Kâğıt yığınları arasında kaybolan çocukluk!

Çöp toplayıcılarının kullandığı arabanın üzerinde istiflenmiş kâğıt, plastik ve bir kız çocuğu… Gözleri ışıl, ışıl… Savaşta babasını kaybetmiş, çocukluğunu ise, kâğıt yığınları arasında…

Suriye’deki savaşta oğlunu ve karısını kaybettikten sonra Türkiye’ye kaçan Ahmet Senur, oğlunun emaneti 5 torunu ve geliniyle birlikte İzmir’de hayata tutunmaya çalışıyor. Torunlarını topladığı kâğıt yığınları arasına oturtarak, görece konforlu (!) bir yolculuk yaptırmaya çalışırken, geliniyle birlikte sokak sokak kâğıt ve plastik atıkları topluyor.

Ahmet dede, kimi zaman çevreden geçenlerin acıyan bakışlarına maruz kalırken, kimi zaman da ‘çocukların o çöpün içinde ne işi var?’ diyen anlamadan yoksun insanlarla uğraşmak zorunda kalıyor. 

İYİ OLAN HERŞEYİMİZİ SAVAŞ ALDI!

Kendisini en çok yaralayan şeyin, her seferinde savaştan kaçmak zorunda kaldıkları için çocukları bırakabileceği kimsenin olmadığını anlatmak olduğunu söyleyen Ahmet dede, “Ben torunlarımı bu şekilde çöpün içinde gezdirmekten mutlu değilim. Ben de bu çocuklara iyi bir gelecek vermek isterim. Ne yazık ki ülkemizde savaş var ve iyi olan her şeyimizi bu savaş yok etti” diye konuştu.

OĞLU VE EŞİ SAVAŞTA ÖLDÜ

Savaşı anlatırken yüzüne oturan hüzün birkaç damla gözyaşı olarak akarken, “Bu savaş benim oğlumu ve karımı elimden aldı. Torunlarımı kurtarabildim” dedi.

ŞİMDİLİK BÖYLE, GELECEK PLANI İSE YOK…

Kazandıkları parayla ancak karınlarını doyurabildiklerini kaydeden Ahmet dede, “Çok iş aradım çalışmak için ama bulamadım. Yaşlı olduğumu, çalışamayacağımı söylüyorlar. Ben de böyle bir iş yapmaya karar verdim. Şimdilik böyle çalışıyorum, ileride ne olur hiç belli değil” şeklinde konuştu.