KCK: İşgalciler püskürtülene kadar direniş sürecek!

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Türk devleti ve tüm komplocuların yenilgiye uğratılacağını belirterek, “İşgalciler özgür ve demokratik yaşamın kurulduğu Kuzey-Doğu Suriye topraklarından tümden atılana kadar direniş sürdürülecektir” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 12 Ekim’de Rojava ile dayanışma için küresel çapta yapılan eylemleri selamladı. KCK, “Bu vicdan ve ahlak sahibi insanlığı bir daha Kürt halkı adına selamlıyoruz” diye belirtti.

Açıklamada Kürtlerin “Romi” dediği soykırımcı sömürgeci Türk devleti ve tüm komplocuların yenilgiye uğratılacağı vurgulanırken, “Biz inanıyoruz ki halklarımız ve direnişçiler sıkı biçimde kenetlenerek işgalciler püskürtülene kadar direneceklerdir” diye belirtildi.

İNSANLIĞIN VİCDANI DA AYAKLANDI

KCK’nin açıklaması şöyle:

“Mevcut ABD yönetimi AKP-MHP faşist iktidarı ile anlaşarak Kürt halk Önderine yönelik komplonun başladığı 9 Ekim’de Rojava Devrimi ve Kuzey-Doğu Suriye özerk bölgesine karşı bir komplo başlatmışlardır. Kuşkusuz bu komplonun içinde başka güçler de bulunmaktadır. Kapitalist modernist güçler buz gibi soğuk vicdanları ve çıkarlarına Kürtleri bir daha kurban etmek istemektedirler. Türk devleti de kendini pazarlayıp satarak Kürtleri soykırıma uğratmayı amaçlamaktadır. 21. yüzyılda tarihte görülmemiş ahlaksız bir politika ve soykırımcı faşist baskılarla bu amaçlarına ulaşmak istemektedirler. Bunu da kadın, çocuk, yaşlı ayrımı yapmayan ve her şeyi yıkıp yerle bir eden son teknik katliam araçlarıyla yapmaktadırlar. Tüm dünyanın gözü önünde Roma arenalarında aslanlara parçalatılan insanlar gibi Kürtler de katliama uğratılmaktadır. Kuzey-Doğu Suriye’ye yapılan bu saldırıya ortak olunması günümüz kapitalist modernite gerçeğini tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir.

Bu insanlık dışı komplo ve modernite gerçeğine karşı insanlığın vicdanı da ayaklanmış bulunmaktadır. Kürt halkının soykırıma karşı yürüttüğü mücadele iyi ile kötüyü net bir biçimde ortaya çıkararak insanlık vicdanının ayağa kalkmasını sağlamıştır. Toplumsallık ve insani değerlerin bitirilmek istendiği günümüz dünyasında binlerce yıla dayanan insanlık ve toplumcu kültürün ölmeyeceğini ve öldürülemeyeceğini gözler önüne sermiştir. 12 Ekim’de Rojava direnişiyle dayanışmak için dünyanın her yerinde ayağa kalkan milyonlarca insan bu gerçekliği ortaya koymuştur. Bu vicdan ve ahlak sahibi insanlığı bir daha Kürt halkı adına selamlıyoruz.

Kuşkusuz bu soykırımcı komploya karşı Kürt halkı da her yerde ayağa kalkmış, Kürtler üzerinde yürütülen bu soykırımcı saldırılara, bu yönlü anlaşma ve komplolara karşı direneceğini ortaya koymuştur. Kürdistan'ın tüm parçalarındaki halkımız AKP-MHP faşist iktidarının yürüttüğü saldırının tüm Kürtlere karşı olduğunu görerek ulusal birlik ruhu ile komploculara gereken cevabı vermiştir. Bu soykırımcı komploya karşı mücadele edilmediği takdirde bugün Rojava’ya yapılan saldırılar Kürdistan'ın tüm parçalarına yapılacaktır. İnsanlığın toplumsallaşarak tarih sahnesine çıktığı bu coğrafyanın en eski halkı ve insanlığın kültürel kök hücresi olan Kürtler tümüyle yok edilmek istenecektir. Kürt halkı bu tehlikeyi görerek ulusal birlik duygularıyla ayağa kalkmışlardır. Tüm Kürt halkını da bu ortak tutumlarından dolayı kutluyoruz.

TARİHTE GÖRÜLMEMİŞ BİR DAYANIŞMA

Kürt halkının dostları ve dünyanın her yerindeki demokratik insanlık da Kürtlerin özgürlük tutkuları ve demokratik bilinçleriyle yürüttükleri mücadeleyle insanlığın özgürlük ve demokrasi mücadelesine büyük değerler kattığını görerek her yerde Kürt halkıyla omuz omuza mücadele ve dayanışma içinde olduğunu göstermiştir. Tarihte görülmüş en büyük dayanışma ve ortak mücadelelerden biri ortaya konulmuştur. Kürtlerle yan yana yürüyen, soykırımcı komploya karşı ortak mücadele içinde olacaklarını ortaya koyan tüm Kürt dostlarını da saygıyla selamlıyoruz. Bu duruş ve mücadeleler insanlığın özgür ve demokratik geleceği için büyük bir umut yaratmıştır.

DİRENİŞ DAHA İNANÇLI VE KARARLI SÜRECEK

Rojava Devrimcileri ve Kuzey-Doğu Suriye halkları saldırılara karşı ağır bedeller vererek kahramanca direnmektedir. Dünya halklarının desteği ve verdikleri moral güçle bu direniş daha inançlı ve kararlı biçimde sonuna kadar sürdürülecektir. QSD sözcüsünün de vurguladığı gibi; bu savaşın başlama gününe soykırımcı Türk devleti ve komplocular karar vermiş olsa da ne zaman biteceğini Kuzey-Doğu Suriye halklarının tüm insanlıkla birlikte yürüttüğü direniş belirleyecektir. İşgalciler özgür ve demokratik yaşamın kurulduğu Kuzey-Doğu Suriye topraklarından tümden atılana kadar direniş sürdürülecektir. Biz inanıyoruz ki halklarımız ve direnişçiler sıkı biçimde kenetlenerek işgalciler püskürtülene kadar direneceklerdir. Türkiye'nin komplocular ve çetelerle birlikte Suriye'yi kara kadere mahkum etmelerine izin vermeyeceklerdir. Gerçekleşen komplo ve yapılan saldırılar Suriye'yi kendi kirli amaçları tarafından şekillendirmekse; Kuzey-Doğu Suriye halkları da direnerek Suriye'nin demokratik özgür yaşam temelinde şekillenmesinde tarihi rollerini oynayacaklardır.

TÜRK DEVLETİ YENİLGİYE UĞRAYACAK

Hiçbir silah ve teknik halkın özgürlük ve demokrasi isteğinden, özleminden, bu yönlü mücadelesinden güçlü olamaz. Hele bugün insanlık vicdanında mahkum bir komplo ve işgal saldırısı hangi silahı kullanırsa kullansın sonuç alamaz. İnsanlığa, insanlığın vicdanına, meşruiyet ve haklılığın temel kazanma değeri olduğuna inanıyorsak bu saldırılar karşısında halklarımız ve halklarımızla dayanışma içinde olan insanlık mutlaka kazanacaktır. Bundan kuşku duymak insanlık değerlerinden, insanlığın tarihinden kuşku duymak olur. Tüm güçlü Roma’lar insanlık değerleri ve mücadelesi karşısında yenilgiye uğradıysa Kürtlerin Romi dediği soykırımcı sömürgeci Türk devleti ve tüm komplocular da yenilgiye uğratılacaktır.

AKP-MHP FAŞİST İKTİDARI GÜÇLÜ DEĞİL

Arap’ı, Kürt’ü, Süryani’siyle Kuzey-Doğu Suriye halkları tarihi bir direniş vermektedirler. Saldırılar ne olursa olsun, verilen kayıplar ne kadar ağır olursa olsun bu direniş her gün daha da güçlü hale gelecektir. Komplocular ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, kendilerini ne kadar güçlü görürlerse görsünler zulümlerini artırdıkça, kendilerini güçlü gördükçe daha da zayıflamış hale geleceklerdir. Gücün teknik ve silah olduğunu sananlar, insanlık vicdanı ve haklı direniş karşısında nasıl güçsüz olduklarını ve yenileceklerini mutlaka anlayacaklardır.

Değerli halkımız ve tüm Suriye halkları; size saldıran AKP-MHP faşist iktidarı güçlü değildir. Aksine en güçsüz dönemlerini yaşamaktadırlar. Güçlü olduklarından değil, güçsüz olduklarından işgal saldırılarını başlatmışlardır. AKP-MHP faşist iktidarı bu saldırı ile kendini ayakta tutmak istemektedir. Soykırımcı sömürgeci zihniyet ve politikalar hiçbir zaman bu kadar daralmamış, zayıf duruma düşmemiş ve kendini sürdüremez hale gelmemiştir. Bu açıdan tüm Kürt halkı, Ortadoğu’nun demokrasi güçleri ve tüm dünyadaki dostları işgale karşı direnişi kararlılıkla sürdürmeli ve bu saldırıları kırarak soykırımcı sömürgeci zihniyeti bu topraklara gömmelidir. Bu işgalin kırılması Demokratik Türkiye, Özgür Kürdistan, Demokratik Suriye ve Demokratik Ortadoğu’nun gerçekleşmesi anlamına gelecektir.

Bu temelde direnişçileri ve bu direnişe destek veren herkesi selamlıyor, mücadelelerinde başarılar diliyoruz."