Buldan: Sandıkları uzaya da taşısanız kaybedeceksiniz!
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, AKP'nin sandıkları uzaya da taşısa halkın geleceğine sahip çıkmak için oy kullanacağını belirterek, "25 Haziran Erdoğansız bir Türkiye olacak" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, AKP'nin sandıkları uzaya da taşısa halkın geleceğine sahip çıkmak için oy kullanacağını belirterek, "25 Haziran Erdoğansız bir Türkiye olacak" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin İzmir Bayraklı’daki seçim bürosu açılışına katıldı.
Buldan, coşkulu bir katılımla gerçekleşen açılışta şu değerlendirmeleri yaptı:
"Bugün burada miting yapmıyoruz. Sadece bir seçim büromuzun açılışını gerçekleştiriyoruz Ama burayı miting alanına çeviren, buraya coşkusunu, iradesini taşıyan her bir arkadaşıma, kadın yoldaşlarıma, genç arkadaşlarıma binlerce kez teşekkür ediyorum.
'AFRİKALI ADAYLA KARADENİZLİ ADAYIMIZ EL ELE...'
İzmir bir barış kentidir. İzmir, özgürlük kentidir. İzmir’de yaşayan tüm halklarımız, bu ülkenin barışa dair inancını taşıyan, demokrasiye dair inancını taşıyan, kardeşliğe ve özgürlüğe dair inancını taşıyan insanlardır. Bugün İzmir’de HDP’nin bu kadar yoğun bir ilgiyle, bu kadar büyük bir coşkuyla karşılaşması elbette ki verdiği barış, özgürlük mücadelesiyle birebir bağlantılıdır. HDP’nin adayları da bunun göstergesidir. Afrikalı adayla Karadenizli adayın el ele, yürek yüreğe verdiği bir milletvekili listemiz var. Karadeniz halkıyla Afrika halkının, Kürt halkıyla Türk halkının yüreklerinin buluştuğu İzmir’de seçim startını veriyoruz.
DEMİRTAŞ SELAMLANDI
Ben buraya Edirne’den geldim. Ben buraya Demirtaş’ın coşkusunu ve selamını getirdim. Edirne’de Selahattin Demirtaş’la görüşmemize izin vermediler. Bizim milyonların gönlünde taht kuran Cumhurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaş’ın yanına gitmemizi engellediler.
Demirtaş’ı dört duvar arasında tuttuklarını sanıyorlar, oysa bugün burada binlerce Selahattin Demirtaş var, onun sesi, güler yüzü, coşkusu, morali var. Burada sevgili Selahattin Demirtaş’a binlerce selam yolluyoruz.
Onlar Selahattin Demirtaş’ın cesaretinden korktular, onlar Selahattin Demirtaş ile halkın meydanlarda buluşmasından korktular. Sevgili Selahattin Demirtaş’ı rehin alarak Edirne Cezaevi’ne gönderdiler. Biz Sevgili Selahattin Demirtaş’a Sevgili Figen Yüksekdağ’a söz veriyoruz. Cezaevinde rehin tutulan tüm yoldaşlarımıza söz veriyoruz. O gemi limana ulaşacak. Bu halk kazanacak. HDP kazanacak, Demirtaş kazanacak. O gemi İzmir Limanı’na gelecek, İzmir Limanı’na yanaşacak. O geminin içinden Selahattin Demirtaş çıkacak, Figen Yüksekdağ çıkacak. O geminin içinden İdris Baluken çıkacak, o geminin içinden tutuklu kadın yoldaşlarımız çıkacak. Bir kez daha onlara söz veriyoruz. Biz sadece size söz vermedik. Biz İmralı Cezaevi’ne de söz verdik. Biz Suruç’ta yaşamını yitiren çocuklarımızın ailelerine söz verdik. Biz Ankara Katliamı’nda, Roboski Katliamı’nda yaşamını yitirenlerin ailelerine söz verdik. 'Sizin mücadeleniz bizim mücadelemizdir' dedik. 'Bu mücadele onurlu bir mücadeledir' dedik.
Türkiye halklarının barışa, demokrasiye olan inancını AKP yerle yeksan etti. Biz barış dedikçe onlar savaşta ısrar ettiler. Biz kardeşlik dedikçe, onlar halklara kutuplaşmayı dayattı. Biz mücadele dedikçe, onlar üzerimize kurşunlar yağdırdı. Ama kimsenin gücü bu halkın onurlu mücadelesini, bu halkın barışa olan inancını yok edemez.
'SANDIKLARI UZAYA DA TAŞISANIZ HALK OY KULLANACAK!'
HDP, bu ülkenin barışa olan umududur. HDP bu ülkede demokrasiye olan inançtır. HDP kardeşliğin ve özgürlüğün sembolüdür. Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesine emek veren partidir, bir kadın partisidir. Gençlerin özgürlüğe olan inancıdır HDP. Bu yüzden 24 Haziran’da yapılacak 2 seçimde de, hem Cumhurbaşkanlığı seçiminde hem de milletvekili seçiminde Türkiye’de büyük bir başarıyla hem Parlamento’ya gireceğiz hem de Selahattin Demirtaş’ı Cumhurbaşkanı yapacağız.
Onlar sadece Selahattin Demirtaş’tan korkmuyorlar, onlar aynı zamanda HDP’den de korkuyorlar. HDP’nin milletvekillerinden korkuyorlar, belediye başkanlarından korkuyorlar. Onlar HDP’yi baraj altında bırakmak için her türlü oyunu devreye sokmaya başladılar bile. Hakkari’de, Diyarbakır’da, Mardin’de seçim sandıklarını taşıyarak, köylerden kentlere getirerek, halkımızın oy kullanmasını engellemeye çalışıyorlar. Sandıkları uzaya da taşısanız halkımız gidip uzayda oyunu kullanacak.
Onlar HDP’yi baraj altında bırakmak için her türlü hukuksuzluğu yapmaya çalışıyor. Ama halkımız buna izin vermeyecek. Özellikle İzmir halkımız, referandumda nasıl kararlı duruş sergilediyse, 7 Haziran’da iradesini ortaya koyduysa; şimdi sıra 24 Haziran’da. Sizlere güveniyoruz. Adaylarımızı bağrınıza basacağınızdan hiç kuşkumuz yok. İnanıyoruz ki HDP adaylarını halkımız sahiplenecek, yüreğine basacak. Bizim halkımız fedakar bir halktır. Onurlu bir halktır.
Bizler bu tür oyunları ilk defa görmüyoruz. Biz faili meçhul cinayetleri, kayıpları yaşadık. Köylerimiz yakıldı, işkence tezgahlarından geçirildik ama hiçbir diktatör karşısında diz çökmedik, boyun eğmedik, biat etmedik. Bizler Tansu Çiller dönemini yaşadık, Kenan Evren sürecini yaşadık. Bizler Süleyman Demirel’in Kürt sorununa yaklaşımını da gördük. Bugün AKP Hükümeti’nin Türkiye halkları üzerindeki inkar ve imha siyasetinin beş para etmeyeceğini, halkımızın buna en iyi cevabı vereceğini biliyoruz.
'YA KARANLIK YA AYDINLIK'
Bu seçim, Türkiye halkları açısından kaderimizi belirleyecek bir seçimdir. Bu şekilde iki şeyden birine karar verecek. Türkiye halkları ya karanlığı tercih edecek ya da aydınlığı. Ya 16 yıllık AKP Hükümeti’nin bu ülkede uyguladığı zorbalığın, inkarın, imhanın devamına evet diyecek ya da “hayır biz artık AKP’ye tamam diyoruz, aydınlığı barışı kardeşliği tercih ediyoruz” diyecek.
'ERDOĞANSIZ BİR TÜRKİYE OLACAK'
Biz biliyoruz ki Türkiye toplumu AKP Hükümeti’nin 16 yıllık iktidarından bu ülkeye istikrar başta olmak üzere ekonomik, kültürel ve siyasal anlamda verdiği hiçbir şey yok. Artık AKP’nin dönemi bitti. 25 Haziran AKP’siz Recep Tayyip Erdoğan’sız bir Türkiye olacak.
Recep Tayyip Erdoğan, HDP’nin Almanya’da miting yapmasına çok sinirlenmiş. Kendilerine izin çıkmadığı ve HDP’ye izin çıktığı için dünden beri Avrupa’ya sayıyor, saydırıyor. Biz buradan Erdoğan’a seslenmek istiyoruz. Acaba düşündünüz mü Almanya neden size izin vermiyor? Almanya’nın AKP'ye izin vermemesinin sebebi Türkiye’de Cumhurbaşkanı adayı olan Selahattin Demirtaş’ı cezaevinde tutmanızdır. Siz demokrasiyi, insan haklarını, adaleti askıya aldığınız için size izin vermiyor. Siz barış dediği için, kardeşlik dediği için sokaklara çıkan insanları cezaevine koyduğunuz için size izin vermiyor. Siz bu ülkeyi OHAL ile yönettiğiniz için size izin vermiyor. siz KHK’larla binlerce insanı işinden ettiğiniz için size izin vermiyor. Evet Avrupa sizin ikiyüzlülüğünüzü gördü. Türkiye halkları da aynı cevabı 24 Haziran’da verecek.
28 gün kaldı. 28 günde her eve gideceğiz, her kapıyı çalacağız. Bir seferberlik ruhuyla 24 Haziran’ın başka bir Türkiye olmasını isteyen herkesin kapısını çalmanızı bir kez daha rica ediyoruz. Bu devran dönecek, sizlerin desteği ile dönecek. Yeni bir yaşam, yeni bir Türkiye için hep birlikte çalışacağız, mutlaka kazanacağız."