Kayıp yakınları Amed ve Batman’da faillerin yargılanmasını istedi

Kayıp yakınları ve insan hakları savunucularıı Amed’de 554’üncü kez, Batman’da 460'ıncı kez, yakınlarının akıbetini sordu.

Amed’de “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 554’üncüsü İHD Şube binasının önünde gerçekleştirdi.

Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme, kayıp yakınlarının yanısıra İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, görevi gasp edilen Amed Büyükşehir Belediyesi (DBB) Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri de katıldı.

Bir konuşma yapan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, kaybedilip katledilen insanların cenazelerine ulaşılması umuduyla yeniden ve kesintisiz olarak oturma eylemini sürdüreceklerini söyledi.

Türkdoğan, “İstanbul Galatasaray Lisesi önünde, Diyarbakır’da dernek binamızın önünde, Urfa’da, Cizre’de, Hakkari’de, Batman’da bu oturma eylemlerini başlatmıştık. Bakın tekrar aradan 10 yıllık bir süre geçti. Biz bu on yıllık süre içinde 3 temel talep ileri sürmüştük. Bunlardan biri, Türkiye’nin BM’nin zorla kaybedilenler ilgili uluslararası sözleşmesine taraf olmasını istemekti. Bu konuda siyasi iktidar söz vermişti ama maalesef bu iktidar sözünü yerine getirmedi. Türkiye hala sözleşmeye taraf değil. Bir diğer husus faillerin yargı önüne çıkarılması ile ilgili başlatılan soruşturmaların ve davaların etkili bir şekilde sürdürülmesiydi” şeklinde konuştu.

Türkdoğan, 1993 yılında Amed’de katledilen Musa Anter’i hatırlatarak Anter cinayetinin hala aydınlatılmadığını ve Ankara’da 18 kişinin kaçırılarak katledilmesine ilişkin JİTEM davasının devam ettiğini söyleyerek cezasızlık politikasına dikkat çekti.

HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili Cuma günü verilen karara dikkat çeken Türkdoğan, şöyle konuştu: “Tahliye olması gerekiyordu ama birden başka soruşturma dosyası çıkarıldı. O dosya kapsamında yeniden tutuklandı. Şimdi aradan 5 yıl geçmiş. Bir dosya ile ilgili siz işlem yaparsanız, o zaman şunu sormak gerekiyor? Türkiye’de her sakıncalı yurttaş ile ilgi bir gizli dosya mı barındırıyorsunuz? İşinize lazım olduğunda o dosyayı açığa çıkarıp işlem mi yapıyorsunuz? Böyle bir adalet anlayışı olabilir mi? Dolaysıyla adli mercilerin bu hatadan derhal vazgeçmeleri gerekiyor. Özgürlük ve adalet herkese lazım olacaktır. Bu kötü örneklere son vermek gerekiyor.”

Eylemde konuşan kayıp yakın Hanifi Biçimli, babasının 1994 yılında köyden Silvan yoluna giderken yüzü maskeli kişiler tarafından kaçırıldığını ve o günden sonra haber alamadıklarını hatırlattı.

Biçimli, “Babamın kemiklerini bulana kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğiz” dedi.

İHD Kayıp Komisyonu Üyesi Hasan Yalçın ise 14 Nisan 1995 yılında Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Eşme köyünde gözaltına alınan ve kaybedilen Ali İhsan Dağlı’nın hikayesini anlattı.

Batman'da kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları 460'ıncı kez İHD Şube binasında bir araya geldi.

Bu haftaki eyleme Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar da katıldı.

Eylemde, 27 yıl önce katledilen Kürt bilgesi Musa Anter'i anan İHD yöneticilerinden Mehmet Zeki Tangüner, İHD MYK üyesi ve Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Rize Şube Başkanı'na yapılan silahlı saldırıyı kınadı.

Tangüner, ardından Hakkari Yüksekova ilçesi Karlı köyünde 27 Eylül 1994 tarihinde gözaltına alınan ve kaybedilen Mikdat Özeken'in hikayesini anlatarak akıbetini sordu.

Açıklamanın ardından kayıp yakınları, oturma eylemi gerçekleştirdi.