Hatay’da 22 yıllık bir kadın eğitim programı: KİHEP
Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği, Hatay'da 22 yıldır kadınlara yönelik eğitim programı veriyor. Program kapsamında en az 15 bin kadına ulaşıldı.
Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği, Hatay'da 22 yıldır kadınlara yönelik eğitim programı veriyor. Program kapsamında en az 15 bin kadına ulaşıldı.
Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği tarafından 1995’den bu yana sürdürülen Kadın İnsan Hakları Eğitim Programı (KİHEP) 2005- 2011 yıllarında yapılan bağımsız araştırma raporuna göre 15 bin kadına ulaştı.
Bu çerçevede eğitimi yarıda kesilen her on kadından dördü eğitimini devam ettirebildi. Her on kadından üçü iş yaşamına katılabildi. Katılımcıların yüzde 94’ünün özgüveni arttı ve yüzde 89’u aile yaşamında daha fazla söz sahibi olmaya başladı. Yüzde 67’si siyasi açıdan aktifleşti ve yüzde 59’u kadın örgütlenmelerinde yer almaya başladı.
Hatay’da da Mor Dayanışma Kadın Derneği tarafından 16 hafta süren eğitim programın içeriğine ilişkin deneyimlerini paylaşan kadınlar, aldıkları eğitimden oldukça memnun.
Bu eğitim ile kadınların demokratik, eşitlikçi ve barışçı bir toplum düzeninin kurulması ve korunması sürecine özgür bireyler ve eşit yurttaşlar olarak katılımlarını destekleyen bir yerel taban oluşması amaçlanıyor.
Eğitimin içeriğinde, kadının insan hakları, anayasal ve medeni haklar, kadına karşı şiddet, aile içi şiddet, şiddete karşı nasıl stratejiler geliştirilebileceği, kadının ekonomik hakları, iletişim, toplumsal cinsiyetrollerine dayalı çocuk eğitimi ve çocuk hakları var.
Kadın ve cinsellik, doğurganlık hakları, kadın ve siyaset, feminizm, kadın hareketi ve kadın örgütlenmelerini kapsayan on altı hafta sürecek bir eğitim aslında bu.
Hatay’da üniversite öğrencisi olan Fatma Çoban da geçen sene bu eğitimi almış kadınlardan biri. Daha önce de aktif kadın çalışmaları içerisinde yer aldığını ve bu alanda kendisini geliştirmeye çalıştığını ifade eden Çoban, “Bu eğitim ile fark ettim ki aslında küçük bir sürü detay varmış bizleri toplumda cinsiyetçi rollere sokan. Günlük yaşamımızdan bizlere yapılan cinsiyetçi söylemler yakınlarımız tarafından şaka ile karışık bir dille söylenirse eğer fazla tepki göstermediğimizi fark ettim. Bu gibi tutumların ise bu söylemlerin hayatımızda kalıcı bir etkiye dönüşmesini izledim. Bu çok küçük bir örnektir. Daha birçok alanda kendimi yeniden keşfettiğimi de düşünüyorum” dedi.
Öğrenci olduğu için birçok alanda sosyalleşme fırsatı yakaladığını ifade eden Dilara Öztürk ise, her kadının kendisi için bu eğitime hafta da 3 saat ayırabilmesi gerektiğini ve mümkün olduğu kadar fazla kadının da bu eğitimden faydalanması gerektiğini söyledi.
Eğitimde 5. Haftaya geldiklerini ifade eden Öztürk, “Bu eğitim daha şimdiden alanlarda kendimi daha özgüvenli bir biçimde ifade etmemi sağladı. Az da olsa var olan farkındalığımı daha da arttırdı. Eğitim sonrası alacağımız sertifika ile de bu eğitimimin taçlandırılması ayrıca bana bir nitelik kazandıracak olması da çok güzel” şeklinde konuştu.
İki çocuk annesi olan ev emekçisi Kader Bostancıoğlu (42) de bu eğitimi alanlardan biri. Özellikle çocukları için bu eğitimi aldığını kaydeden Bostancıoğlu, “Ben önce bir kadın, daha sonra da bir anneyim. Eğitimsiz olmam, haklarımı bilmemem sadece bana zarar vermez. Çocuklarıma yan, geleceğimize de zarar verir. Onlar için haklarımızı bilmemiz gerektiğini ve bunun farkındalığını her fırsatta açığa çıkması için çalışmayı üzerimde bir sorumluluk olarak bildim. Ben bir ev kadınıyım. Ev işleri ve çocuklarım neredeyse tüm zamanımı alıyorlar fakat kadınların kendileri için bu eğitime zaman yaratmasını bir lüks olarak değil, bir zorunluluk olarak görüyorum” diye konuştu.