Polis, Bakırköy Cezaevi'ni bastı, tutsak Kavruk'u kaçırdı

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde polisler, B/6 Koğuşu’na baskın yaptı, tutsakları darp etti, Esin Kavruk'u da koğuştan aldı.

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde polisler, kadın tutsakların kaldığı B/6 Koğuşu'na baskın düzenledi. Tutsaklar darp edilirken, Esin Kavuk adındaki tutsak da koğuştan alınarak götürüldü. Dün gerçekleşen baskın, tutsakların aileleriyle yaptığı görüşme sonucu öğrenildi.

'SAVAŞA HAYIR' DEDİĞİ İÇİN TUTUKLANDI

Türk devletinin Kuzey ve Doğru Suriye’ye dönük başlattığı işgalci saldırılara sosyal medya paylaşımlarında “Savaşa hayır” diyerek karşı çıkan Esin Kavruk, 11 Ekim’de “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla tutuklanarak, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürüldü.

İstanbul 5’inci Sulh Ceza Mahkemesi, Kavruk’un DNA örneğinin alınması için karar çıkardı. Kavruk’un rızası olmadan 11 Kasım günü mahkemenin bu kararı doğrultusunda Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürülüp kan ve tükürük örnekleri alınmak istendi. Kavruk’un uygulamayı reddetmesi üzerine orada bulunan doktor tutanak tutup Kavruk’u tekrar cezaevine gönderdi.

CEZAEVİ MÜDÜRÜ TEHDİT ETMİŞTİ

Daha sonra ise cezaevi müdürünün görüştüğü Kavruk’a “Savcılığın talimatı var. Kendi isteğinle bunu yapmazsan TEM polisi tarafından gözaltına alınıp zorla bu uygulamayı yapacaklar” dediği aktarıldı. Bunun üzerine Kavruk’un koğuşunda bulunan tutsaklar buna izin vermeyeceklerini söyledi. Cezaevi müdürü de, “O zaman biz de koğuşu basar ve polise teslim ederiz” dedi. Diğer tutsaklar “Avukatları itirazda bulunmuş ve bunlar sonuçlanmadı” yanıtını verse de, cezaevi müdürü tehditlerini sürdürdü. Bunun üzerine tutsaklar, koğuşta nöbet tutmaya başlamıştı ve olası baskına karşı koğuşta bulunan çocukları dışarı çıkarmıştı.

AV. TUNCER: NEREYE GÖTÜRDÜKLERİNİ BİLMİYORUZ

Avukat Gülizar Tuncer, kamuoyunun sessizliğine tepki göstererek, şu açıklamayı yaptı: “Günlerdir, haftalardır bu konuya insanların duyarlılık göstermesi için çağrılarda bulunuyoruz. Ama buna bir cevap bulamadık. Kamuoyu da yeterince ciddi yaklaşmadı. Ne hukuk kurumları ne de kadın örgütleri, yeterli ilgili, alakayı göstermedi. Esin’i de alıp götürmüşler ama nereye götürdükleri hakkında bir bilgi edinemedik."