HDP: AKP/MHP iktidarı Kürdün ölüsüne de düşman!

HDP, Ramazan Turan'ın cezaevinde şehit düştüğüne ve cenaze aracı verilmediğine dikkat çekerek, "İktidar Kürdün ölüsüne de düşman" dedi.

HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede tarafından yapılan yazılı açıklamada, "AKP-MHP iktidarının yarattığı zulüm ve işkence politikası özellikle cezaevlerinde derinleşerek devam ediyor. Muhalefeti cezaevleri, gözaltı merkezleri ve türlü işkence yöntemleriyle susturmaya çalışan iktidar, içeride rehin tuttuğu binlerce mahpusa da örtülü idam cezası uyguluyor" denildi.

'CENAZE ARACI VERİLMEDİ, HASTANEDE YIKANMASI ENGELLENDİ'

Dede, şunları kaydetti:

"7’den 70’e Kürt halkını 'terörist' ilan eden Saray rejimi, Kürde karşı sergilediği düşmanlıkta ise sınır tanımıyor. En son 'örgüt üyeliği' gerekçesiyle tutuklanan 70 yaşındaki Ramazan Turan iktidarın Kürde reva gördüğü uygulamalar sonucunda Van Cezaevinde ölüme sürüklendi. Böylece sadece son 2 ayda cezaevinden çıkan cenaze sayısı 8 oldu. İHD verilerine göre cezaevlerindeki hasta tutsakların sayısı ise 6 katına çıkmış durumda.

Bu insanlık dışı, hukuk dışı ve açıkça suç olan uygulamalarla birlikte Kürdün ölüsüne de düşmanlık yapılıyor. Turan’ın cenazesinin taşınması için Kayyum cenaze aracı vermezken, cenazenin hastanede yıkanmasına da izin verilmedi. Cenazeye çağrılan imam ise Diyanet’ten izin almadığı gerekçesiyle gelmedi! Benzer uygulamalar Garibe Gezer’in ve ölüme sürüklenen diğer hasta tutsakların cenazelerinde de yaşanmıştı. Bütün bu yaklaşımlar aynı zamanda zavallılığın göstergesidir; insanlıktan uzaklaşmaktır, dini ve ahlaki değerlerin yozlaştırılmasıdır. Bu yaklaşım, düşman da olsa ölüye saygıyı emreden İslam dinine en büyük hakarettir. Cenaze namazını kıldırmamayı Diyanet’in izin vermemesine dayandıran imam, bir din ve inanç insanı değil Diyanet’in maaşlı personeli olduğunu ve emirleri kutsal kitaptan değil Diyanet’ten aldığını ilan etmiştir.

Tarih de insanlık da asla yapılan bu kötülükleri ve zalimlikleri unutmayacaktır. Vicdan sahibi olan hiç kimse bu yapılanları olağan karşılayamaz. Bunun hesabı evrensel hukuk nezdinde mutlaka sorulacaktır.

Turan’ın ailesine, sevdiklerine ve halkımıza başsağlığı diliyoruz. İnsani değerlere olan bağlılığımız, bu çürümüş ve yozlaşmış kötülük düzeninden katbekat büyüktür. Bu ahlaksız zulüm düzenine karşı mücadelemizi büyüterek sürdüreceğimize dair sözümüzü yineliyoruz."