DTK kongresi sürüyor: Kaosu bir tek Öcalan bitirebilir

DTK kongresine mesaj gönderen Eş Başkan Hatip Dicle, kazanacaklarından emin olduklarını söyledi. Eş Başkan Leyla Güven de "Türkiye’nin geldiği kaos durumunun ortadan kalkması için Öcalan’ın sürece aktif katılması gerekiyor" dedi.

DTK kongresine mesaj gönderen Eş Başkan Hatip Dicle, kazanacaklarından emin olduklarını söyledi. Eş Başkan Leyla Güven de çözüm için İmralı'yı işaret ederek, "Türkiye’nin geldiği kaos durumunun ortadan kalkması için Öcalan’ın sürece aktif katılması gerekiyor" dedi ve tecridin kaldırılması gerektiğini belirtti.

Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) 8'inci Olağan Kongresi “Özgür Kürdistan için Gün Birlik Günüdür” şiarıyla düzenleniyor. DBP Amed İl Örgütü'nün binasında bulunan Vedat Aydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen kongre, eş genel başkanlar Leyla Güven’ın konuşması ve Hatip Dicle’nin gönderdiği mesajın okunmasıyla devam etti.

Dicle Avrupa’dan gönderdiği mesajla kongreye dahil olurken, Güven ise konuşmasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük tecridi kınadı.

DİCLE: KAZANACAĞIMIZDAN EMİNİZ

Hatip Dicle’nin kongreye gönderdiği mesaj söyle:

"Genel Kurulun değerli delegeleri, hepinizi özlem yüklü sevgi ve derin saygılarımla selamlıyorum. Fiziken yanınızda olmasam dahi, beyin ve yüreğimin, her zaman sizinle birlikte olduğumdan, emin olabilirsiniz. DTK adı unutturulmaya çalışılan yitik ülkemizin, bir sivil toplum örgütlenmesidir. Kültürel soykırımla yok edilmeye çalışılan Kürt halkının, kendi sorunlarını tartışarak hayatın her alanında kararlaşmaya vardığı ve sorunları çözmek için örgütlendiği çatının adıdır.

Bilindiği gibi devlet denilen olgu, günümüzün beş bin yıl kadar önce doğduğunda binlerce yıldır var olan toplumsal formları dağıtmaya çalışarak, kendi kendini yöneten toplumu, öncelikle kadından başlayarak köleleştirmeye çalıştı. Bürokrasi kurumu toplumu iğdiş, bireyi köle yaptı.

Günümüzde Güney Irak’ta kurumlaştıktan sonra Akdalar döneminde dağlı adını verdiği proto-Kürtlerin Yukarı Mezopotamya ana ve atalarımızın yurtlarına,  köleleştirme amacıyla saldırdı. Ancak bugün vatan diye belirlediğimiz bu topraklardaki insanların, özgür yaşama iradesini kırıp, onları köleleştirdi.

O tarihten sonra, hem devlet olgusu, hem de toplum evrim geçirerek çeşitli aşamalar kaydetti.  Ama hiçbir devlet biçimi günümüzdeki ulus devlet formu kadar toplumun hücrelerine kadar sızıp, onu adeta bir sürü haline giremedi. Nitekim faşizm de tarih sahnesine, ulus devletin zirvesi olarak çıktı. İnsanlık bu korkunç deneyimden büyük dersler çıkardı. Sivil toplum dediğimiz devlet dışındaki toplumun özgürce örgütlenmesi ve toplumun kendi sorunlarını tartışıp çözerek, yani demokrasiyi işleterek faşizm tehdidinden insanlığın kurtulabileceğinin bilince vardı.

İşte Demokratik Toplum Kongresi projesinin felsefesi, temeli budur. Sayın Öcalan kültürel soykırımla iğdiş edilmeye çalışılan toplumumuzun var olabilmesi, Kürdistan’da demokrasi ve barışın gelişip güçlenmesi için Kürt toplumun ve Kürdistan’ı ortak vatan olarak paylaştığı halkların kendi sorunlarını tartışıp kendisinin çözümler oluşturması düşüncesinden hareketle, barış ve demokratik özüm için böyle bir kurumsallaşmanın önemi ve gerekliliğine dikkat çekti. Özcesi; DTK böyle bir demokratik zihniyetin bedenini süreç içinde inşa etme hareketidir. Barışçıdır, demokratiktir, halkların, kültürlerin ve tün inançların, eşitlik ve özgürlük temelinde yaşamasının okulu ve meclisleşmelerinin somut ifadesidir.

Direneceğiz ve kazanacağız. Mutlaka kazanacağız. Çünkü haklıyız. Bir insanlık hareketi olarak insanlığın kazanacağından mutlak eminiz."

GÜVEN: ÇÖZÜM İSTİYORSANIZ TECRİDİ KALDIRIN

Leyla Güven’in yaptığı konuşmadan satır başları ise şöyle:

“Ortadoğu’da gelişmeler gün gün artıyor. Böylesi bir süreçte DTK’nin kongreye ihtiyacı vardı. Geçtiğimiz yıl 15 Temmuz Darbe Girişimi'nden dolayı ve devamında siyasi darbelerden dolayı kongremizi gerçekleştiremedik. İktidarlar, Kürtlerin zindanlarda teslim olacaklarını düşündüler. Ancak bizim asıl mücadele alanımız zindanlardır. Eski DTK eş başkanları Aysel Tuğluk ve Selma Irmak’ı selamlıyoruz.

Şüphesiz tarihimizi unutursak, yok oluruz. Tarihimiz, Kemal Pir ve Mazlum Doğan, Sakine Cansız’dır. Devrim şehitleri önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz. Bütün dünya, Kürt halkının varlığını kabul ediyor, Lozan Antlaşması ile parçalandığını ancak hiçbir zaman birliğinin bozulmadığını biliyor. Rojava’da devrim var, Bakur’da mücadelesi sürdürülüyor. Hiçbir zaman dört parça olmadık, sadece aramıza sınırlar çizildi. Kürtler, bugüne kadar defalarca hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını ispatladı. Saddam, Esad ve Kaddafi'nin gittiği gibi, Erdoğan da gidecektir.

Kürt halkı artık statü sahibi olacaktır. Bu coğrafyada, Ankara’dan talimatlar ile Kürt halkının kaderini tayin edemezsiniz. Kürt halkı kendi kaderini tayin edecektir. Rojava Devrimi’nden sonra Astana ve Cenevre’de toplantılar gerçekleştirdi. Halk, kararını ortaya koydu ve toplantıyı kabul etmedi. Bu toplantılar Kürtler masada olmadığı sürece bitmeyecektir. Bugün en güçlü siyaseti yürütenler Kürtlerdir. Ortadoğu halkları, savaş süreçlerinden geçiyor ve kan akmayan tek bir gün yok. Bu nedenle iktidarlara Ortadoğu’dan ellerini çekmeleri noktasında uyarıda bulunuyoruz. Halklar kendi sistemlerini kuracaktır.

HDP, halkların sesini Meclis'e taşıdığı için saldırıya maruz kaldı. AKP utanmadan söylediklerini unuttu. Kürt sorunu var dediler, ertesi gün inkar ettiler. 16 yıldır Türkiye’nin başına bela oldular. Yine Kürt halkına saldırmakla siyaseti yürütüyorlar. Rojava’da bir sistem kuruldu. Bu sistemin bütün dünyada uygulanması gerekiyor. Ancak bu sistem de saldırı altında ve Efrîn'e yönelik saldırılar ile tehdit ediliyor. Rojava’da tüm halklar için direnenlere selam olsun.

Kürt sorunu denenmiş yöntemlerle çözülemez, çözümün anahtarı İmralı’dadır. Öcalan konuşursa silahlar susar, demokrasi gelir, barış gelir. Onun için sesini kıstılar. Bir kez daha sesleniyoruz; çözüm istiyorsanız, tecridi kaldırın ve Öcalan konuşsun. Savaşı da barışı da en iyi bilen Öcalan’dır. Çözümsüzlüğün ve Türkiye’nin geldiği kaos durumunun ortadan kalkması için Öcalan’ın sürece aktif katılması gerekiyor. Aksi durumda kan ve gözyaşıdan başka bir şey getirmeyecektir.

Kürdistan’da öz yönetim süreci ile birlikte yıkım başladı. Çatışmalardan sonra bütün kentler cezalandırıldı. Sur’da özyönetim gelişti, Hasankeyf’te ne oldu. Mesele özyönetim talebi değil, Kürtlerin statü talebidir. Bu süreçte yaşanan hak ihlallerini dile getirmeye çalıştık. Özgür basın susturularak, tutuklamalar ile sesimizi kesmek istediler.

Hatun Anne’ye yapılanlar, Taybet Ana’ya yapılanlardan farksızdır. Taybet Ana günlerce sokak ortasında bırakılarak mesaj verilmek istendi, Hatun Anne’ye de aynısını yaptılar. Resimlerini o nedenle yan yana koyduk, çünkü zihniyet aynı. Bu durum Ankara’da patlak verdi. Hatun Anne gidişiyle Kürt halkının sesi oldu. Kürt halkının açmaya çalıştığı, mezarlıklar bombalanıyor, aileler kemiklerini arıyor, Kemal Gün günlerce çocuğunun kemiklerini aradı. Hatun Anne bizim sesimizi duyuran anne oldu. Çirkin saldırıları gerçekleştirenleri nefretle kınıyoruz. Halklar arasında uçurum yaratmak istediklerini biliyoruz, ancak Türkiye halkları buna gelmeyecektir. Türkiye halkları faşist cepheye izin vermeyecektir.

10 yıldır faaliyet yürütüyoruz. Sistemle bağı olmadan, halkın içinden seçilenlerle çalışmalarını yürüten ve Türkiye’nin siyasetinde tanınması, meşru ve kabul görmesi birilerini rahatsız etti. Son bir yıldır DTK üzerinden operasyonlar yürütülüyor  ve terörize edilmek isteniyor. Kuruluş fikriyatını ortaya koyan Sayın Öcalan'a, çalışmalar yürüten herkese bin kere teşekkür ediyoruz. Türkiye ve Ortadoğu’nun gündemine dair söz söylediler, halkın temsilcisi oldular. Bundan sonra da çalışmalarını sürdürecek, Öcalan üzerinde sürdürülen tecridin son bulması için, ulusal birlik için DTK olarak bütün sorumluluklarımızı yerine getireceğiz. Bütün bileşenlerimiz ile çalışacağız.

Bu yolun zahmetli bir yol olduğunu biliyoruz; ama halkların iradesinin karşısında hiçbir şey duramaz. DTK halkların kongresidir; Alevilerin, Êzidîlerin Kürtlerin, Türklerin ve Mezopotamya coğrafyasında yaşayan halkların kongresidir. Bu kongre hiçbir zaman susturulamaz."