Sancar: Ortak mücadeleyle saldırıları durdurabiliriz

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, siyasi soykırım uygulamalarına tepki gösterdi, "Zalimlere, bu iktidara halkların ortak gücünü göstermek en büyük sorumluluğumuz" dedi.

HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, HDK Eşsözcüsü Sedat Şenoğlu ile ESP üye ve yöneticilerinin tutuklanmasına ilişkin basın açıklamasına katıldı. Toplantıya katılan kurum temsilcileri, ESP’ye yönelik saldırı ve operasyonlara tepki göstererek, bunun aynı zamanda iktidarın mücadeleden duyduğu korkunun yansıması olduğuna işaret etti.
Toplantıda yapılan konuşmaların satır başları şöyle:

UĞURLU: GERİ ADIM ATTIRMAK BİZİM ELİMİZDE

HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu:
"12 Eylül faşist darbesi her gün devam ediyor. Adaletsiz saraylarında arkadaşlarımızı zindanlara götürdüler. Arkadaşlarımız kurumsallaşmayı hedefleyen saray faşizminin önünde durdu. Siz ise emekçilere savaş açtınız. Eşbaşkanlarımızı tutukladınız, hak savunucusu Timtik'i siz ölüme gönderdiniz. Emekçilerden SMS ile istediğiniz paralarla saray yapan sizsiniz. İpek Er'e tecavüz eden uzman çavuşun elini kolunu sallayarak serbest kalmasını sağlayan sizsiniz. Bizim sözümüzden ve örgütlenme gücümüzden korkuyorsunuz. Topluma sesleniyorum: Korkmayın biz ezilenlerin sesiyiz. Örgütlenmekten korkmayın. AKP-MHP faşist blokunu geri püskürteceğiz. Bu bloka geri adım attırmak bizim elimizde."

TÜMÜKLÜ: fAŞİZMİ TARİHİN ÇOK SEPETİNE GÖNDERECEĞİZ

ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü:
"Bu coğrafyada faşist diktatörlük rejimi ve kendisini her gün yeniden ürettiği bir saldırganlık ile karşı karşıyayız. ESP, SKM, SGDF bu faşist diktatörlüğün hedefi haline geliyor. Çeteci yöntemlere başvuruyorlar. Özgür tutsaklara sözümüz, bu faşizmi tarihin çöplüğüne göndereceğiz. Birleşik mücadeleyi büyütmek boynumuzun borcu. Partimiz bu konuda kendi üzerine düşen sorumluluğu oynamaya, amasız fakatsız yer almaya, bayrak açmaya devam edecek."

BAHÇECİ: HER ALANDA MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ

SKM MYK Üyesi Ezgi Bahçeci:
"Bu, kadın mücadelesine yapılan bir saldırıdır. Kadın katilleri, tecavüzcüler serbest bırakılırken, Gülistan Doku hala bulunmazken, bunun mücadelesini yürüten kadınlara yönelik saldırılar sürüyor. Birleşik hareketimizin önünü kesmeye ve yok etmeye çalışıyor. SKM ve birleşik kadın hareketinin öznesi olarak erkek egemenliğine karşı, kadın dayanışması ile duracağız. Kadınları bu mücadeleyi büyütmeye, her alanda sokakta, mahkemede birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz."

SANCAR: ORTAK MÜCADELEYLE SALDIRIYI DURDURABİLİRİZ

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar:
"Bu operasyon aynı zamanda ortak mücadele iradesini kırmaya yönelik bir saldırıdır. HDK Eşsözcüsü Sedat yoldaşımızın da alınması aynı zamanda halkların çatı örgütü ve mücadele platformu olan HDK’nin de hedef alındığını gösterir. Demokratik siyaset ve ortak mücadele Kürtlerin, ezilenlerin, mazlumların, kadınların, emekçilerin ortak mücadelesini hedef alan bir operasyonla karşı karşıyayız. Bunu durdurmanın tek yolu da ortak mücadeledir. Ortak mücadeleye saldırıyı ancak ortak mücadele ile durdurabileceğimizi biliyoruz. Bunun tecrübesini tarihte binlerce kere yaşamış insanlar olarak bizler de yaşadık.

'YARGI YARGI OLMAKTAN ÇIKTI'

Karşımızdaki iktidar hukuk tanımıyor bunu biliyoruz. Uzun uzun anlatmaya gerek yok ama şunu vurgulamak yeter; soyguncular tecavüzcüler, katiller, işkenceciler, ırkçılar dışarıda geziyor. Bunların suç işleme imtiyazı var. Bu iktidar cezasızlık politikasıyla bütün bu kesimleri koruyor, teşvik ediyor ve çoğu zamanda saldırı aracı olarak kullanıyor. Ama buna karşılık devrimciler, fikir insanları, avukatlar, siyasetçiler ağızlarını açtıklarında operasyonla karşılaşıyorlar. Ortada çağdaş anlamda, evrensel anlamda yargı adını hak eden bir kuruluş yok artık Türkiye’de. Yargı evrensel anlamda yargı olmaktan çıkmıştır. İktidarın hakimiyetini sürdürmesi için bir sopa olarak kullanılmaktadır. Biz de bütün bunlara karşı en büyük gücümüz olan ortak mücadeleyi kararlılıkla sürdürmek zorundayız. Başka hiçbir çıkış yolu yok bu karanlıktan.

'İKTİDARIN POLİTİKASIYLA KÜRT EMEKÇİLER HEDEF ALINIYOR'

Son günlerde Kürtlere yönelik ırkçı saldırılar yoğunlaştı. Kürt emekçilerini hedef alan bu saldırılar, iktidarın nefret politikasından, düşmanlaştırma politikasından cesaret almaktadır. Buna karşı da hep birlikte mücadele ile başarılı olabiliriz. Kürde yönelik ırkçı saldırılara karşı mücadeleyi aynı zamanda emekçinin ezilmesi politikası olarak görmek zorundayız. Emekçiye yönelik her türlü saldırıyı başta Kürtler olmak üzere bütün ezilen halklara yönelik saldırı olarak görmek zorundayız. Halkların mücadelesini, kimlik ve onur mücadelesini emekçilerin sınıf ve onur mücadelesi ile buluşturma görevimiz var. Bunları soyut çağrılar olarak bırakmamak gibi bir sorumluluğumuz da var. Ortak mücadele çağrımızı sık tekrar eden kuruluşlarız hepimiz. Ama bunun içini doldurmamız gerekiyor. Doldurmak için de hepimizin çalışmaları yoğun bir biçimde devam ediyor ve devam etmek zorundadır.  

'EN BÜYÜK SORUMLULUĞUMUZ...'

Zalimlere, bu iktidara halkların ortak gücünü göstermek bizim en büyük sorumluluğumuzdur. Hem halklarımıza hem tarihe karşı görevimizdir. Arkadaşlarımızın barış özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yeniden aramızda dışarda olmaları için her türlü demokratik mücadele yolunu kullanacağız. İçeride rehin tutulan arkadaşlarımıza şimdi yenileri eklendi. O rehin tutulan arkadaşlarımızın hepsini, başta Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş olmak üzere şimdi rehin alınan arkadaşlarımızı özgürlüğüne kavuşturacak şey bizim kararlı ve ortak mücadelemizdir.
Bu vesileyle Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan ile birlikte Edirne’de ziyaret ettiğimiz Selahattin Demirtaş ve Abdullah Zeydan arkadaşlarımızın da  hem selamlarını hem de ortak mücadele azmi ve kararlılığını sizlere getirdik.
Barış mücadelesini yükseltmeliyiz, bölge barışını örmeliyiz.
Hırçınlaştıkça daha fazla sonlarına yaklaşıyorlar. İlk seçimlerde bu iktidarı halkların iradesiyle devireceğimizden hiç kuşkumuz yok. Ama seçimleri de beklemeyeceğiz ve demokratik mücadeleyi de her gün, her an büyütmeye devam edeceğiz."