"Şu an Reqa'dayım. DAIŞ zihniyetini kırmak, kadınları intikamını almak ve zulme son vermek için buradayız. Bu savaşta özgürlük tarihini yazmak istiyorum. Êzidî kadınlarını kurtarmak, gözlerindeki özgürlük anını görmek ve kendilerine içten sarılmak istiyorum. Acı ve hikayemiz bir, dolayısıyla mücadelemizi ortaklaştırarak, onları Şengal’e götürmek istiyorum."

Bu sözler, 73. fermanda zorla kaçılan ve kurtulduktan sonra özgürlük savaşında yerini alarak DAIŞ'e karşı mücadele eden Êzidî kadını Hêza'ya ait.

3 Ağustos 2014 tarihi dünya insanlık tarihine kara bir leke olarak geçti. DAIŞ'in Şengal’e saldırdığı o günde, KDP peşmergelerinin Şengal'den kaçmasıyla birlikte savunmasız kalan binlerce Êzidî öldürüldü, binlerce kadın ve çocuk kaçılırdı.

DAIŞ çeteleri tarafından zorla kaçırılan Şengalli kadınlardan biri de şu an YJŞ saflarında yer alan Hêza'dır.

Esaret süresi boyunca baskı, işkence ve zulme maruz kalan Hêza, din değiştirme dayatmalarına ve kendisine karşı yapılan insanlık dışı uygulamalara karşı 2 defa zehir içti.

Her şeye rağmen mücadelesinden vazgeçmeyen Hêza, sonunda DAIŞ çetelerinden kurtulmayı başardı. Kurtulduktan sonra da Şengal Kadın Birlikleri (YJŞ) saflarına katılan Hêza, kendi ve tüm Êzidî kadınların intikamını almak için mücadeleye başladı.

Hêza ve YJŞ’li diğer arkadaşları, Reqa operasyonuna katılmak üzere geçtiğimiz hafta savaş cephesine gittiler.

Ve şimdi Reqa’da DAİŞ çetelerine karşı savaşan Hêza, YPJ Basın Merkezi kamerasına konuştu.

Hêza’nın en büyük amacı, DAİŞ’in kaçırdığı Êzidî kadın ve çocukları kurtarmak ve onlarla Şengal’e geri dönmek. ‘Onları görmek, gözlerindeki özgürlük sevincini görmek ve doyasıya sarılmak istiyorum ve onları Şengal’e geri götürmek istiyorum’ diyor.

Hêza konuşmasını, ‘Mermilerimi DAİŞ’in zihniyetine sıkıyorum ve Êzidî kadınlarının intikamını alıyorum. Bu savaşta özgürlüğün hikayesi ve tarihini yazmak istiyorum’’ söyleriyle bağlıyor.