Oluç: Yandaşlara af hediyesi, muhaliflere ölüm!

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, iktidarın yandaşlarına af hediyesi vermek istediğini, muhalifleri de ölüme terk etmeyi amaçladığını belirtti. Oluç, "En sert duruşu göstereceğiz" diye uyardı.

HDP grup başkanvekilleri ve milletvekilleri, bugün Genel Kurul’da görüşülmeye başlanacak olan İnfaz Yasası teklifine ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Parti Grubu adına açıklamayı yapan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç'un açıklamasından satır başları şöyle:

'YANDAŞLARINA AF HEDİYESİ!'

"İnfaz Yasası’yla ilgili birçok defa basın açıklamaları ve toplantıları, komisyonda tartışmalar yaptık. Diğer partilerle, AKP, CHP, İYİ Parti ile görüşmeler yaptık, önerilerimizi ilettik. Değişiklikler hangi maddelerde yapılabilir, hangi adımlar atılabilir buna dair detaylı önerilerimizi ilettik, dosyalar sunduk, bir tartışma yürüttük.  
İktidar, muhalefet partilerinin önerilerini hiçbir şekilde ciddiye almadı.
Bugün Genel Kurul’da iktidarın yasa teklifi tartışılmaya başlanacak. Zihniyetleri aynı; muhalefetin hiçbir önerisini ve sözünü ciddiye almayan, muhalefetin önerilerini kapsamayı hiçbir şekilde düşünmeyen, ‘biz yaptık oldu’ anlayışıyla hareket eden bir iktidarla karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz.
İnfaz Yasası, iktidarın cezaevindeki yandaşlarına af hediyesidir.
TCK ve TMK’den ceza alan kişinin bir de İnfaz Yasası yüzünden eşitsizliğe maruz kalması hukuksuzdur.

'TUTSAKLAR CİDDİ TEHDİT ALTINDA'

Ama şimdi, bugün İnfaz Yasası’yla ilgili yapılan tartışmanın bununla alakası olmamalıdır. Şimdi bunu tartışıyoruz, çünkü koronavirüs salgını var. Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin çok ciddi tehdit altında olduğunu biliyoruz ve görüyoruz. Bu nedenle tartışıyoruz.
Olması gereken, mücbir nedenlerle şu anda cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin İnfaz Yasası’ndaki değişiklikle salıverilmesini sağlamaktır. Bunun için çeşitli yollar bulunabilir. Ama önemli olan, mücbir sebep olan koronavirüs salgınıdır.
İktidar ne yaptı etti, koronavirüs salgınını geri plana itti. Fırsat bu fırsat, İnfaz Yasası’nda öyle bir değişiklik yapayım ki, sanki koronavirüs salgınıyla ilgili bir değişiklik yapıyormuş havası yaratayım, ama aslında İnfaz Yasası’nı var olandan daha beter bir hale getireyim dedi. Çünkü bu iktidar fırsatçıdır.

'SALGINI FIRSATA ÇEVİRİYOR'

Koronavirüs salgını karşısında uçak biletlerinin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 1’e indiren, tatil yerlerindeki konaklama vergisini erteleyen de bu iktidardır, çünkü fırsatçıdır. Attığı adımlar toplum sağlığı ve halk sağlığı ve toplumun çoğunluğunun yararı yönünde değildir. Nasıl olur da, iktidar olarak kendi yandaşlarıma yeni bir avantaj sağlarım? Nasıl olur da iktidar olarak kendi durumumu biraz daha sürdürebilirim, iktidarın bekasını sağlayabilirim? Anlayışları budur. İşte bu tartışma da bunu ortaya koymuştur.
Şimdi mücbir sebeple İnfaz Yasası’nda değişiklik yapılmıyor; iktidar cezaevlerindeki yandaşlarına verdiği sözleri yerine getirmek için şimdiyi fırsat bilmiştir. Ağırlaştırılan maddeler de vardır.

'BAZI KOĞUŞLARDA 100 KİŞİ KALIYOR!'

Bugün 2020 verilerine göre, 355 cezaevinde yaklaşık 294 bin mahpus vardır. Türkiye tarihinde bu kadar yüksek bir sayıya ilk defa bu iktidar döneminde ulaşılmıştır. Koşullar da son derece ağırdır. Kimi koğuşlarda 40-50 kişi kalmaktadır. Bazı koğuşlarda 100 kişi kalmaktadır. Yetersiz beslenme, ısıtılmayan ve havalandırılmayan koğuşlar, gün ışığından faydalanamama, yeterli hekim ve sağlık personelinin bulunmaması, muayene ve sevk sürelerindeki uzunluk, hijyen ürünlerinin parayla satılması, temiz ve sıcak suya erişememe, düzenli ve etkin bir sağlık hizmetinden faydalanamama, kötü muamele, işkence. Cezaevlerindeki durum budur.
Şimdi koronavirüs salgınıyla karşı karşıya kalındığı zaman, onlarca kişinin bir arada kaldığı koğuşlar için büyük bir tehdit söz konusudur. Siz bir taraftan diyeceksiniz ki, evde kalın sosyal mesafe uygulayın; öte taraftan cezaevlerinde koğuşlarda 30-40 kişi kalsın. Bu gayrı ciddi bir durumdur.
Devlet her tutuklu ve hükümlünün yaşam hakkından sorumludur.
Cezaevlerinde bulunan mahpuslar bu iktidarın kölesi değildir. Cezaevlerinde bulunan mahpuslar, eğer hüküm giydilerse, cezalarını çekmekte olan ama her türlü insan hakkına sahip olan kişilerdir. Tutuklular için de aynı şey geçerlidir. Ama bu iktidar bunların hiçbirini ciddiye almamaktadır.  
Bu iktidarın hukuk, yasalar, anayasa, uluslararası sözleşmeler diye bir derdi yoktur.

'MUHALİFLER İÇERİYE, YANDAŞLARI DIŞARIYA'

Şimdi bakın, bu İnfaz Yasası ile ne yapıyor bu iktidar. Şunu yapıyor; eğer siz düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanarak iktidara muhalif iseniz, sosyal medya paylaşımı yaptıysanız, öğrenciyseniz, akademisyenseniz,  yazarsanız, gazeteciyseniz, siyasi iseniz, yani HDP seçilmişi iseniz, HDP’nin vekili iseniz, HDP’nin belediye başkanı iseniz, HDP’nin yöneticisi iseniz, düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanan Kürt yurttaşlar iseniz, size ceza devam ediyor, hem de ağırlaştırılarak devam ediyor.
İnfaz Yasası’nda bu iktidara muhalif olan hiç kimseye ilişkin en ufak bir adım atılmıyor. Yani iktidar muhaliflerini cezaevinde tutmaya devam edecek, yeni muhalifleri de cezaevine tıkmaya devam edecek, ama yandaşlarını cezaevlerinden dışarı çıkaracak. Anlayış budur.

'EN SERT DURUŞU SERGİLEYECEĞİZ'

Biz bu eşitsizliğe ve adaletsizliğe karşı tutumumuzu Genel Kurul’daki tartışmalarda ifade edeceğiz. Bu konudaki en sert ifadeleri ve en sert duruşu sergileyeceğiz. Bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz. Kesinlikle bu toplum görmelidir ki, hırsızlar, rüşvetçiler, mafyacılar, uyuşturucular, kadına yönelik şiddet uygulamış olanlar, çocuk istismarcıları, tecavüzcüler salınırken; düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanmış olan siyasiler, eski milletvekilleri, belediye başkanları, akademisyenler, öğrenciler, gazeteciler, yazarlar, yani bu iktidara muhalif olanlar cezaevinde tutulmaya devam edilecektir.
Bu iktidarın anlayışı 12 Eylül Kenan Evren anlayışından zerre miskal farklı değildir

'BU HALİYLE GEÇERSE MUHALİFLER ÖLÜME TERK EDİLECEK'

Son kez söyleyelim; bu şekliyle bu yasa teklifi geçecek olursa, bu düzenlemeler yasalaşacak olursa, çok açık söyleyelim, muhalif duruşları ve ifadeleri nedeniyle cezaevinde olanlar ölüme terk edilecektir. Bu asla kabul edilemez.

ÇAĞRI

Bu nedenle hukuk ve insan hakları örgütlerine ve kurumlarına, muhalif tüm siyasi partilere, toplumsal muhalefetin bütün kesimlerine, sendikalara, derneklere, meslek örgütlerine ve vicdan sahibi bütün yurttaşlara çağrı yapıyoruz: İktidarın bu İnfaz Yasası karşısında suskun kalmayın. Bu infaz yasasını bu şekilde geçirirlerse, buna karşı mücadeleyi asla bir kenara bırakmayın. Bu toplumda nasıl bir musibet yarattıklarını, her gün ve her an toplumun bütün kesimlerine anlatmaya devam edin. Bunun kendi yandaşlarını cezaevlerinden çıkarmak için hazırlanmış bir düzenleme olduğunu söylemeye devam edin. Bunun iktidarın kendi yandaşları için hazırladığı bir af olduğunu konuşmaya devam edin.
Mücbir sebep nedeniyle ayrımsız tahliye yapılsın, infazda eşitlik uygulansın.
Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi CPT’nin ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin yaptığı açıklamalar ve tavsiyeler doğrultusunda adım atılmasını istiyoruz. Yani son derece ağır koşullarda bulunan tutuklu ve hükümlülerin bir an evvel mücbir sebep nedeniyle cezaevlerinden çıkarılmasını talep ediyoruz."