Temelli: Omuz omuza vererek bu faşist iktidardan kurtulacağız

Türk devletinin Rojava’ya yönelik işgali girişimini Esenyurt Meydanı’nda protesto etmek isteyen kitleye polis saldırdı. Saldırıya tepki gösteren HDP Eşbaşkanı Temelli, "Omuz omuza vererek bu faşist iktidardan kurtulacağız" dedi.

HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, HDP milletvekilleri ve belediye eşbaşkanları öncülüğünde Esenyurt’ta yapılmak istenilen Rojava’yı işgal protestosu polis tarafından engellendi. Açıklama öncesi meydanı ablukaya alan polis, vekilleri karşılamak için toplanan kitleye saldırdı. Darp edilerek uzaklaştırılan insanlar, bu keyfi uygulamaya "Bijî berxwedana Rojava", "Katil AKP" sloganlarıyla tepki gösterdi. Kitleye plastik mermi sıkan polis, iki kişiyi gözaltına aldı.

Polis ablukası altındaki meydana gelen HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli’ye HDP milletvekilleri Gülistan Koçyiğit, Musa Piroğlu, Ali Kenanoğlu, kayyum gaspıyla görevinden uzaklaştırılan belediye eşbaşkanları Selçuk Mızraklı, Mustafa Avcı, HDP İstanbul eşbaşkanları Esengül Demir ve Cengiz Çiçek eşlik etti. Temelli ve beraberindeki siyasetçiler meydandan HDP Esenyurt ilçe binasına kadar yürüdü. İlçe örgütü önünde bir açıklama yapan Temelli, polis engelli ve saldırısını protesto ederek sözlerine başladı.

ÜLKEDE SAVAŞA HAYIR DEMEK SUÇ OLDU

Temelli’nin konuşmasının satır başları şöyle: "Bugün birçok belediye eşbaşkanlarımız gözaltına alındı. Erciş ve Nusaybin belediye eşbaşkanlarımız ve meclis üyelerimiz gözaltına alındı. Neden gözaltına alındı? Savaşa hayır dedikleri için gözaltına alındılar. Savaş istemek suçtur. Barış isteyen herkes dünyanın her yerinde onurlandırılır. Ama bu ülkede savaşa karşı çıkanlar, cezalandırılıyor. Barış savunmak suç olamaz. Anayasa Mahkemesinin kararı var. Savaşı savunanlar anayasal suçu işliyorlar. Bir gün yargılanacaklar. Buradan kolluk kuvvetlerine de sesleniyorum; barış isteyenlere yönelik yapmış olduğunuz bu muamele suçtur.

Amirlerinizden ve o bakanınızdan suç teşkil eden emirlerine uymak zorunda değilsiniz. İnsanları böyle ablukaya almak zorunda değilsiniz. Bu yaptıklarınızın hesabını mutlaka sizlerden soracağız. Çünkü yaptıklarınız zalimliktir. Bu halka zulümdür. Neden savaş var? Çünkü bu iktidarın bir beka sorunu var. Seçimleri kaybetti. Ondan dolayı savaş çıkardılar. Peki bu savaşı neden çıkarıyorlar, çünkü Kürt düşmanlarıdır. Evet, Kürt düşmanlığından beslenerek, toplumu ve ülkeyi bölmek istiyorlar. Bizde her seferinde savaşa karşı çıkarak, bir arada yaşayacağımızın iradesini ortaya koyduk, koymaya da devam edeceğiz. Suriye’de yaşayan Kürtleri, Ermenilere, Süryanilere, Araplara kötülük yapıyorlar. Oradaki halkları da bölüyorlar."

İKTİDAR KENDİ BEKASI İÇİN ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜ DAYATIYOR

10 yıldır Suriye’de savaş olduğunu hatırlatan Temelli, "10 yıldır bu iktidar kendi bekasını korumak adına bütün dünyaya çözümsüzlüğünü dayatıyor. Oysa çözüm çok kolay. Çözüm yolu Kürtlerle barıştan geçiyor. Türkler ve Kürtler bin yıldır bir arada yaşıyor. Buna rağmen halen Kürt düşmanlığı yapıyorlar. Evet, bugün Suriye’de budur. Buna son vermenin yolu savaşa karşı birleşmektir. Başlatılan savaştan daha bir hafta bile olmadan 200 sivil insan öldü. Bir hafta bile olmadan 275 bin kişi yerinden yurdundan edildi. Efrîn’de 175 bin kişi yerinden yurdundan edilmişti.

Bu savaşın bütün bedelini Kürtler, Türkler, emekçiler ödüyor. Kürt çocuklarına Suriyeli çocuklara Türkiye’de yaşayan çocuklara bu kötülüğü yapanların bir tek çıkarı vardır; kendi iktidarlarının bekasıdır. Damatlarının servetidir. Bu ülkenin bütün emekçileri bir araya gelecek bu faşist iktidardan kurtulacak. Şimdi yapılacak şey çok basittir; bir an önce bu savaşa son vermek gerekiyor. Bütün dünya Avrupa Birliği, Arap Birliği, Rusya’sı, İran’ı, Çin’i bütün dünya bu savaşa son verilmesini istiyor ancak mevcut iktidar adeta bütün dünyayı duymazlıktan geliyor.

Bir de efeleniyorlar yalnızlık üzerine "yalnızlık onurdur" şeklinde hikayeler anlatıyorlar. Onurlu bir yalnızlık yok; itibarsız bir dış siyaset var. Cumhuriyet tarihinde hiç görülmediği kadar itibarsızlaşmış bir siyaset söz konusu. Bugünkü bu iktidarın yaratmış olduğu bu itibarsızlığı ortadan kaldırmanın yolu bir an önce Suriye’den çıkmaktır, bir an önce Suriye’de çözümün önünü açmaktır; Suriye Anayasası’nda Kürtlerinde, Rojava’nın da Demokratik Suriye Güçleri’nin de yer almasını sağlamaktır" diye konuştu.

‘BU ÜÇ ADIM ATILIRSA TÜRKİYE'NİN ÖNÜ AÇILIR’

Kayyumla gasp edilene belediye eşbaşkanlarının görevlerine dönmeleri gerektiğini vurgulayan Temelli konuşmasının şu sözlerle sonlandırdı: "Kayyumlar görevden el çektirilmeli yapmış oldukları hukuksuzluktan da haklarında soruşturma başlatılmalıdır. Bu süreçte gözaltında alınan ve tutuklanan herkes serbest bırakılmalıdır. Tecrit hukukuna da son verilmelidir. Avukatları Sayın Öcalan ile bir an önce görüşmelidir. Bu iktidarın bekası mı? Türkiye’nin geleceği mi? Türkiye halkları şimdi buna karar vermek zorunda.

Maalesef bugün bu koşullarda açıklamamızı yaptık. Ama bu utanç bizim değil, bu utancı bu ülkeye dayatan bu iktidarındır. Bu ülkeyi bu utançtan kurtarmanın yolu bu iktidardan kurtulmaktan geçiyor. Korkuyorlar, kaygılılar, iktidardan gidiyorlar. En kısa zamanda nasıl ki kayyumları süpürdük, bu iktidarı da süpürüp atacağız. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. Bir an önce demokrasi ittifakında buluşalım; bir an önce faşizme karşı omuz omuza verelim. Barış mücadelesini iktidara taşıyalım."