Gizli tanık, MİT ajanı A.K mi?

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi, Türk devletinin yüzlerce kişinin gözaltına tutuklanmasına gerekçe yaptığı bir “gizli tanığın” kimliğini açıkladı.

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin internet sitesi Lekolin.org’da yayınlanan habere göre, gizli tanıklık yaparak yüzlerce kişinin gözaltına alınmasına yol açan kişi bir MİT ajanıydı. Habere göre bu kişi 2011 yılında MİT elemanı Mete Melek tarafından ajanlaştırılan Abdulhalık Katar.

Haberde, sözkonusu şahsın pasaportu ve kimlik bilgileri ile MİT ajanı olduğu belirtilen Mete Melek’in fotoğrafına yer verildi. Yayınlanan bilgilerde Katar’ın 5 Kasım 1974 Amed’in Kulp ilçesi doğumlu olduğu anlaşılıyor.

Lekolin.org’un haberine göre MİT’in Amed’den Hewlêr’e uzanan bir ajan ağı HPG birimleri tarafından deşifre edildi.

Buna göre MİT, önce Serdar Tolmaç adında birini ajanlaştırdı, sonra da 2011 yılında MİT elemanı Mete Melek tarafından Abdulhalık Katar ajanlaştırıldı Kürt siyasi partisine sızdırıldı.

Katar’ın MİT’e ajanlık yaptığı sırada yolsuzluk da yaptığına işaret edilen haberde, HPG gerillalarının Amed merkezli bir ajan ve fuhuş ağına yönelik operasyonu sırasında yakalanan bazı ajanlara dikkat çekildi.

Operasyonda Serdar Tolmaç isimli MİT ajanının yakalandığı kaydedildi. Sözkonusu kişinin Kormançi kod adlı olduğu, MİT teşkilat numarasının 2073/22 olduğu, MİT’in Bingöl ve Mersin başkanlıklarına çalıştığı ifade edildi.

Bu operasyon ardından HPG birimlerinin Abdulhalık Katar’a ilişkin bilgilere de ulaştığı belirtilen haberde, Katar’ın ajanlık, yolsuzluk, taciz ve tecavüz olaylarıyla bağlantılı olduğu belirtildi.

HPG’nin yürüttüğü soruşturmanın o dönem yoğun çatışmalı süreç nedeniyle aksadığına dikkat çekilen haberde, “Katar’ın tüm yaptıklarının unutulduğunu düşünerek, bu kez görevli bir ajan olarak Başur Kürdistan alanına geçtiği ve Medya Savunma Alanlarında HPG birimleriyle ilişkilenmeye çalıştığı” kaydedildi.

Lekolin.org’a göre KCK Ana Davası başta olmak üzere siyasi operasyonlarda yalan beyanları ile gözaltı ve tutuklamalara neden olan Katar, deşifre olması nedeniyle MİT tarafından Güney Kürdistan’a gönderildi.

Katar’ın Türkiye’nin Hewlêr Konsolosluğu’nda görevli Hüseyin Kırmıt isimli MİT elamanı ile birlikte çalışmak için gönderildiği bilgisini paylaşan Lekolin, HPG birimlerinin de bu ağdan haberdar olduğu ancak tüm ilişkileri çözmek için takibe aldığını yazdı.

Katar’ın bir süre KDP istihbarat teşkilatı Parastın tarafından koruma altına alındığı, Medya Savunma Alanları ve bölgede toplanan bilgileri hem Parastın hem de MİT ile paylaşması için ikna edildiğine işaret edildi.

Burada da deşifre olan “ajanın”, MİT tarafından yeniden Türkiye’ye gönderildiği ancak hangi kent veya kentlerde faaliyet yürüttüğünün tespit edilmediği kaydedildi.