Hukuk örgütleri: Hatay'da askerler meslektaşımıza işkence yaptı

İzmir’de hukuk örgütleri, Hatay'da Türk askerlerinin avukata işkence yaptığını belirtti, suç duyurusunda bulundu.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir şubeleri ile Hukukçular İzmir Grubu, Hatay’ın Samandağ ilçesinde avukatlara yönelik Türk askerlerinin saldırısına dair açıklama yaptı. ÇHD binasında yapılan toplantıda, ÇHD İzmir Şube yöneticisi Beste Salman konuştu.

'HALK ASKERİN SALDIRISI ALTINDA'

Enkaz kaldırma çalışmalarının bölge halkına ciddi zararlar verdiğini kaydeden Salman, “Halk, yaşam nöbetleri tutarak tepkilerinin yetkililere ulaşmasını sağlamaya çalışmaktadır. Ancak jandarma ve diğer kolluk kuvvetleri depremzede halkın haklı taleplerine karşı sert saldırılar düzenlemektedir. Kuruluşundan beri halkların haklı taleplerinin arkasında olan örgütlerimiz yaşam nöbetlerine yönelik bu sert saldırılara da karşı da halkın yanında görevde olmuştur" dedi.

'10-15 ASKER MÜVEKKİLİMİZE İŞKENCE YAPTI'

Yine 2 Nisan'da Samandağ Yeşilköy çıkışında gerçekleştirilen nöbette gözaltına alınan müvekkilleri için bölgeye giden avukatların da saldırıya uğradığını anımsatan Salman, "Avukat Aytekin Aktaş görevini yerine getirdiği için 10-15 jandarma görevlisi tarafından ağır şekilde işkence görmüştür. Gözaltı aracındaki müvekkilinden uzaklaştırılarak ayrı bir alana çekilmiş, tüm kıyafetleri yırtılana kadar feci şekilde dövülmüş, bölgedeki OHAL de dayanak göstererek ölümle tehdit edilmiş, ters kelepçeyle uzun süre işkenceye uğratıldıktan sonra hiçbir işlem yapılmadan serbest bırakılmıştır. Serbest kalır kalmaz işkencecilerin isimlerini ve araç plakalarını not ettiği için ikinci kez topluca işkenceye uğramıştır" bilgilerini paylaştı.

Salman, şöyle devam etti: "Bu işkence onun nezdinde hukuka, avukatlığa ve halkın yaşam hakkı talebine yapılmıştır. Bu pervasızlığın ve zulmün hesabını sormak adına suç duyurusunda bulunduk. İşkencecilerden hesap soracağız. Yaşam nöbetlerinde halkın da dediği gibi 'Narihna nehna hun', Gitmedik, buradayız.”