Strasbourg’daki açlık grevi eylemi 19'uncu gününde

Fransa’nın Strasbourg kentinde Öcalan’a yönelik tecridi kırmak amacıyla başlatılan ve 19’uncu gününe giren açlık grevi eylemine birçok siyasetçi, kurum temsilcisi, gazeteci ve halktan yoğun ziyaretler var.

En son Eylül 2016’da kardeşi Mehmet Öcalan’ın ziyaret edebildiği Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik mutlak tecride karşı Strasbourg’da başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi, 19’uncu gününde sürüyor.

15 açlık grevi eylemcisi, her gün farklı ülkelerden ziyaretçi kabul ediyor.

Açlık grevi eylemini bu Cuma günü Muş eski milletvekili ve HDK-Avrupa yönetiminden siyasetçi Demir Çelik ile birlikte çok sayıda kişi ziyaret etti.

Burada bir konuşma yapan Demir Çelik, Öcalan’a yönelik ağır izolasyona dikkat çekti. Buna karşı düzenlenen eylemi selamlayan Çelik, Öcalan’ın esaretinin aynı zamanda Kürtler ve diğer halkların esareti anlamına geldiğini söyledi.

Halklar üzerinde yürütülen savaşa karşı kendilerinin bir yandan ezilen halkların özgürlüğünü diğer yandan da demokratik özerkliği istediklerini vurgulayan Çelik, AKP-MHP diktatörlüğünün Kürt ve Türk halklarının geleceğine el koyduğunun dile getirdi.

Çelik, faşizme ve Erdoğan diktatörlüğüne karşı halkların birlikte mücadele edeceğini ve direnişi yükselteceklerinin altını çizdi.

BODENSEE BÖLGESİNDEN EYLEMLERİ ARTTIRMA SÖZÜ

Bugünkü eylemi ziyaret edenler arasında Almanya’nın güneyindeki Bodensee Gölü çevresindeki şehirlerden gelen onlarca Kürdistanlı da vardı.

Burada Bodensee Halk Meclisi üyeleri adına konuşan Ahmed Baytar, Öcalan’ın 20 yılı bulan esaretinin kabul edilemeyeceğini söyledi.

Halkın buna karşı her alanda eylemde olduğunu ve zulme direndiğini söyleyen Ahmed Baytar, Kürt halkı üzerinde oynanan oyunlara dikkat çekti.

Kürt halkı ve Önderi Öcalan üzerindeki zulme karşı zindanlarda ve Avrupa’da açlık grevine gidildiğini hatırlatan Ahmed Baytar, tüm Kürt halkının ve dostlarının Avrupa’da eylemlerde olması çağrısı yaptı. Baytar, bu amaçla yarın Bodensee bölgesinde çadır eylemi başlatacaklarını da duyurdu.

KOÇ: EYLEMLİLİKLERİN YAYILMASI ÖNEMLİ

Ziyaretçilerin kendilerine moral verdiğini söyleyen açlık grevi eylemcilerinden KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç ise, kendilerinin tecridi kırana kadar kararlı bir biçimde eylemde olacaklarının altını çizdi.

Cezaevlerinde Leyla Güven’le başlayan ve yayılan ve kendilerinin de dahil olduğu açlık grevlerine paralel olarak eylemliliklerin önemine dikkat çeken Koç, tecride karşı sesin böylelikle yükseltilebileceğine vurgu yaptı. Koç, özellikle Avrupa ülkelerindeki destek eylemlerini selamlarken, bu eylemlerin arttırılması çağrısı da yaptı.

MELE MUHYETTİN: ZULME KARŞI EYLEMİ DESTEKLİYORUZ

19’uncu günündeki süresiz-dönüşümsüz açlık grevini ziyaret eden Civaka Îslamiya Kurdistan (CÎK) üyelerinden Mele Muhyettin Kıtay da, eylemin Kürt halkına ve Önderi’ne yönelik saldırıların olduğu bir dönemde başlatıldığını vurguladı. Mele Muhyettin, Ortadoğu’da başta Kürtler olmak üzere halklar üzerindeki baskı ve zulmün arttığına dikkati çekti.

Açlık grevini bu yönüyle desteklediğini söyleyen Mele Muhyettin, zulme ve haksızlıklara karşı olduğunu söyleyen herkesin eylemliliklerle destek vermesi gerektiğinin altını çizdi.

GAZETECİLERDEN ZİYARET

Eylemcilere Kürt basınından destek ziyaretleri de devam ediyor. Gazeteciler Faruk Sakık, Cahit Mervan ve Günay Aslan da, Strasbourg’a gelerek, eylemcilerle görüştüler.

Burada bir konuşma yapan gazeteci Cahit Mervan, Kürt halkının oldukça zor bir dönemden geçtiğine işaret etti. Bu zor dönemde çözüm imkanlarının da öne çıkabileceğini vurgulayan Mervan, Kürt Özgürlük Hareketi’nin ulaştığı mücadele düzeyinin farklı eylemlilikleri beraberinde getirdiğini söyledi.

“YENİ ÇÖZÜM İMKANLARI DA OLUŞABİLİR”

Türk devletinin 2014 yılından sonra büyük bir çökertme stratejisini devreye koyduktan sonra tecridin de geldiğini söyleyen Mervan, Efrin işgalini de örnek gösterdi.

Tüm bu saldırılara karşı büyük bir direnişin olduğunu belirten Mervan, açlık grevinin de bu direnişin bir parçası olduğunu dile getirdi.

Açlık greviyle insan hayatının tehlikeye girmesi nedeniyle oldukça değerli ve fedakarca bir eylem olduğunu söyleyen Mervan, tecridin kırılabileceğine olan inancını paylaştı. Mervan, tüm açlık grevleri ve eylemliliklerin amacına ulaşabileceğini söyledi.

Uluslararası toplumun, bölgesel veya küresel güçlerin artık ‘Kürtlerle mi, Kürtlersiz mi’ gibi bir durumla karşı karşıya olduğunu söyleyen Mervan, Kürt sorununun çözümünün gerekliliğini dayattığını vurguladı.

Tecridin kırılması halinde yeni bir sürecin başlayacağına işaret eden Mervan, tecridin kırılması ile işgal saldırılarının sonlandırılmasının birbiriyle bağına dikkat çekti.