ağır yağlar, hidrokarbonlar, radyoaktif maddeler, vektörler, balast suyu, organotin, PCB, PPB, PCts gibi insan sağlığını ve çevreyi tehdit eden birçok madde bulunan Brezilya donanmasına ait NAe Sao Paulo adlı savaş gemisinin Aliağa’da sökümü için Sök Denizcilik’e 30 Mayıs 2022’de şartlı izin verdiği hatırlatıldı.

BU SÖKÜM İŞLEMLERİ HEMEN YASAKLANMALIDIR!

Anayasa’nın ve Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü Sözleşmesi’nin, Basel Konvansiyonu’nun ve İzmir Protokolü'nün ihlali anlamına gelecek bu uygulamadan derhal vazgeçilmesi istenen açıklamada, hiçbir meşru ve yasal gerekçesi olmadan gemi sökümde bu tip faaliyetlere izin verilmesinin işçi ve halk sağlığına yönelik ciddi bir saldırı anlamına geldiği vurgulandı. Devamla, “İşçilerin ve halkın sağlığını tehdit edecek NAe Sao Paulo gemisinin gemi söküm işleminin Türkiye’de yapılmasına kesinlikle izin verilmemelidir! Ayrıca sadece bu gemi özelinde değil, genel olarak tüm gemi söküm faaliyetlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri derhal uygulanmalıdır. Gerekli denetimlere tabi tutulmayan ve usule uygun işlem görmeyen, NAe Sao Paulo başta olmak üzere, asbest ve diğer tehlikeli maddeleri içeren tüm gemilerin söküm işlemi hemen yasaklanmalıdır” denildi.

‘EMEKÇİLERİ SÜRECİ BİRLİKTE TAKİP ETMEYE ÇAĞIRIYORUZ’

Brezilya’yı uluslararası mevzuata uymaya ve sorumluluklarını yerine getirme çağrısı yapılan açıklamada, gemi hakkındaki işlemlerin usule ve sağlık kriterlerine uygun olarak gerçekleştirilmesi sorumluluğunun Brezilya’ya ait olduğu hatırlatıldı. DGD-Sen olarak gemi sökümünde gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması için mücadelelerini sürdüreceklerinin kaydedildiği yazılı açıklama, “Başta gemi söküm işçileri olmak üzere, Aliağa, İzmir ve bölgede yaşayan emekçilerin sağlığını tehdit eden bu tip faaliyetlerin önlenmesi adına gerekli müracaatları yapacağımızı, araştırma önergelerini takip edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bölgede yaşayan tüm işçi ve emekçileri bu süreci birlikte takip etmeye, emeğimize ve hayatımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz, NAe Sao Paulo gemisinin Aliağa’da sökülmesini kabul etmiyoruz” vurgusuyla son buldu.