Feminist hafta sonu etkinliklerinde Jineoloji çalışması

İsviçre’nin Bern kentinde 31 Ağustos ile 3 Eylül arası düzenlenen “Feminist Hafta Sonu” etkinliğinin ilk atölye çalışması ‘Jineoloji’ ana temasıyla başladı.

İsviçre genelinde birçok feminist kadın örgütünün ortak organize ettiği ‘Feminist Hafta Sonu’ etkinlikleri Kinderfreunde Bern Hüsi’de devam ediyor. Etkinlikler kapsamında organize edilen ve Bern Mizgin Kadın Meclisi tarafından düzenlenen atölye çalışmasına birçok İsviçreli kadın katıldı. Etkinlikte Kürt Kadın Özgürlük hareketinin tarihsel gelişimi, deneyimi ve aktivitelerinin tanıtımı yapıldı. Ardından jineolojinin ne olduğu, neden ihtiyaç duyulduğu ve pratik karşılığının ne olduğuna değinildi.

Atölye çalışmasında özellikle kavram karşılığı kadın bilimi olan Jineolojinin anlamsal karşılığı üzerinde duruldu. Jineolojinin ayni zamanda yaşamın ve toplumun bilimi olarak tanımlanacağına vurgu yapıldı. Jineoloji, demokratik Modernitenin bilimsel dayanağı olarak ataerkil-rasyonel-pozitif bilime yönelik eleştirel bir bakış açısı olduğuna dikkat çekildi.

Tartışmalarda “Jineolojinin hedefi, kadınların potansiyellerini yaşamın tüm alanlarında açığa çıkarmak” olarak tanımlandı.

Jineolojide esas olanın kapitalizmde biçimlendirilmiş yaşamlarımızı fark edip ona yeniden anlam verme çabası olduğuna dikkat çekildi. Jineolojinin hem analitik hem de duygusal zekânın birlikte ele alınması olduğu kadar, bir bilgilenme süreci ve bilginin toplumsallaşması olduğu vurgulandı. Atölye çalışmasında yapılan ortak tartışmalarda en fazla üzerinde durulan husus ise bilginin toplumsal karakteri ve paylaşımcı karakteri oldu.

Tartışmalarda Jineolojiye ilişkin şu tespitler öne çıktı: “Jineolojiye ihtiyaç duyuyoruz; çünkü yerleşik sistemin radikal bir eleştirisi ve karşı pratiğinin eksikliğine bir cevap olarak ortaya çıktı. Jineoloji, pratikten soyutlanmış bir bilim değil aksine Kürt Kadın Özgürlük Hareketinin mücadele pratiğinden ortaya çıkmıştır. Jineoloji, konsept olarak Abdullah Öcalan tarafından sunulmuş ve Kürt Kadın hareketinin ve kadın gerillalarının özerk örgütlenmeleri ile vücut bulmuş ve o alanlarda kadının tüm –sınıfsal, ulusal, cinsel- kimliklerinin tartışılması ile derinleştirilmiştir. Bu noktada Kürt Kadın Hareketi, ataerkilliği kaldırmanın önkoşulu Xwebûn olmak, yani süregelen tarihi ve anlayışı sorgulamak ve kendi özünü fark etmek olarak ele almıştır.”

“Jineolojide bilgi tanımlaması yerleşik akademik anlayışın ötesindedir. Yani jineoloji, bilginin soyut ve sıradan insanların ulaşmasının çok zor olduğu algısına karşı çıkar ve yerleşik ataerkil, pozitif, rasyonel bilime eleştirisini sunar. Bu anlamda bilginin laboratuvarlardan ve egemenlerin ilgisinden çıkarılıp toplum tarafından toplum için üretilmesini öngörür.

Bilgiyi üretmek ve yaymak için tek bir yönteme dayanmaz ve yöntemler toplumsal sorunlara çözüm odaklı olur. Yöntem olarak deneyim yani pratik önemli bir yer alır. Analitik-duygusal zekanın birlikte ele alınışı ve bağlayıcılık yani bugünkü toplum ile toplumların başlangıcı anaerkillik arasında bağlayıcılık ve diyalektik yöntem kullanılır.

Jineoloji; Politika, Demografi, Ekonomi, Tarih, Sağlık, Ekoloji, Ahlak - Estetik ve Eğitim olmak üzere 8 alandan oluşur.

Jineolojinin gerçekleştirildiği yer olarak Rojava önemli bir örnektir. Orada Jineoloji akademileri kurulmuş, kadının potansiyeli devrim öncesine kıyasla büyük bir sıçrama göstermiş ve bugün inşa edilmekte olan Jin-war (kadın köyü) jineolojinin pratik yansımaları olarak öne çıkmaktadır.

Atölye çalışması yoğun tartışmalarla son buldu.