Sakık: Direnecek ve kazanacağız hep beraber

Manisa’daki halk buluşmasında konuşan HDP Milletvekili adayı Sırrı Sakık, “Artık buna hiç şüphe yok. Bizim genetik kodlarımızda direnmek var. 30 yıldır direne direne geliyoruz. Direnecek ve kazanacağız hep beraber” dedi.

On binlerce kişi, HDP’nin Manisa ve Aydın’da düzenlediği halk buluşmasında bir araya geldi.

24 Haziran seçimleri kapsamında her gece bir miting düzenlenen Manisa’da bu gece mitingin adresi Yunus Emre ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi oldu. On binlerce kişinin bir araya geldiği halk buluşmasına kadınlar ulusal kıyafetleri ile katılırken, taraftar grupları da katıldı. HDP Manisa Milletvekili adaylarının tam kadro katıldığı halk buluşmasında Mezarlık Spor taraftar grubu milletvekili adaylarına atkı ve forma hediye etti. Kitlenin sık sık HDP lehine sloganlar attığı halk buluşmasında adaylara yakın olmak isteyen halk çatılara çıkarken, havai fişek ve meşale gösterileri ile görsel şölen düzenlendi. HDP’li gençlerin oluşturduğu güvenlik ekipleri ile alınan güvenlik önlemleri kapsamında olası izdihamlar engellendi. Adayların sahneye çıkması ile birlikte kitle, ıslık ve alkışlar eşliğinde adaylara destek verirken, buluşmada HDP Manisa Milletvekili Adayı Sırrı Sakık kitleye hitap etti.

Konuşmasına bir şiir okuyarak başlayan Sakık, HDP Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın Manisa halklarına özel selamları olduğunu belirterek, “Siz onurlu bir halksınız. Tüm hayatınızı verdiniz, çocuklarınızı verdiniz, köyünüzü verdiniz, kentinizi verdiniz, ama bir şey yaptınız; vicdanlarınıza hep barışı koydunuz, kardeşliği koydunuz, Türkiye’de barışı savundunuz. Asla kin ve intikam gütmediniz. Bu topraklarda barışı savundunuz. Dönüp dediniz ki; bu ülkede barış olsun ki, bu silahlar, bu ölüm toprağa gömülsün. Ama bizi yönetenler, barışı sağlayacaklarına, şiddetin üzerinden mevki makam koltuklarını korumaya çalışıyorlar. Öyle bir halksınız ki; Cumhurbaşkanı adayınız cezaevinde, milletvekilleriniz cezaevinde, belediye başkanlarınız cezaevinde, il, ilçe yöneticileriniz cezaevinde. Ama hala barışı ve kardeşliği savunuyorsunuz. Size de bu yakışır. Barış kardeşlik ve huzur” diye konuştu.

‘KÜRTLERE KARŞI MİLLİYETÇİLER BİRLEŞİYOR’

Kitlenin sık sık “Direne direne kazanacağız” sloganları eşliğinde konuşmasını sürdüren Sakık, “Artık buna hiç şüphe yok. Bizim genetik kodlarımızda direnmek var. 30 yıldır direne direne geliyoruz. Direnecek ve kazanacağız hep beraber. Şimdi sevgili kardeşlerim, sevgili yoldaşlarım hep birlikte acı dolu yıllar yaşıyoruz. Hep birlikte bu ülkenin zulmüne maruz kaldık. Ama hepimiz umutlarımızı yitirmedik. Bize karşı 24 Haziran’da şimdi bloklar oluşturdular. Bakın bir Cumhur bloğu oluşturdular. İçinde AK Parti, MHP, BBP. Bunların hepsini tanıyorsunuz. Hele hele Bahçeli, Kürtler için bir dua etmemiş. Büyük Birlik Partisi aynı şekilde. Ve sonrası bunlara karşı bir başka blok oluştu. Neydi? Sözüm ona adı Millet Bloku. İçinde kim var CHP, Saadet Partisi ve MHP’den ayrılan eski kurtlar. Onlarla birlik oluşturdular. Şimdi bu iki birlikte Türkçü bir birliktir. İçinde Kürtler yok. İçinde Aleviler yok. İçinde sol yok. İçinde sosyalistler yok. Türkiye’nin demokrasi güçleri yok. İşte bu noktada AKP’ye oy vermiş Kürtlere sesleniyorum. Bakın Kürtlere karşı bütün milliyetçiler birleşiyor. Bütün hayalleri HDP parlamentoya girmesin. HDP yok olsun diyorlar. Peki, şimdi buradan Manisa’nın ovasından, Manisa’nın göbeğinden sizlere sesleniyorum. Biz 24 Haziran’da bunların bloğunu, bunların barajlarını yıkmaya var mıyız” diye seslendi.

Barışı, kardeşliği beraber inşa edeceklerini belirten Sakık, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları içinde konuşmasını sürdürdü. Herkesin gözünün Manisa’da olduğunun altını çizen Sakık, 24 Haziran’da Manisa’dan bütün Türkiye’ye demokrasi mücadelesi vereceklerini söyledi. Bir devletin dininin adalet olduğunun altını çizen Sakık, HDP’lilerin tutuklanmasını hatırlatarak, Türkiye’de adaletin öldüğünü vurguladı. Türkiye halklarına 40 yıldır zulüm uygulandığını belirten Sakık, şöyle devam etti: “Biz bu topraklarda OHAL ile yönetiliyoruz. KHK’lerle yönetiliyoruz. Biz kendi topraklarımızda zulüm politikaları ile yönetiliyoruz. İşte adalet mücadelesi veriyoruz. Bir devletin dini adalet olmalıdır. Vicdanı adalet olmalıdır. Eğer adalet olmuş olsaydı Selahattin Demirtaş bugün benim yanımda sizlerle olacaktı. Eğer adalet olmuş olsaydı belediye başkanları tutuklanmazdı. Eğer adalet olsaydı bu topraklarda sizin dininize, kimliğinize, renkliliğinize bu topraklarda gem vurulmazdı. Sizi aşağılamazlardı. Allah aşkına sesleniyorum; bize zulüm edenler sizin bizden ne fazlanız var. Siz kimsiniz kim. Sizi yaratan Allah bizi de yarattı. Size dil veren Allah bize de verdi. Size kültür veren Allah bize de verdi. Allah’a inanıyorsak, bu dile, bu kültüre hayat ve özgürlük tanıyacağız. Ama dilimizden, kültürümüzden, kimliğimizden bize zulüm etme hakkını size kim verebilir. Ama koşullar ne olursa olsun, kimseye zulüm etmedik, zulme de boyun eğmeyiz. Allah şahittir ki; bizim bedenimizden yol geçse bile haksızlığa haksızlık, haklıya da haklı deriz. Biz dilimizden asla barışı terk etmeyeceğiz. Dilimizde barış bir ayet gibi duracaktır. Bir ayet gibi.”

Sakık’ın konuşmasının ardından kitle sloganlar eşliğinde hep birlikte halaya durdu.

AYDIN

HDP Aydın il örgütü seçim çalışmalarına Romanları ziyaret ederek devam etti. Efelere bağlı Orta Mahallede esnaf ziyareti ve Ilıcabaşı’nda da aile ziyareti gerçekleştiren HDP il örgütü ve milletvekili adayları ziyaret esnasında yoğun ilgi ile karşılandı. Kendi sıkıntılarını dile getiren Ilıcabaşılılar durumlarının kötü olduğunu ve haklarını kullanamadıklarını bu yüzden çocuklarının ve gençlerinin uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı olduklarını dile getirdi.

HDP milletvekili adaylarına, "Çocuklarımızı bu uyuşturucu batağından kurtarın. Bizleri kurtarın yoksa sizin çocuklarınız da zehirlenir. Diğer partiler sadece seçim sürecinde buraya gelip oy isteyip broşürlerle birlikte para da verip gittiler. Bir daha buraya gelen bizim sesimiz olan veya haklarımızı bize veren, bize sahip çıkan olmadı" dedi.

Ailelerin sıkıntılarını not alan Aydın Milletvekili adayı Ayfer Demirel ise şöyle konuştu: "Romanların seslerini duyurmak bizlerin görevi. Özellikle siyasetçilerin ve devletin görevidir. Hükümet bu sorumluluğun farkına varmalıdır ve kendi yerellerinde, iş alanında çözüm üretmelidir. İşsizlikten ve yoksulluktan doğan bu çaresizlik onları hırsızlığa ve uyuşturucu satışına kadar mecbur bırakıyor. Fakat biz onların sesi olacağız."