Son Dakika: Stêrk ve Medya Haber: Baskın korsanvari ve komplodur, susturamayacaklar!

Suruç Katliamı avukatları: Yargı suç ortağı

Avukatlar, Suruç Katliamı soruşturması ve yargılamaya ilişkin rapor hazırladı. Avukatlar, yargının katliamları teşvik ettiğine dikkat çekti.

Urfa’nın Suruç ilçesindeki Amara Kültür Merkezi bahçesinde DAİŞ’in katliamıyla yaşamını yitiren 33 kişiyle ilgili davanın müşteki avukatları, katliamın soruşturma ve yargılama sürecine ilişkin rapor hazırlayarak kamuoyuyla paylaştı.

Urfa Barosu Konferans Salonu’nda düzenlenen basın toplantısına rapor, dava avukatları Sezin Uçar, Gülhan Kaya ve Serdil İzol tarafından paylaşıldı. Toplantıya Urfa Barosu ve Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların yanı sıra HDP Urfa Milletvekili Ömer Öcalan ile ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran katıldı.

'GÖRÜNTÜ YOK, DELİLLER TOPLANMADI'

İlk sözü alan dava avukatlardan Serdil İzol, olay yerine daha ilk gittiklerinde bile hukuksuzluğa şahit olduklarını dile getirdi, "5 saatlik görüntü yok" dedi.

Avukat Gülhan Kaya da Suruç katliamı soruşturmasının 18 ay sürdüğünü, bu süre zarfında ‘gizlilik’ kararı kaldırıldıktan sonra soruşturmada hiçbir delilin toplanmadığını gördüklerini söyledi.

Kaya, bugüne dek 14 duruşması görülen davaya dair gözlem ve tespitlerini de paylaşırken, "Katliama dair alınmayan önlemler ailelere karşı alınıyor" dedi.

'BİBER GAZIYLA DA ÖLENLER OLDU'

Av. Kaya, "Yakup Şahin, hiçbir şekilde duruşmaya getirilmemiş, sürekli ifadesi SEGBİS üzerinde alınmıştır. Tüm taleplerimize rağmen mahkeme Yakup Şahin’in SGBİS üzerinden duruşmaya katılmasını sağladı" diye belirtti.

Av. Kaya, "Katliamın öncesinde hiçbir önlem alınmamıştı. Patlamadan sonra çevik kuvvet olay yerine gelerek havaya ateş açıp, panik yarattığı, yine yaralıları taşımak isteyen halka biber gazı sıkıldığını gördük. Yine patlamada yaralananların biber gazı ile boğulup yaşamını yitirdikleri yönünde raporlar var. Fakat bu görüntüler dosyaya getirilmeyerek suç işlenmektedir. Yargı bu suçun işlenmesine katkı sağlamaktadır” diye konuştu.

Patlamada parmağı olduğunu ifade ettiği İmam Abdullah Ömer Aslan’ın olay yerindeki insanlar tarafından yakalanarak polise teslim edildiği hatırlatan Av. Kaya, fakat hakkında hiçbir işlem yapılmadığını belirtti.

'KATLİAMA YOL AÇILDI'

Kaya, katliamla ilgili bazı kamu görevlileri hakkında davalar açıldığını, Emniyet Müdürü Mehmet Yapalıal hakkında 8 ay 10 gün hapis cezası verildiğini, fakat bu cezanın para cezasına çevrildiğini belirtti.

NELER YAPILMALI?

Avukatlar, yargılamaya ilişkin yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

"Kovuşturma derinleştirilmeli, sorumluların bulunması için cesaretli davranılıp, gerekli özen ve ciddiyet gösterilmelidir. Duruşma başka bir yere alınmalı ve davayı takip edenler üzerinde kurulan baskıya son verilmedir. Sanık Yakup Şahin duruşmada hazır edilmelidir. Katliam sonrası görüntüleri yok eden kamu görevlileri tespit edilmeli ve haklarında işlem başlatılmalıdır. Abdullah Ömer Aslan’ın korunmasından vazgeçilmeli ve tutuklanmalıdır. Katliamda sorumluluğu bulunan polisler hakkında açılan davalar ana dava ile birleştirilmeli, katliama ilişkin deliller birlikte değerlendirilerek, kovuşturma kamu görevlilerine doğru genişletilmelidir. Firari İlhami Bali ve Deniz Bükükçelebi’nin yakalanması için gerekli işlemler yapılmalıdır. Suruç katliamının soruşturulması ve kovuşturulması aşamalarında görevi kötüye kullanan yargı mensupları hakkında cezai ve idari işlem yapılmalıdır. Suruç için adalet mücadelesi yürütenler üzerindeki baskılar son bulmalı, adalet arayanlarla değil, katliamda sorumluluğu olanlar ile mücadele edilmelidir. Yine katılımda sorumluluğu olan, Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı, Emniyet Genel Müdürü, Urfa Çevik Kuvvet Şube müdürü, MİT müsteşarı ve sorumluluğu bulunan tüm kamu görevlileri hakkında yapılan başvurularımızın hukuksuz gerekçelerle reddinden vazgeçilmeli, kamu görevlileri üzerindeki yargı eli ile yaratılan koruma zırhı kaldırılmalıdır.”