Emekli Duymaz görsel paylaştı, ev hapsine mahkûm edildi

67 yaşındaki İbrahim Duymaz, Facebook üzerinden Mahir Çayan, Deniz Gezmiş’in de fotoğraflarının yer aldığı görselleri paylaştığı gerekçesiyle ev hapsinde.

Haber yazmanın, ‘tweet’ atmanın, sorgulamanın, itiraz etmenin ‘suç’ sayıldığı Türkiye’de, ifade özgürlüğü yargı kararlarıyla kriminalize edilmeye devam ediyor. Bu uygulamanın son mağduru olan İbrahim Duymaz isimli emekli, ‘68 Kuşağı’nın önderlerinden Mahir Çayan resminin de yer aldığı, Kızıldere Katliamı’na yönelik birkaç görseli paylaştığı gerekçesiyle “terör örgütü propagandası” yapmak iddiasıyla 1 aydan uzun bir süredir ev hapsinde tutuluyor. 24 Haziran seçimleri öncesi Seçim Süreçleri Meclisleri’nde görev yapan Duymaz hakkında, 17 Ekim’de İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından hem yurt dışına çıkış yasağı hem de ev hapsi verildi. Ceza Hakimliğinin verdiği adli kontrol kararında ise kronik sağlık sorunları yaşayan 67 yaşındaki İbrahim Duymaz’a yönelik tutuklama tedbirinin orantısız olabileceğinin belirtilmesine rağmen, ev hapsi verilmesi de dikkat çekiyor.

EVİNDE VOLTA ATIYOR!

Eyüp, Yeşilpınar’daki evinde ziyaret ettiğimiz Duymaz, 1 ayı aşkın süredir sokak yüzü görmediğini, torunlarını dahi ziyaret edemediğini, eşi sayesinde ihtiyaçlarını karşılayabildiğini anlattı. Oturduğu apartmanın üçüncü katından her gün temiz hava almaya çalışan Duymaz, günlerini 70 metrekarelik evinde volta atarak geçiriyor. Hayatının bir sabah sivil giyimli jandarmaların kapısına dayanmasıyla değiştiğini belirten Duymaz, yaşananları şöyle anlattı: “Sosyal medya üzerinden yaptığım paylaşımlar hakkında ifademin alınacağını söyleyerek beni Maslak’taki jandarma komutanlığına götürdüler. Yoldayken beni uzun zamandır izlediklerini, yaptığım paylaşımları da takip ettiklerini söylediler. Maslak’ta ifademi aldıklarında Facebook üzerinde Mahir Çayan’ın da fotoğrafının yer aldığı bir görseli gösterdiler. Ben sosyalist düşünceli birisiyim ve çoğu kez sosyal medyada altında ne yazdığına dahi bakmadan görselleri paylaşıyorum. Daha sonra çıkartıldığım savcılıktan tutuklama talebiyle sorgu hakimliğine sevk edildim; orada THKP-C, FKF, DEV-GENÇ, DHKP-C propagandası yaptığım iddiasıyla hakkımda ev hapsi değil, yurt dışına çıkma yasağı ile adli kontrolle serbest bırakıldım.”

‘MAHKÛM EDİLMEK İSTENEN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ’

Duymaz, ancak serbest bırakıldıktan 15 gün sonra, İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nden tebliğ edilen evrakla, dosyasına “savunması alınıncaya kadar belirttiği adresinde bulunan konutu terk etmeme” kararının eklendiğini öğrendiğine dikkat çekti. Bunun ne anlama geldiğini sormak için defalarca müdürlüğü aradığını aktaran Duymaz, “Bana ev adresimi terk ettiğim takdirde tutuklanacağım cevabını verdiler. Yaşımdan dolayı da elektronik kelepçe takılmadı. Şu anda resmen tutsak konumundayım” diye konuştu. Panik atak rahatsızlığı ve şeker, tansiyon gibi kronik sağlık sorunları olduğunu belirten Duymaz, birkaç sosyal medya paylaşımından dolayı kendisine yapılan eziyete, “Keşke cezaevine gönderselerdi, en azından orada havalandırmada volta atma ve insanlarla konuşma olanağı var” diyerek sitem etti. Psikolojisinin bozulduğunu, kalbinde ritim bozukluğu yaşadığını anlatan Duymaz, bu eziyetin derhal sonlanmasını istedi. Esas mahkûm edilmek istenilenin ifade özgürlüğü ve sosyalist fikirler olduğunu kaydeden İbrahim Duymaz, “70 yaşına merdiven dayamış bir insana bu yapılana ancak yargısız infaz denilir” dedi.