Yazılı açıklama yapan DKP/BÖG, “7 yıl önce bugün gizlilik koşullarında çeşitli kentlerden yola çıkarak bir araya gelen komünist öncüler, sosyalist feminist kadınlar, işçiler ve devrimci gençler bir yanda yasalcılığa hapsolmuş düşük düzey solculuktan ve diğer yanda statükolaşmış silahlı mücadele biçimlerinden kopuşarak Türkiye devriminin yolunu açacak yeni bir komünist partiyi ilan etti. O gün duvara asılan ‘Ya zafer, ya zafer’ sözü partimizin kesintisiz devrimci taarruz teorisinin en yalın ifadesi oldu. Kuruluş ilanımızdan bu yana işçi sınıfının iktidarından başka bir yola sapmayan ve işçi sınıfının mutlak zaferinin tüm yakıcılığı ile yaklaştığını gören partimiz 7 yıldır her adımını zaferi yakınlaştırmak için atmaktadır” dedi.

Açıklamada devamla şunlar belirtildi:

“Partimiz; sınıfsız, sömürüsüz ve özgür bir dünya yaratma yolunda faşizme, patriyarkal kapitalizme ve emperyalizme karşı açık bir savaş ilan ederek her hücresine kadar kendisini sınıf savaşımının öncülüğüne göre konumlandırdı. Komutanımız, önderimiz Ulaş Bayraktaroğlu’nun “İşaret fişeği yakılmış, ilk kurşun atılmıştır” ifadesinde cisimleşen partimizin kuruluş günleri akıntıya karşı yürüyüşün sembolü oldu. Faşizmin en azgın saldırıları altında, toplumsal mücadelenin geri çekildiği, dönemlerde dahi partimiz en önde dövüşmeye aday olmuş, her türlü bedelle yüzleşerek akıntıya karşı yürüme iradesi gösterenlerin, diz çökmeyenlerin pusulası olmuştur.

Bölgede ve ülkede AKP ve IŞİD eliyle yürütülen karşı devrim saldırıları altında fırtınaya karşı yürüyüşümüzün zorlu ve ağır bedeller gerektiren ilk evresi “yenilmez savaş örgütü inşası” tamamlanmıştır. Artık ağır bedeller ödeyecek olanlar, halklarımıza yıllardır zulüm eden, emekçileri iliklerine kadar sömüren faşizm ve onun temsil ettiği sermaye sınıfıdır. Çöküş dönemi derinleşerek sürmektedir.

Sömürenle sömürülenin, ezenle ezilenin sınıf savaşımı yeni bir evreye girmiştir. Çökmekte olan faşist iktidar sonrası sermaye sınıfı kapitalizmin resterasyonuna hazırlanmaktadır. Kitlelerde yükselen faşizmden kurtulma isteğine, sömürünün bekasını sürdürecek olan başka ittifak güçlerince yedekleme tuzağı kurulmaktadır. Bu evrede sosyalizm bayrağını yükseltmek, demokratik halk iktidarını koşullayacak örgütlülükleri çoğaltmak temel görevdir. Komünarların zafer yürüyüşü için bu ikinci mücadele evresinin derinleştirilmesi demektir. Sokaklardan yükselen “devrim” haykırışları, eskisi gibi yönetilmek istemeyen halkların çığlığı, devrimleri mayalamaktadır. Halkın kendi kendini yöneteceği, öz örgütü olan komün güçlerinin inşası ve onun savaş gücü olan özgürlük güçlerinin sokak sokak inşası tüm komünarların ve devrimin yakıcı görevidir.

Partimiz kısa süre içerisinde sınıf mücadelesinin ağır görevlerini yüklenerek çıktığı yolda bugün 7.yılına başlıyor. Başta partimizin devrim programını zafer programı haline getiren ve onun çizgisinde yaşamını feda eden ölümsüzlerimize, tutsak düşen onlarca yıl esaret karşısında gözlerinde zaferi çoğaltan zindandaki yoldaşlarımıza söz olsun yakındır zafer.

Parti savaşçılarımıza, birleşik devrim mücadelesinde yan yana savaştığımız kardeş parti savaşçılarına, sömürgeciliğe karşı savaşta destan yazan Kürt özgürlük gerillalarına selam olsun.

Selam olsun patriyarkal kapitalizme, erkek egemen devlete karşı kadın kurtuluş bayrağını taşıyan Kadın Komünarlar’a ve tüm mücadeleci kadınlara.”