‘Gordion düğümünü Emek ve Özgürlük İttifakı çözecek’

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın 14 Mayıs seçimlerinde kilit konumda olduğuna dikkat çeken DBP Parti Meclisi Üyesi Mustafa Mesut Tekik “Gordion düğümünü Kürt halkı ve müttefikleri çözecek” dedi.

Türkiye ve Bakurê Kurdistan’da 14 Mayıs günü yapılacak seçimlerin kaderini Emek ve Özgürlük İttifakı’nın belirleyeceği konusunda herkes hemfikir. Türkiye’nin iki ittifak arasında sıkışmışlığına alternatif olan Emek ve Özgürlük İttifakı ise Yeşil Sol Parti listesiyle seçimlere girmeye hazırlanıyor. HDP’nin bileşenlerinden Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi Üyesi ve Merkezi Eğitim Komisyonu Eş Sözcüsü Mustafa Mesut Tekik, seçimlerin önemini ve DBP ile Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tutumunu ANF’ye değerlendirdi.

“Halkımızla ve tüm organlarımızla zafere kitleneceğiz” diyerek sözlerine başlayan Mustafa Mesut Tekik, Cumhur ve Millet ittifaklarının yapısına dikkat çekti. AKP ve MHP’nin başını çektiği Cumhur İttifakı’nın faşizmle, tekçilikle, hukuksuzluğun doruğuyla, ekonomik kaynakları hoyratça iç etmesiyle, kadına, doğaya, emeğe düşmanlıkla özdeş bir yapı olduğuna ifade eden Tekik “Cumhur İttifakı’nı Kürt halkına yönelik düşmanca tutumunu sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu’nun ve dünyanın her yerinde apaçık gösterdiğini ve dolayısıyla mücadele edilmesi ve yenilgiye uğratılması gereken bir ittifak olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.

KÜRT HALKI VE TALEPLERİNE SAYGI BEKLİYORUZ

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Tekik, Kılıçdaroğlu’nun özellikle son yollardaki siyasetini takip ettiklerini belirterek şu hususları dile getirdi:

“Sayın Kılıçdaroğlu’nun son yıllardaki siyasetini gözlemliyoruz. Bu ittifakın devrimci veya radikal demokrat bir geleceğe vesile olamayacağını ancak yozlaştığını düşündükleri devlet aygıtını restore ederek çok değişik toplumsal/siyasal kesimleri sisteme entegre etmeye çalışacakları düşünülebilir. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kılıçdaroğlu’nun seçilmesi ve Meclis aritmetiğinin Millet ittifakı ile Emek ve Özgürlük İttifakı lehine değişmesi, Türkiye ve Kürdistan’da süreli de olsa bir “normalleşme,” nefes alma süreci olarak değerlendirilebilir.

Tabi tam demokratik tam özgür bir ülke ve yaşam, iktidara gelmesi kuvvetle muhtemel Millet İttifakı bileşenleri kadar bizim mücadelemize de bağlı. Anadilimize saygı, Sayın Öcalan üzerindeki tecrit ve özgür yaşam koşulları meselesi, kayyım rejimi ve pek çok hukuk dışı mevzu ile ilgili Olarak CHP ve Millet İttifak’nın tutumu ne olacak? Bunu göreceğiz. Faşizme bile rahmet okutan Cumhur İttifakı’na kaybettirmek istediğimiz kesin ancak kazanmasını isteyeceğimiz bileşenin de Kürt halkına ve taleplerine saygı duymasını beklediğimiz de başka bir kesinlik.”

HALKIMIZ OYUNA SAHİP ÇIKACAKTIR

AKP’nin başını çektiği Cumhur İttifakı’nın HÜDA-PAR’ı da ittifak içine almasına da değinen Tekik, bu konuda Kürt halkının bir çekincesinin olmaması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “AKP-MHP iktidarı bir kaç partiyle seçim ittifakına girdi. HÜDA PAR da bu partilerden biri. AKP, bu ittifak çalışmalarını aritmetik kaygılarla mı yaptı yoksa farklı niyetleri mi var bunu elbette zaman gösterecek. Ancak şunu rahatlıkla belirtebiliriz ki Kürt halkı ve tüm parti çalışanlarımız hiç bir kaygıya mahal vermeyecek şekilde, en yüksek moral, cesaret ve coşkuyla halkımızın her bir oyunu, her bir sandığı onuru addederek sahiplenecek ve iradesine halel getirilmesine asla müsaade etmeyecektir, bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.”

KİLİT DE ÇÖZÜM GÜCÜ DE BİZLERİN ELİNDE

AKP’nin seçim Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni getirirken yasalaştırdığı yüzde 50+1 oy alan hükümeti kurar formülüne de değinen Tekik, çözümün Kürt halkının ve Emek ve Özgürlük İttifakının elinde olduğunu belirtti. Bir oy fazla alan aday alan cumhurbaşkanı ve bir vekil fazla çıkaran ittifakın da Türkiye’de yeni iktidar gücü olacağını ifade eden DBP Parti Meclisi Üyesi Mustafa Mesut Tekik “Bu bakımdan da bir oyun, bir milletvekilinin öneminin belirleyici olduğu bir seçim süreci yaşayacağız” dedi.

Anketlere göre her 2 ittifakın oy oranını 40 45 dolayında olduğunu, Yeşiller ve Sol Gelecek yani Emek ve Özgürlük İttifakı’nın ise yüzde 12-14 bandında bulunduğunu belirten Tekik devamla şöyle konuştu: “Bu durumda ‘Gordion Düğümü’nü Kürt halkı ve dostlarının/müttefiklerinin çözeceği aşikar. Kilit bizlerin elinde, çözüm gücü de büyük oranda demokrasi, emek ve özgürlük güçlerinde.”

HALKIMIZ AKP-MHP’NİN HİÇBİR PRATİĞİNİ UNUTMAYACAK

Seçimlere yönelik Kürtlerin alacağı tavra da değinen Tekik, Kürt halkının AKP-MHP faşizmini yenilgiye uğratacağını belirtti. Kürt halkının yaşadıklarını unutmayacağı vurgusu yapan Tekik sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kürt halkının son 40 yılda gelişen en büyük özelliklerinden biri de güçlü bir toplumsal hafızaya sahip olmasıdır. Bundan dolayı AKP-MHP faşizminin de hiçbir pratiğini unutmayacak. Bu düşmanlık ötesi statüsüz kılma, coğrafya boşaltma, anadilini yok sayma, linçlere/katliamlara cezasızlık politikası, ölülere dahi azami saygısızlık, siyasal iradeyi gasp, cezaevlerindeki insanlık dışı uygulamalar, tecrit, infaz yakmalar, kayyımlar, KHK’lar, kadın katliamları, doğaya-çevreye düşmanlık gibi uygulamalara ve çöktürme planı gereğince yürüttükleri onursuzlaştırma, kimliğinden utanır hale getirme gibi özel savaş stratejilerine gereken en net, en somut cevabı Kürt halkı verecek.

Kürt halkı TBMM seçiminde Emek ve Özgürlük İttifakı etrafında kenetlenerek, CB seçiminde de en yakın ve yakıcı tehlikeyi yenilgiye uğratarak gösterecek, Türkiye halklarının özlemini yıllardır duyumsadığı hatta iliklerine dek hissettiği diyalog ve müzakere yolunun, adalet ve özgürlük sürecinin fitilini ateşleyecektir.”

SEÇİMLERE TEK LİSTEYLE GİRİLMELİ

Emek ve Özgürlük İttifakı içerisinde yaşanan tartışmalara da değinen Tekik, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bir halklar ve fikirler manzumesi olduğunu ifade etti. İttifakın farklı düşünen pek çok Kurdî ve Türkiyeli siyasal hareketin ve kişinin en geniş birlikteliği olduğunu da sözlerine ekleyen ittifak içerisinde ve dışarıda da sıkça tartışılan TİP’in tavrına ilişkin DBP’in yaklaşımını şöyle dile getirdi:

“Farklı yaklaşım biçimlerinin, ele alışların olması gayet doğaldır. Ancak DBP olarak ve hatta dahası bir iki bileşen dost yapının dışında Emek ve Özgürlük İttifakı resmi düşüncesi bağlamında boykot gibi bir yaklaşımımız yok ve olmayacaktır. Dost ve müttefik TİP, yapı ve kadroları bakımından çok tartışıldı. Bu tartışmaların büyük bölümünün Emek ve Özgürlük İttifakı’nın başarısız olmasını isteyen çevreler tarafından geliştirildiği, surda gedik açılmaya çalışıldığı açık. DBP olarak seçimlere tek listeyle girme ve en yüksek aritmetik ve nicel başarıyı elde etme konusunda netiz. Ancak ittifakımızın saygın bir bileşeninin tutumunu es geçmenin de doğru olmadığını, birbirimizi halklarımızın çıkarlarını gözetmek temelinde ikna etmemiz gerektiğini de biliyoruz. Partilerimizin yetkili kurullarının çalışmalarını bu konuları çözüme kavuşturmak için yoğunlaştırdığını ve bu sorunların aşılacağını düşünüyoruz.”