PKK-PAJK Zindan Komiteleri açıklaması şöyle:

“Önder Apo’nun İmralı Direnişi öncülüğünde kahraman gerillamızın, halkımızın, zindanlardaki yoldaşlarımızın sergilediği tarihi direniş karşısında tam bir hezimeti yaşayan AKP-MHP faşist iktidarı, çöküşünü engellemek ve soykırım saldırılarını sonuca götürmek için her alanda halkımıza ve mücadelemize karşı saldırılarını yaygınlaştırarak sürdürüyor. Bu savaşta başarılı olmak için Önder Apo şahsında Kürt halkını işkence ve tecrit sistemi altına almaktan tutalım kimyasal ve taktik nükleer silahları kullanmaya, sivilleri katletmekten tutalım Kürdistan ormanlarını yakıp kesmeye kadar her türlü insanlık suçu sayılan kirli yol ve yöntemi kullanmaktan geri durmuyor.

Dışarda askeri, siyasi, toplumsal her alanda yürütülen mücadele karşısında tıkanan AKP-MHP faşizmi zindanlardaki tutsaklardan intikam almaya çalışmakta, tüm zindan politikalarını intikam temelinde işkence ve katletmeye dönük oluşturup uygulamaktadır. AKP ve MHP kadrolarından oluşan ırkçı, faşist ve Kürt düşmanı zindan yönetimi ve personelleri eliyle tam bir işkence ve katliam sistemi oluşturulmuş bulunmaktadır. On binlerce yoldaşımız günün her anında işkence altında tutulmakta, birer birer yoldaşlarımız katledilmektedir.

Neredeyse her gün zindanlarda yeni bir katliam haberini duyuyoruz. Eskiden yılda birkaç kez duyduğumuz bu katliam haberleri AKP-MHP faşist rejimiyle birlikte yoğunlaştı ve günlük uygulanan bir politika haline geldi. Düşman bu katliamları günlük hale getirerek normalleştirmek ve böylece süreklileştirip yaygınlaştırmak istemektedir. Buna karşı durmamak, direnişe geçmemek, zindanlara sahip çıkmamak düşmanın bu politikasına zemin olmayı ifade etmektedir. Her bir yoldaşımızın şahadeti bir serhıldana dönüştürülürse ancak o zaman düşmanın bu uygulamadan vazgeçeceği bilinmeli ve bu yurtseverlik, demokratlık ve insanlık görevine sahip çıkılmalıdır.

Şu anda zindanda bulunan hiçbir yoldaşımızın can güvenliği bulunmamaktadır. Her an faşist ve Kürt düşmanı rejim tarafından yoldaşlarımız katledilmeyle karşı karşıyadır. Bu durum karşısında hiç kimse sessiz kalmamalı, her alanda kitlesel eylemler geliştirilmeli, yoldaşlarımızın şehadeti direnişi yükseltmenin gerekçesi yapılmalıdır. Başta tutsak aileleri ve yurtsever tüm halkımız, demokrat ve yurtsever tüm çevre ve kurumlar tutsaklara sahip çıkmayı bir onur borcu bilmeli, faşizme karşı öfkesini alanlarda eyleme dönüştürmelidir. Yine Kürt gençleri faşist AKP-MHP çetelerinden oluşan zindan personellerine, gardiyanlara yönelik intikam ve cezalandırma eylemlerini daha da yaygınlaştırmalı, yaptıklarının yanlarında kar kalmayacağını tüm her kese gösterebilmelidir.

Bu temelde 14 Ağustos günü Elazığ Cezaevinde katledilen İbrahim Yıldırım ve 15 Ağustos tarihinde Giresun zindanında katledilen Mehmet Canpolat yoldaşlarımız şahsında tüm zindan şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor, bu yoldaşlarımızın ailelerine, tüm tutsak yoldaşlara ve halkımıza başsağlığı diliyor, anılarını zafere taşıma ve intikamlarını alma sözümüzü yineliyoruz.”