Bu yıl 29 Haziran’da tamamlanan Avrupa Birliği Zirvesi'nde Türkiye’ye 3 milyar Euroluk dilimin ödenmesine karar verildi. Buna karşılık mülteci geçişi ve iltica hakkının ortadan kaldırılması için daha sıkı önlemler alınmasına karar verildi.

AB zirvesinden mülteci geçişinin engellenmesine karşılık olarak yine mali yardım kararı çıktı. Ama Türkiye’de eğitime devam etmeyen çok sayıda mülteci çocuk var ve sosyal uyum konusunda hiçbir harcama yok.

Sadece Kızılay kart konusunda bilgi sahibi olan mültecilerin birçoğu bunu da alamıyor. Bu karta sahip olmak aylık 120 liralık maddi desteğe kavuşmak demek. Peki, bu gelişmeler mülteciler için ne anlam ifade ediyor? Adana’da Suriyeli mülteci aileler konuştuk. Görüştüğümüz mülteciler daha önce de gelen yardımların kendilerine ulaşmadığını ve Türkiye’de yaşadıkları zorlukları ANF'ye anlattı.

‘YA EV TUTUN YA DA GİDİN BURADAN’

Adana'daki mültecilerden 5 çocuk annesi Nebile Habibsa, 5 yıl önce Suriye’nin Reqa şehrinden, savaş yüzünden kaçarak gelmiş. Geldiğinde eşinin yaralı olduğunu ifade eden Habibsa, "Kimi akrabalarımız Avrupa’ya giderken öldü, kimisi memlekette kalarak. Biz çocuklarımız için buraya geldik. Ama iyi mi ettik bilemiyoruz. Yıllarca Yüreğir’de mahalle aralarında çadır çadır gezdik. Sonra ‘yasak kalamazsınız çadırlarda ya ev tutun kendinize ya da gidin’ dendi bize. Kiraya çıktık ama gördüğünüz gibi ahırdan farksız burası da. Bu tek odanın kirası 700 TL. Ne bir banyo ne mutfak ne de başka oda var. Ama bu kadar da pahalı. Bizlere ev de verilmiyor pek zaten" diye konuştu.

Türkiye’ye geldiğinden beri hiçbir yardım alamadıklarını ifade eden Habibsa, "Çocuklarım hem okuyorlar hem de bana yardım ediyor. Bazen bahçelerde çalışıyoruz. Eşinin yaralarının iyileştiğini ama kalıcı hastalıklara yakalandığını ifade eden Habibsa, "Burada bizlere öfke ile bakılıyor. Ülkemize dönmek istiyoruz. Savaşın bir an önce son bulmasını bekliyoruz" dedi.

'BİZE HİÇBİR YARDIM YAPILMADI'

"Halep Caddesi" diye anılan Mirza Çelebi Caddesi’nde konuştuğumuz esnaflardan Suriyeli İbrahim, 5 yıldır burada ve 2 çocuğu var. Çalışarak geçindiklerini söyleyen İbrahim, "Yardım çıkması için peşinden koşman gerekiyor. Bizi gelip kimse bulmuyor. Bize hiçbir yardım çıkmadı. Avrupa’dan gelen paranın hayatımıza bir etkisi olmadı" şeklinde konuştu. AB ile Türkiye arasındaki anlaşmayı hiç duymadığını söyleyen İbrahim, Avrupa'ya mülteci gittiğini duyduğunu ama kendisinin gitmek istemediğini belirtti.

SAVAŞTAN KAÇAN 3 KIZ KARDEŞ

Suriye'de yaşanan savaştan dolayı Adana'ya yerleşen 3 kız kardeş Zara Ubeyd, Ruksan Muhammet ve Nuru Aga isimli Suriyeli kadınlar ise, "Üçümüzün de eşi savaşta öldü. Çocuklarımızı da kaybedince kaçtık buralara" dedi. Türkiye’de yaşam şartlarının çok zor olduğunu ifade eden Nuru Aga, "Her şey çok pahalı burada. Geçinmek neredeyse imkansız. Evimizde bir tane benim, bir de kız kardeşimin küçük oğlu var. Onun dışında çocuk yok ama yine de kira ve faturalara giden para çok fazla. Burada iş imkanı çok fazla ama maalesef o da vatandaşlık alanlar için. Bizim için kağıt toplayıcılığı ve tarım işçiliğinden başka iş olanağı yok" şeklinde konuştu.