ÜKK’li Çağlak: Polis ve savcılar ‘kocandır yapar’ diyor
Ankara sokaklarında ÜKK’li genç kadınlar, 6284 numaralı kanunu kadınlara tek tek anlatarak kadınların kendi haklarını öğrenmeleri için çalışmalar yapıyorlar.
Ankara sokaklarında ÜKK’li genç kadınlar, 6284 numaralı kanunu kadınlara tek tek anlatarak kadınların kendi haklarını öğrenmeleri için çalışmalar yapıyorlar.
Türkiye’de sadece Haziran ayında üç yüze yakın kadın, eşi, babası, sevgilisi veya yabancı bir erkek tarafından şiddete maruz kaldı yada öldürüldü. Kadına yönelik şiddetin önü yasalarla kesilmezken, kadınlar bu şiddet furyasına karşı örgütleniyor. Ankara’da üniversiteli kadınlar, Üniversiteli Kadın Kolektifi (ÜKK) kurarak, kadınların yaşadıkları şiddete karşı sokaklarda kadınlara anayasanın 6284 numaralı kanunu anlatmaya karar verdi. 6284 numaraları kanuna göre kadınlar şiddete uğradıklarında, bu fiziksel şiddet olmak zorunda değil, en yakın karakola veya savcılığa giderek koruma kararı çıkartabiliyor. Hiçbir delil ve ücret göstermesine gerek kalmadan bunu yapabiliyor olacaklar.
Ankara Hukuk Fakültesi öğrencisi ÜKK üyesi Esmanur Çağlak, 6284 numaralı kanunu ve oluşumlarını ajansımıza değerlendirdi. Çağlak, "Üniversiteli Kadın Kolektifi kadınların yaşamlarının her alanlarında var olan erkek egemenliğine karşı mücadele eden bir oluşumdur. Üniversitelerin hem mekansal, hem fikirsel anlamda feminizasyonunu sağlamak için çeşitli faaliyetleri vardır" diye konuştu.
Çalışmanızdan söz edebilir misiniz?
Çalışmamızda üniversiteli hukukçu kadınlar olarak 6284 sayılı koruma kanunu mahallelerde kadınlara anlatarak kadınlarla dayanışmayı büyütüyoruz. Hukuk Fakültesi’nde öğrendiğimiz bilgileri mahallelerde kadınlarla buluşturmuş oluyoruz bu çalışmayla. Ankara’nın birçok mahallesinde kapı kapı dolaşarak birçok kadınla birebir temas kurup kanun hakkında bilgi vererek erkek şiddeti karşısındaki haklarını anlatıyoruz.
Nisan-Mayıs ayında ilk kez saha çalışmamızı Mamak ilçesinde yapmaya başladık. Kadınlardan olumlu dönüşler alıyoruz. Örneğin bir teyze ‘bize çok güzel bir şey yapıyorsunuz, ben gençliğimde rahmetli eşimden çok dayak yemiştim, başka kadınlara da ulaştırın, ihtiyacınız olur alın size harçlık’ diyerek para vermek istemişti.
Bu çalışmaya neden ihtiyaç duydunuz?
Ülkemizde birçok kadın şiddet tanımını fiziksel şiddet olarak biliyor. Oysa bu tanım çok geniş ve birçok şiddet türünü içerisinde barındırarak 6284 sayılı kanun kapsamına da giriyor. Çevremizde birçok kadının 6284 sayılı kanunu bilmediğini, şiddetin ne olduğunu bilmediğini fark ettiğimizde bunları kadınlara anlatmaya başladık. Kadınlar şiddete uğradıklarında nereye başvuracaklarını, hangi haklarının olduğunu, ekonomik, psikolojik, dijital şiddetin de bu kanun kapsamında yer aldığını bilirlerse koruma kararı çıkartarak şiddete karşı savunmasız olmadığını görebilirler.
Tabi bu kanun erkek şiddetinin bir çözümü değildir. Koruma kararı çıkartan birçok kadın ülkemizde maalesef polis ve yargının ihmali yüzünde kocası, sevgilisi, abisi tarafından öldürülüyor. Ama burada bizim amacımız bu ülkenin bir yurttaşı olarak var olan haklarımız aslında şiddete karşı uygulamada sıkıntı yaşanmasa oldukça etkin kullanılabilir. Biz de bu yolu tüketmenin kadınların yaşam savunusu için bir adım olduğunu düşünüyoruz yani devleti görevini yapmaya erkek şiddetine karşı yaptırım uygulanmasına zorluyoruz aslında.
6284 numaralı kanun nedir, kimleri kapsıyor, neden önemli?
Kadınlar şiddete uğradıklarında bu fiziksel şiddet olmak zorunda değil en yakın karakola veya savcılığa giderek koruma kararı çıkartabiliyor. Hiçbir delil ve ücret göstermesine gerek kalmadan bunu yapabiliyorlar bu nedenle erkek şiddetinin karşısında çok hızlı bir yaptırım uygulanmış oluyor kadının can güvenliği sağlanıyor.
Sizce bir kadın bu kanunu bildiğinde hayatında ne gibi değişiklikler olacak?
Ülkemizde maalesef bu kanunun uygulanma alanı çok dar, bir yandan kadınlar kanunlardan habersiz diğer yandan karakol veya savcılığa başvurduğunda kadına ‘kocandandır yapar’ gibi ifadelerle şiddeti kabullendirme çalışılıyor, koruma kanunundan bahsedilmiyor. Bu durumda bu ülkede yaşayan kadınların eşit bir yurttaş olarak hakların kullanmasını hem de kadın bu haklarını olduğunu bilerek daha özgüvenli hareket etmesini şiddetin karşısında savunmasız olmadığını anlaşılmasını sağlar
Beklentileriniz nedir?
Biz üniversiteli hukukçu kadınlar olarak kadın dayanışmasını büyütmek üniversitede öğrendiğimiz bilgileri halkla, kadınlarla buluşturmak için bu çalışmayı yapıyoruz.
Çalışmalarınıza ilk sokaklardan mı başlayacaksınız?
Nisan, Mayıs ayında ilk saha çalışmamızı Mamak’da başlattık. Temmuz ayında da Keçiören'de kapı kapı dolaşarak kadınlara kanunu anlatacağız.
Son olarak sizce kadına yönelik şiddetin temel nedeni nedir?
Kadına yönelik şiddet erkek egemen sistemin bir sonucudur. Yaşamlarımızın her alanı eril tahakküm altında buna karşı çıkan kadın ise erkek şiddeti ile cezalandırılıyor. Ben bunu ortaçağda yakılan cadılar dönemine çok benzetiyorum. Maalesef kadınların sokakta kahkaha atması, veya bir gün yemek yapmamasını şiddet görmesi için yeterli bir sebep oluyor. Bu durumda aslında çok yoğun şiddete maruz kalıyoruz. Ama bunun karşısında susmuyoruz, dayanışma ağları kuruyoruz, daha çok kahkaha atıyoruz. Kadınlar yaşamı üretmekten aldıkları güçle isyan etmekten asla vazgeçmiyor, asıl güzelliğimiz buradadır.