Dr. Sipan: Koronavirüsün sebebi kapitalist modernitedir

Tüm dünyayı saran koronavirüs salgınının sebebinin kapitalist modernite olduğunu söyleyen Dr. Erdal Sipan, kapitalist ülkelerin salgınlar baş edemediğini vurguladı.

Koronavirüs (Covid-19) salgını can almaya devam ediyor. Salgın Türkiye ve Kürdistan'da da birçok kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Uzmanlar koronavirüs ilacının bulunmasının 18 aya kadar bulunamayacağını belirtiyor. Birçok devlet tedbirleri azaltırken, Dünya Sağlık Örgütü yaptığı açıklamada, Avrupa ülkelerinin koronavirüs 2. dalgasına karşı hazırlık yapmaları gerektiğini belirtti. Doktor Erdal Sipan, koronavirüs salgınını, halkın aldığı tedbirleri ve 2. dalgayı ANF'ye değerlendirdi.

Kapitalist modernite ülkelerinin koronavirüs salgınına karşı çaresiz kaldıklarını söyleyen Dr. Sipan, "Tüm dünyada yaklaşık 6 aydır olağanüstü bir durum yaşanıyor. Her ne kadar bazı ülkelerde salgın azalsa da hala en önemli gündemdir. Salgının nasıl dağıldığına ve bulaştığına ilişkin bazı şeyler söylense de birçok şey ise aydınlatılmamış durumda. Hala kimse bu virüsün tam olarak nasıl ve nereden çıktığını bilmiyor. Yine virüse karşı herhangi bir ilaç bulunmuş değil.

Kapitalist modernite ülkeleri yaptıkları açıklamalarda, sürekli aşmayacakları engel ve hastalıkların olmadığını belirtiyorlardı. Ama maalesef koronavirüse karşı herkes çaresiz kaldı. Salgından dolayı özellikle kapitalist modernite ülkelerinde yaşamını yitirenlerin sayısı daha fazla. Bu salgın bir kez daha toplum ve doğa sağlığının her şeyden daha önemli olduğunu gösterdi. Toplum ve doğaya yönelik çalışmaların daha fazla yapılması gerekiyor artık" ifadelerini kullandı.

İKTİDARLAR BİLGİLERİ AÇIK BİR ŞEKİLDE PAYLAŞMIYORLAR

Koronavirüs salgının ardından sağlık sistemi ve bilim insanlarının araştırmalar içerisine girdiğini hatırlatan Dr. Sipan, kapitalist sistemin sağlığa satmak gözü ile baktığını ve bu alanda kazanç sağlamanın peşinde olduğunu kaydetti. Kapitalist modernite ülkelerinin toplumu ve doğayı tahrip eden bir siyaset yaptıklarını vurgulayan Sipan konuşmasına şu sözlerle devam etti: "Salgının asıl sebebi kapitalist sistemin kendisidir.

Türkiye'de salgının başladığı ilk zamanlarda hükümet süreci iyi yönetemedi. Siyasi, politik, ekonomik ve toplumsal sorunlardan kaynaklı süreci şeffaf bir şekilde yürütmedi. Hasta sayısında toplumu doğru bilgilendirmediler. Bu durum toplumda büyük bir korku ve panik yarattı. İlk günden beri iktidarın toplumdan bir şeyler gizlediğini biliyorduk. Gidiş-gelişlerde ve ekonomide bir sıkıntı çıkmasın diye durumu gizlediler. Türkiye diğer ülkeler gibi gerekli tedbirleri alamıyor."

TOPLUM KENDİ TEDBİRLERİNİ ALMALIDIR

Toplumun kurum ve kuruluşları beklemeden tedbir alması gerektiğini ifade eden Sipan, birkaç şehirde hastalığın azaldığını ama bunun hastalığın bittiği anlamına gelmediğini dikkat çekti. Bir kişi bile hastaysa riskin devam ettiğini kaydeden Sipan, "Bu yüzden tedbirler alınmalı ve durum şeffaf bir şekilde topluma anlatılmalı. Halkın da kurum ve kuruluşları beklemeden salgından kendini korumalıdır. Birçok kişi hastalığın olmadığını ve bunun yalan olduğuna inanıyor. Kimse kendini kandırmasın ve salgına ciddi yaklaşsın. Bu salgın var ve biz de içindeyiz. Bu ağır ve farklı bir hastalık. Herkesin kendini salgına karşı koruması ve tedbirini alması lazım" diye konuştu.

Salgının son durumuna ilişkin de bilgi veren Sipan konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Az test yapıldığı zaman az pozitif çıkıyor. Eğer daha fazla test yaparlarsa pozitif sayısı da daha fazla çıkar. İktidar test sayısını az yapıyor ve halka da rakamları az gösteriyor. Bu şekilde olağanüstü durumu normale döndürdüler. Ama amaçları normal hayata dönüş değil, ekonomik durumu düzeltmek ve krizden çıkmak istiyorlar. Hükümete savaş için para lazım ve bu yüzden hayatı normal hale getiriyorlar. Maalesef hükümet halkı esas almıyor, ekonomiyi esas alıyor. Hükümet bu çerçevede koronavirüse karşı politika yapıyor. Tedbirlerin politik değil, toplumu esas alması gerekir. Toplum ve doğanın sağlığı esas alınmalı. Ancak bu şekilde hayat normale dönebilir."