'Bulunduğumuz her alanda güçlü durmalıyız'

KHK kararı ile 370 derneğin kapatılmasını değerlendiren BİKG üyesi Feride Eralp, "Kadınların, erkek ve devlet karşısında güçlenmesini istemeyen bir hükümet şuanda bizi yönetiyor. Bu hepimizin hayatı için büyük bir tehdit" dedi.

KHK kararı ile 370 derneğin kapatılmasını değerlendiren BİKG üyesi Feride Eralp, "Kadınların, erkek ve devlet karşısında güçlenmesini istemeyen bir hükümet şuanda bizi yönetiyor. Bu hepimizin hayatı için büyük bir tehdit. Bir araya gelmenin çok güç olduğu bir zamandayız. Öncelikle bunu aşmalıyız ve bulunduğumuz her alanda güçlü durmalıyız" dedi.

KJA, Gökkuşağı Kadın Derneği, Van Kadın Derneği gibi kadın örgütlerinin ve birçok sivil toplum kuruluşunun Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) kararı ile kapatılmasına tepkiler büyüyor. Barış için Kadın Girişimi’nden Feride Eralp, dernek kapatmaları ve kadın iradesine dönük saldırıları değerlendirdi. Kapatılan kurumlarla farklı alanlarda yan yana bulunduklarını ifade eden Eralp, “Gündem Çocuk ile Çocuklar İçin Barış Girişimi’nde çalıştık. Kapatılan kadın kurumları aslında hepimizin kazanımlarının eseridir. Bu dernek ve kurumlar kadınların gündelik yaşamda karşılaştıkları şiddetle mücadele edebilmeleri, kendi sözlerini toplumsal alana taşıyabilmeleri için birlikte kurmuş olduğumuz yapılardır. Bu nedenle yapılan saldırıları hepimizin kazanımlarına yapılmış olarak görmeliyiz. Hayatlarına sahip çıkan kadınların, kapatmalara karşı ses çıkarması gerekiyor. Bunun kendi hayatlarına ne kadar yöneldiğini görmeleri gerekiyor. Şuan da eşi tarafından şiddete uğrayan bir kadının başvurabileceği herhangi bir yer kalmadı” diye belirtti.

‘KADININ DEVLET TARAFINDAN NASIL HEDEF ALINDIĞINI GÖRDÜK’

BDP'li belediyelere atanan kayyımlarla birlikte ilk olarak belediyelere bağlı kadın merkezlerinin kapatıldığını kaydeden Eralp, "Kadınlar şiddete uğradıklarında polise gitmek ve yasal mekanizmalara başvurmak çözüm olmuyor. Bunlar erkek egemen sistemin kurumları ve çoğunlukla bu alanlarda yalnız kalıyoruz. Bizi tekrar şiddete uğradığımız evlere gönderiyorlar. Bütün kadınların yaşananlar karşısında çok güçlü bir tepki vermesi gerekiyor. Dernek kapatmaları, belediyelere kayyım atamaları ile kadının devlet tarafından nasıl hedef alındığını gördük. Hayatın Sesi TV’de yayınlanan Ekmek ve Gül ile İMC TV’de Mor Bülten, kadınlara ses soluk olan programlardı. JINHA, sadece kadınların çalıştığı ve kadın mücadelesini ön plana taşıyan bir ajanstı. Kadının sesi, sözü olan kurumlardı” dedi.

‘BULUNDUĞUMUZ HER ALANDA GÜÇLÜ DURMALIYIZ’

JINHA'nın kapısına mühür vurulması, belediyelere kayyım atandığında ilk olarak kadın politikaları daire başkanlığı ile kadın merkezlerinin kapatılması, kadın çalışanların işten çıkarılması ya da temizlik görevlisi olarak görevlendirilmesi örneklerini hatırlatan Eralp, “Çünkü ‘kadın dediğin temizlik yapar’ diye düşünen bir devlet ile karşı karşıyayız. KJA'nın polis ablukasına alındığını görüyoruz ya da Gökkuşağı Kadın Derneği’ne gecenin bir vakti baskın yapıldığını duyuyoruz. Kadınların, erkek ve devlet karşısında güçlenmesini istemeyen bir hükümet şuanda bizi yönetiyor. Bu hepimizin hayatı için büyük bir tehdit. Bir araya gelmenin çok güç olduğu bir zamandayız. Öncelikle bunu aşmalıyız ve bulunduğumuz her alanda güçlü durmalıyız" şeklinde konuştu.