Çocuk Komisyonu Eş Sözcü Hüseyin Kaçmaz, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarda yaşanan çocuk ölümlerine ilişkin HDP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi.

Kaçmaz, sadece ağustos ayı içerisindeki saldırılarda 8 çocuğun hayatını kaybettiği ve 24’ünün yaralandığını belirterek “Kürt düşmanı” politikalara tepki gösterdi. HDP, BM başta olmak üzere uluslararası güçlerin sessizliğini de kınadı.

8 ÇOCUK KATLEDİLDİ

Kaçmaz basın toplantısında şunları söyledi:

“Öncelikle Antep ve Mardin Derik'te hayatını kaybeden yurttaşları rahmetle anıyor, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu kazada ihmali olan kişilerin derhal açığa çıkarılmasını ve yargılanmasını ve kamuoyu önünde bu soruşturmanın yürütülmesini temenni ediyoruz.

AKP, dış politikasını yıllardır şiddet üzerinde yürütüyor. İktidar var oluşunu şiddet politikaları üzerinden yürütüyor. Birçok olayda da görüldüğü gibi savaş suçu işlemekten geri durmayan bir iktidarla karşı karşıyayız. Sivil, çocuk, genç, yaşlı demeden hava saldırıları düzenliyor. Tahran ve Soçi zirvesi sonrasında AKP, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarına hız vermiştir. Ağustos ayının başından bugüne Türkiye’nin başlattığı hava saldırılarında çok sayıda kişi hayatını kaybetmiş ve onlarca kişi yaralanmıştır. Bu saldırılarda 8 çocuk hayatını kaybetmiş, 24 çocuk yaralanmıştır. Bu hem yerel kaynaklarca hem de uluslararası basında işlenmiş ve kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu saldırılarda çocukların hayatını kaybetmesinden dolayı derin üzüntü içindeyiz. Hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara şifa diliyorum.

Hayatını kaybeden çocukların bilgileri:

2 Ağustos’ta Til Rifet’ta 17 yaşındaki Fehime Reşo,

16 Ağustos'ta Qamişlo’nun Sinaa Mahallesi’nde Ehmed Elî Hisên ve Aheng Ekrem Hisên,

16 Ağustos'ta Kobanê Zorava köyünde 12 yaşındaki Ebid Mihemed Heci,

18 Ağustos'ta Hesekê-Til Temir’in Şemoka köyünde bulunan BM’nin desteklediği kız çocukların eğitim merkezine yönelik hava saldırısında Raniya Eta, Zozan Zêdan, Dîlan Izedîn ve Diyane Elo yaşamını yitirdi.

Bu çocukların saldırılarda hayatını kaybettiğine dair uluslararası basında da paylaşımlar yapıldı. IŞİD Karşıtı Koalisyonun Sözcüsü bu saldırıları teyit ederek kınamıştır. Bu çocuklar SİHA saldırıları sonrası hayatını kaybetti. Sadece ağustos ayının başından bugüne kadar 8 çocuk hayatını kaybetmiştir. Bu açıklamayı yapmadan önce de Tel Rıfat’ta SİHA saldırısı olduğu ve hayatını kaybedenlerin olduğu basına yansıdı.

YARALANAN ÇOCUKLAR

Ayrıca aynı hava saldırılarında yaralanan çocuklara dair basına yansıyan bilgiler şu şekildedir:

2 Ağustos’ta Til Rifet’ta 6 yaşındaki Dîna Osman, 6 yaşındaki Mehmûd Xerîb Mamo, 7 yaşındaki Hisên Cemal Qasim, 10 yaşındaki Sebah Henan Hemo, 13 yaşındaki Avrîn Ebdurehman Heyder, 15 yaşındaki Orîvan Mihemed Ebdo;

9 Ağustos’ta Sêgirka köyünde 12 yaşındaki Mihemed Salih, 12 yaşındaki Mîrah Selah, 5 yaşındaki Îlan Selah ve 16 yaşındaki Bilind Mihemed Şemsedîn;

16 Ağustos Kobanê’de 2 yaşındaki Xelîl Cîhad Şêxo, Zirgan’da 11 yaşındaki Temîm Feysel Hemed, Efrîn Kantonu’nun Şêrawa’ya Bênê köyünde 15 yaşındaki Ehmed Îmad Îbiş;

18 Ağustos'ta Hesekê-Til Temir’e bağlı Şemoka köyündeki BM’nin desteklediği kız çocukları eğitim merkezinde 11 çocuk;

19 Ağustos’ta Şehba’nın Qeramil, Hasin, Eyn Deqnê, Belûniyê ve Til Rifet’e yönelik bombardımanda 13 yaşındaki Hisên Xelef;

Ayrıca 20 Temmuz’da TSK bombardımanı sonrasında Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimine bağlı Zaxo kentinde gerçekleşen bombalı saldırı sonucu 3’ü çocuk 9 kişi yaşamını yitirmişti.

KÜRT DÜŞMANLIĞI

Hayatını kaybeden ve yaralanan her bir çocuğun ismini tek tek dile getirmek istedim. Bunlar kâğıt üzerinde birer veri değil bunlar birer çocuk. Bu çocukların heyecanları, coşkuları, hayata dair beklentileri varken bu saldırılarda ya hayatını kaybediyor ya da yaralanıyor. Çoğu yaralı diye geçen çocuklar ömür boyu vücutlarında bunun izlerini taşıyor. AKP-MHP iktidarının Kürt düşmanı politikaları neticesinde bu çocuklar yaşamlarını kaybetmektedir.

Qamişlo’da çocuklar basın açıklamasıyla ölümleri dünyaya duyurmak istedi

Kuzey ve Doğru Suriye Özerk Yönetimi bu saldırıları defaatle doğrulamıştır. Yine IŞİD Karşıtı Koalisyonun da yaptığı açıklamalarda da net görülüyor bu saldırılarda çocuklar hayatını kaybetmektedir. Türkiye'nin SİHA saldırıları sonucu fotoğraflarını gösterdiğim 4 kız çocuk spor yaptığı sırada hayatını kaybetmiş ve 11 çocuk yaralanmıştı. Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik AKP ve MHP’nin bu saldırgan tutumu sonucu 7 Ağustos tarihinde Qamişlo’da çocukların oluşturduğu Komîteya Zarokan a Qada Civakî li bajarê Qamişlo, Türkiye’nin saldırılarına karşı bir basın açıklaması yaptı. Düşünün ki saldırılara karşı çocuklar ortak basın açıklaması yaparak Türkiye’nin saldırılarında çocukların öldüğünü dünyaya duyurmak istiyor.

SALDIRILARA SON VERİLMELİ

7 Ağustos’tan beri birçok saldırı ile karşı karşıya kaldık. Bu saldırılara karşı çocukların seslerini ne uluslararası kuruluşlar ne AKP ve MHP duydu. Bu saldırılara son verilmesi gerektiğini buradan tekrar ifade etmek istiyorum. Yıllardır savaşın gölgesinde büyüyen çocuklar, savaşın gölgesinde yaşamak istemediklerini belirtmişlerdi. Bu çocukların sesine bütün dünya kulak vermelidir. Ölüm politikalarına karşı yaşamı talep eden bu çocukların taleplerini selamlıyorum.

BM İKİYÜZLÜ

Hâlihazırda Rojava’daki bu saldırılar İsrail’in Filistin’de çocuklara yönelik imza attığı suçların, katliamların bir benzeridir. AKP-MHP iktidarı İsrail’in Filistin'de yükselttiği savaşa karşı ses yükseltirken, BM’nin bu konuda açıklamaları mevcutken; bugün Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara karşı herhangi bir sesin çıkmaması ikiyüzlülüğün göstergesidir. BM’nin kendi denetimindeki kampa yönelik saldırıda sessizliğe gömülmesi aslında BM’nin ikiyüzlü tutumunun açık göstergesidir. Biz buradan BM’nin bu iki yüzlü tutumunu kınıyoruz.

İNCELEME BAŞLATILMALI

Buradan Birleşmiş Milletlere ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine sesleniyorum: Türkiye’nin Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları karşısında herkes görevini yerine getirilmelidir. Bu kurumlar Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşanan çocuk ölümleri ve yaralanmaları ile ilgili ivedilikle bir çalışma başlatmalıdır. Bu konuda bir rapor hazırlamalı ve hakikatler dünya kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Türkiye’deki bütün siyasi partiler çocukların öldürüldüğü bu saldırılara karşı net bir tavır almalıdır. Yine TBMM çocukların öldürüldüğü bu saldırılara karşı inceleme başlatmalıdır. İnsan Hakları İnceleme Komisyonu bünyesinde yer alan Çocuk Hakları Alt Komisyonu bu gündemle derhal toplanmalı, yerel basına yansıyan bu öldürülme ve yaralama vakalarını derhal incelemeli, bir çocuğun daha yaşamını yitirmemesi için harekete geçmelidir. TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu derhal görevini yapmalı ve saldırılara karşı net bir şekilde tutum almalıdır. Bu komisyonun bir üyesi olarak, komisyonun toplanması için dilekçe vereceğimi ve sürecin takipçisi olacağımı kamuoyu ile paylaşıyorum.

ÇOCUK KURUMLARI HAREKETE GEÇMELİ

Ayrıca sivil toplum örgütlerine, çocuk hakları alanında çalışan kurumlara da seslenmek istiyoruz: Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik Türkiye’nin saldırıları sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan çocuklar konusunda sessiz kalmayın. Çocuklara yönelik işlenen bu savaş suçlarının açığa çıkarılması ve faillerin yargılanması için çocuklarla çalışan kurumlar harekete geçmelidir. Türkiye’deki hak örgütlerinin bu saldırıların durdurulmasına yönelik politika üretmelerini, bu konuda inceleme başlatmalarını, hakikati ortaya çıkarmalarını ve bu suça ortak olmamalarını talep ediyoruz. Türkiye halkları çocukların katledildiği bu saldırılara rıza göstermemelidir.

BU SUÇU İŞLEYENLER YARGILANMALI

HDP Çocuk Komisyonu olarak AKP iktidarına sesleniyoruz: Basına yansıyan, yerel kaynaklar tarafından doğrulanan ağustos ayı içerisinde yaşamını yitiren 8 çocuğa ve yaralanan 24 çocuğa ilişkin AKP-MHP derhal bir açıklama yapmalıdır. Dışişleri Bakanlığı ile Millî Savunma Bakanlığı derhal çocuklara yönelik bu suça ilişkin bir açıklama yapmalıdır. Bu suça imza atanlar açığa çıkarılmalı, derhal yargılanmalıdır. HDP olarak çocuklara yönelik bu saldırılar son bulana kadar ve bir çocuğun daha ölmemesi için mücadele etmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Bu saldırılar Kürde yönelik düşmanlığı gözler önüne sermektedir. Kürdü düşman gören ve savaş suçlarına imza atan iktidar asla bu politikalarıyla başarılı olmayacaktır."