Türkdoğan: Herkes tavır almalı

İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, cemevlerine saldırmanın, mezarlıkları tahrip etmenin, cenazeleri kaçırmanın tipik faşizm uygulamaları olduğunu söyledi.

Polisin Gazi Cemevi’ne ve Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek’in cenazesine, mezarlıklara yaptığı saldırı ve saygısızlığa bir tepki de İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan’dan geldi. ANF’ye konuşan Türkdoğan, Alevilerin ibadethanesi olan cemevlerine polis saldırısının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Türkiye’de bir camiye gösterilen saygının aynısının cemevine de gösterilmesi gerektiğini kaydeden Türkdoğan, bu saygı gösterilmiyorsa ortada ciddi bir problemin olduğunu belirtti.

POLİS BİR MEZHEBİN KONTROLÜNDE Mİ?

Yaşanan bu saldırının Türkiye’nin laiklik ilkesine aykırı bir durum olduğunu dile getiren Türkdoğan, bunun polisin bir mezhebin kontrolüne girdiğini gösterdiğine dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Eğer İstanbul polisi camilere gösterdiği saygının aynısını cemevlerine göstermiyorsa o halde bu polise dini makamlar talimat veriyor demektir. Bu da Türkiye’deki laiklik ilkesinin rafa kaldırılması demektir. Eğer İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü cemevine saldıran polisler ile ilgili adli işlem başlatmazsa, onları açığa alıp haklarında disiplin soruşturması açmazsa o zaman Türkiye dini saiklerle yönetilen bir pozisyona kaymış olur ki bu çok vahim bir durumdur. Siz cemevinde cenaze töreni yapılacak diye saldırı yapamazsınız.”

‘DEVLET AYRIMCILIĞI VE YOK SAYMA ANLAYIŞINI TERK ETMELİ!’

Cemevinde cenaze uğurlama töreni yapıldığı gerekçesi gösterilerek hiç kimsenin oraya saldıramayacağının altını çizen Türkdoğan, Türkiye’de camilerde Selefi grupların cenaze törenlerindeki gövde gösterilerine izin verip karışmayanların, söz konusu uğurlama cemevinde yapıldığında saldırdıklarını hatırlattı. Bu çifte standardı kabul etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Türkdoğan, Türkiye devletinin artık Alevilere yaptığı bu ayrımcılığı ve Alevilerin inancını yok sayma anlayışını terk etmesi gerektiğini söyledi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) cemevlerinin ibadethane olduğuna karar verdiğini ve bu konuda Türkiye’yi mahkûm ettiğini hatırlatan Öztürk, “Türkiye’nin yetkili makamları ibadethanelere gösterilmesi gereken saygıyı cemevlerine de göstermek zorundalar. Bu bakımdan bu meselenin üzerine gidilmeli, saldırı talimatını hangi polis amiri, hangi emniyet müdürü verdiyse, kim verdiyse onların hepsi hakkında mutlaka yasal işlem yapılmalı. Türkiye’de 20 milyon Alevi yurttaş yaşıyor. Bahaneniz ne olursa olsun, siz 20 milyon insana saygısızlık yapacak bir davranışa giremezsiniz” dedi.

‘MUTLAKA SORUŞTURMA AÇILMALI!’

Cenazelerin kaçırılması ve mezarlıkların tahrip edilmesinin suç olduğunu hatırlatan Türkdoğan, bunu yapanlar hakkında mutlaka soruşturma açılması gerektiğini vurguladı. Cenazelere ve mezarlıklara yapılan saldırıların Türk Ceza Kanunu’na göre “Kişinin hatırasına hakaret” suçunu oluşturduğunu belirten Türkdoğan, dolayısıyla cenaze sahiplerinin bu konuda suç duyurusunda bulunması gerektiğini söyledi. Türkdoğan, nasıl cemevlerine yapılan saldırılarla Aleviler aşağılanmak isteniyorsa, en son Gever’de mezarlıklara yapılan tahribatlarla Kürt halkının aşağılanmak istendiğine işaret etti. Bunun tipik faşizm olduğunu vurgulayan Türkdoğan, “Eğer halklar ve inançlar aşağılanıyorsa bunun başka bir adı yok. Hani AKP’liler her sinirlendiğinde rakiplerine faşizm suçlaması yapıyorlar ya, işte cemevlerine ve Kürt mezarlıklarına yapılanlar tipik faşizm uygulamalarıdır. Dönsünler tarihe, faşizmin hakim olduğu dönemlerde Almanya’ya, İtalya’ya, İspanya’ya baksınlar. Bugün yapılanlar ve o dönemde yapılanlar birbirine çok benziyor. Bu tamamen zulümdür ve insan haklarına aykırıdır” diye konuştu.

‘AYNISI CAMİYE YAPILSA NE OLURDU?’

Hükümetin Alevilerden özür dilemesi gerektiğini de kaydeden Türkdoğan, “Bunun aması, fakatı olmaz. Polisler aynısını bir camiye yapsaydı Sünniler ne düşünürdü? Halk resmen ayaklanırdı. 20 milyon Aleviyi aşağılamaya ne hakkınız var sizin? Siz bunu nasıl yapıyorsunuz? Siz kimsiniz? Kendinizi ne zannediyorsunuz? Böyle bir şey kabul edilemez” diye tepki gösterdi.

‘HALKIN DA BİR DAYANMA SINIR VAR’

Halkın da bir dayanma sınırı olduğunu hatırlatan Türkdoğan, AKP-MHP’nin bu güvenlikçi kafasının artık aklını yitirme noktasına geldiğini vurgulayarak, bu saldırılara derhal son verilmesi gerektiğini söyledi. Bu konuda kimsenin taviz vermemesi ve herkesin tavır alması gerektiğini kaydeden Türkdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere, her fırsatta çıkış yapan Diyanet İşleri Başkanı’nın da bu konu hakkında açıklama yapması gerektiğini belirtti. Milletvekillerinin de mutlaka bu konuda bir tutum belirlemesi gerektiğini vurgulayan Türkdoğan, cemevlerine ve cenazelere yapılan saldırıların yeni olmadığının ve artık buna bir son verilmesi gerektiğinin altını çizdi.