'Hasta tutsaklar Tanhan ve Güler'in durumu ağır'
Ankara ve İstanbul'daki eylemlerde, hasta tutsaklar Cemal Tanhan ve Sıddık Güler'in durumunun ağır olduğu belirtildi.
Ankara ve İstanbul'daki eylemlerde, hasta tutsaklar Cemal Tanhan ve Sıddık Güler'in durumunun ağır olduğu belirtildi.
Ankara'da Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirdikleri eylemlerinin 436’ncı haftasında İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde bir araya geldi. “Tedavi haktır engellenemez, hasta mahpuslar serbest bırakılsın” yazılı pankartın açıldığı eylemde, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Cemal Tanhan’ın durumu aktarıldı.
Açıklamada konuşan İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Sevil Turgut, 1955 doğumlu olan Tanhan’ın 29 yıldır cezaevinde tutulduğunu belirtti. Tanhan’ın 2022’nin yaz sonunda durumu kötüleşince kan tahlillerinin yapılması talebiyle cezaevi doktoruna başvurduğunu, ancak 4 ay sonra numuneleri alınarak tahlilleri yapılabildiğini dile getiren Turgut, “Tahlil sonuçlarında birçok değerde anormallikler çıktığını, AST, ALT’nin 15’ler seviyesinde olduğunu, diğer birçok değeri de sorunlu çıktığından direkt hastaneye sevki yapılmıştır. Ancak tam o dönemde ayaklarından başlayarak tüm vücudunda anormal şişlikler başlamış ve sağlık durumu çok kötüleşmiştir. Doktor, kendisini şişlikler nedeni ile kardiyolojiye sevk etmiş ve orda iki gün yoğun bakıma alınmıştır. Sonrasında yazılan reçetedeki ilaçlarla tedavi olması şartıyla taburcu edilmiştir” dedi.
Tanhan’ın hâlâ ciddi rahatsızlıklar yaşadığını vurgulayan Turgut, hastane tarafından verilen raporda akciğerlerdeki damarları ve kalbin sağ tarafındaki odacıkları etkileyen yüksek tansiyon türü olan “Pulmoner Hipartansiyon” hastalığının tespit edildiğini aktardı. Turgut, şunları söyledi: “Perikard boşluğunda sıvı birikmesi tespit edilmiştir ve eğer biriken sıvı perikard içi basıncı artırarak kalp dolumunu engeller ve dolayısıyla hemodinamik bozukluğa neden olursa kalp tamponadından bahsedilir. Sağ böbrekte büyüğü alt kesimde 32 mm çaplı olmak üzere 7 basit kortikal kist izlenmiştir. Safra kesesi de 5 mm ile normalden daha kalındır. Karaciğer boyutunda artış var.”
Yaşadığı rahatsızlıkların yanı sıra diyabet, kolesterol, anemi, reflü, göz hastalıklarının da mevcut olduğunu dile getiren Turgut, "Ağzında hiç diş olmadığından protez diş kullanıyor. Cezaevi müdürlüğünün re’sen başlattığı sağlık raporu işlemi sonucu heyet tarafından kendisine rapor düzenlenmiş ve ancak raporda ‘ceza infaz kurumlarında hayatını yalnız idame ettirebilir’ denilmiştir. Son iki ayda odada birlikte kaldığı arkadaşlarının yardımı olmasa hiçbir ihtiyacını karşılamasının mümkün olmadığını aktarmıştır. Cemal Tanhan’ın ağır hastalıkları ve tek başına yaşamını devam ettiremeyeceği göz önüne alınarak bir an önce tahliyesinin yapılarak ailesinin yanında tedavisinin devam ettirilmesi için gerekli girişimlerde bulunulmasını talep ediyoruz" dedi.
İSTANBUL
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyon, “F Oturumu” eyleminin 564’üncüsünü gerçekleştirdi. İHD İstanbul Şubesi önünde yapılan bu haftaki eylemde, İzmir Menemen R Tipi Cezaevi’nde tutulan 83 yaşındaki ağır hasta tutsak Sıddık Güler'in sağlık durumuna dikkat çekildi. Açıklamada, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın ”pankartı taşınırken eylemciler sık sık “İnsan haklarıyla insandır”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Tedavi haktır engellenemez” ve “Sıddık Güler serbest bırakılsın” sloganları attı. Açıklamaya insan hakları savunucularının yanı sıra, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu da destek verdi.
Açıklamayı İHD Cezaevi Komisyonu’ndan Hatice Onaran okudu. Cumhurbaşkanına “özel” af yetkisi veren Anayasa’nın 104. Maddesi’ne değinen Onaran, çıkarılan bu düzenlemenin tutsakların sağlık ve tedaviye erişimlerini engelleme konusunda yetersiz olduğunu vurguladı. Hasta tutsakların sağlık ve tedavi hakkına erişimlerinin hiçbir şarta bağlanmadan tüm tutsaklara eşit olarak sağlanması gerektiğini kaydeden Onaran, yetkilileri acil adımlar atmaya çağırdı.
Onarani, 1994 yılından bu yana cezaevinde tutsak bulunan Güler'in durumuna dikkat çekerek, Güler’in ileri derecede hipertansiyon, kalp ve iltihaplı eklem pomatizması hastası olduğunu, yine unutkanlık ve konuşma güçlüğü çekmesinin yanında tekerlekli sandalyeye bağlı bir şekilde cezaevinde kaldığını belirtti.
Onaran, Güler’in avukatının daha önce yaptığı ziyaretteki değerlendirmelerini ise şu sözlerle aktardı: “Sıddık Güler İskenderun T Tipi Hapishanesi’nde tutulurken görüşmeye gittiğimde, hafızasında sorunlar olduğunu fark ettim. Sürekli uzak geçmişi konuşuyor, yakını karıştırıyor ya da hiç hatırlamıyordu. Yemeğini yediği halde, ‘ben yemedim siz yediniz’ diyerek oda arkadaşları ile huzursuzluk yaşadığını, namazını kılıp unutup tekrar tekrar namaz kıldığını ve ilaçlarını içmediğini söyledi arkadaşları. Kız kardeşi ve ailesi, ilgili kurumlara dilekçe yazdılar, infaz ertelemesini talep ettiler. Ancak ‘hapiste kalabilir’ denilerek 29 Mart 2022 tarihinde Menemen R Tipi Hapishanesine götürüldüğünü öğrendik.”
Güler'in, oğlunun İHD’ye gönderdiği mesajı okuyan Onaran, şöyle dedi: “Görüşüne gittiğimde; O bana ben de ona baktım durdum. Artık konuşamayacak durumda. Ayrıca unutkanlık baş gösterdiğinden bazı şeyleri, hatta bizi hatırlamayacak durumda. O kadar ki su içmeyi unuttuğu ve içtiğini sandığı için serum takılmak zorunda kalınmıştır. Safra kesesi ameliyatı olacağını öğrendik ancak halen ameliyat tarihi de belli olmadı. Son görüşmeye gelirken duvarlara tutunarak, zorlukla gelebildiğini söylediler."
Sıddık Güler’in çoklu hastalıkları ve yaşı nedeniyle cezaevinde yaşamını sürdürmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Onaran, hayati tehlikesinin bulunduğunu belirterek serbest bırakılması çağrısında bulundu.