Kapatılan 370 dernek arasında bulunan İstanbul’daki Gökkuşağı Kadın Derneği, Bursa’daki Panayır Kadın Dayanışma Derneği ve Diyarbakır’daki KJA’nın genel merkez binasının mühürlenmesine kadın örgütlerinden tepki yağdı. 
 
EMEKÇİ KADINLAR: BİZLER İSYANA ÇIKIYORUZ
 
Emekçi Kadınlar (EKA) üyesi Nurten Karahancı, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra devletin "tek adam diktatörlüğü" etrafında kendini yeniden örgütlemeye çalıştığını belirterek, darbeyle birlikte devrimci demokrat güçlere saldırıldığını ve hükümetin açık alanda bulunan tüm dernek ve kurumların kapatmanın hedefinde olduğunu söyledi. Derneklerin kapatılarak açık alanda faşizme karşı çıkan ortak sesin hükümet tarafından susturulmaya çalışıldığını dile getiren Karahancı şunları söyledi: "Kadınlara saldırıp, darp ederek gözaltına alıyor,  kadın derneklerinin kapatıp kadınların mücadelesini kırmaya çalışıyor. Nafile... Türkiye ve Kürdistan halkları bunları ilk defa yaşamıyor. Onlar bizi sokaktan çekmeye çalıştıkça bizler sokağa, isyana çıkıyoruz. Bugün birçok derneğe, kurum ve kuruluşa yapılan baskınlarla, tutuklamalarla yapmak istedikleri kadın-erkek, işçi-emekçi devrim güçlerini toplumdan yalıtmaktır. Biz kadınlara böylesi günlerde düşen görevler çok büyük. Bizi mücadelenin dışına ittikçe daha çok sahip çıkmalıyız. Daha çok sokaklarda olmalıyız. Gün daha çok birlik ve daha güçlü dişe diş mücadele günü. Emekçi Kadınlar olarak KJA'nın ve faşizme karşı direnç gösteren tüm kurumların  yanında olduğumuzu bildiriyoruz.”

MOR DAYANIŞMA: ERK’E BOYUN EĞMEYECEĞİZ

Mor Dayanışma üyesi Cemile Çiçek de, çok yönlü bir baskı ve şiddet içerisinde, faşizme giden yolun sacayaklarının kurulmaya çalışıldığının kadınlar olarak farkında olduklarını vurgulayarak, "Muhalif toplumsal güçlerin en adi şekilde bastırılarak kapatılarak ilerlenebileceğini bilen devlet hiç vakit kaybetmiyor. Bunu yaparken ilk olarak toplumsal güçlerin en direngeni, hareket edeni, isyancı ruhları ile ‘tehdit oluşturan’ kadınların bastırılması, sindirilmesi hedefleniyor. Sesimizi kısmaya çalışan erk'liğe boyun eğmeyeceğimizi, Mor Dayanışma olarak mücadele birliğini yükselterek faşizmin girmeye çalıştığı 'yolları keseceğimizi' kadınların direngenliğiyle, cüretiyle ‘korkulu rüyalarına’ girmeye devam edeceğimizi hep birlikte haykırıyoruz" diye konuştu.

GÖKKUŞAĞI KADIN DERNEĞİ: DİRENİŞ RUHUYLA MÜCADELEYE

Kapatılan kadın derneği arasında bulunan Gökkuşağı Kadın Derneği yöneticisi Yüksel Yıldırım da, OHAL  sonrası hükümetin elinde muhalif olan herkese yönelen bir silaha dönüşen Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile kendi derneklerinin de  mühürlenmesine tepki gösterdi. Yıldırım, "Bizler mücadelemizi kurumların çatısı altına sığdırmıyoruz" diyerek hedeflenmek istenenin biat etmeyen  tüm kesimleri iradesizleştirmek, sindirmek ve yok etmek olduğunu belirtti. Yıldırım, kadınlar olarak bütün saldırılara karşı direniş ruhuyla yılmadan mücadeleye devam edecekleri mesajı verdi.

KJA: HER EV MÜCADELE ALANI

Sindirme politikaları ile direnişteki kadınların hedef alınmasının tesadüf olmadığını söyleyen Kongreya Jinen Azad (KJA) üyesi Hülya Avşar, kadın derneklerinin kapatılmasına tepki göstererek şunları söyledi: "Biz kadın hareketleri her evi her alanı mücadele alanı olarak gördük ve hiçbir güç bizi bu kazanımlarımızdan alıkoyamaz. Kadınların öncülük ettiği hareketler mutlaka kazanacaktır. Derneklerin faaliyetleri durmayacak daha da geliştirilecektir. Bütün kadınları ortak dayanışma alanlarını büyütmeye ve mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”

YERYÜZÜ KADINLARI: HER MEKAN KADINLARINDIR

Kapatmalara tepki gösteren Yeryüzü Kadınları Sözcüsü Aylin Kaplan ise, kadın derneklerinin kapatılmasını mücadele eden kadınların sesinin kısılmak istenmesi anlamına geldiğini ve kadınları istedikleri gibi evlere kapatmaya ve ezilmeye mahkum etmeye yönelik olduğunu söyleyerek, "Her yer, her dernek ve mekan biz kadınlarındır" diye konuştu.