'Kadınlar Öcalan için radikal eylemlerle harekete geçmeli!'

Komalên Jinên Ciwan Koordinasyonu, Öcalan'ın özgürlüğü için kadınları serhildan ruhuyla alanlara çağırarak, "Artık Önder Aposuz geçireceğimiz bir anı bile kabul etmeyeceğiz" dedi.

Komalên Jinên Ciwan Koordinasyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük devam eden ağırlaştırılmış tecride ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "17 yıldır İmralı tecrit sisteminde rehin tutulan, 24 Temmuz 2011 tarihinden itibaren avukatlarıyla görüşmesi engellenen ve 5 Nisan 2015 tarihinden itibaren de aile, heyet görüşmeleri de engellenerek katmerli bir tecrit sistemine mahkum edilmeye çalışılan Önderliğimizden,  en son Türkiye'de gerçekleşen 15 Temmuz askeri darbesinden sonra da hiçbir şekilde haber alınamamaktadır" denildi.

'DÜNYAYI DÜŞMANIN BAŞINA YIKARIZ!'

"Önderliğimizin hayatı üzerinde en ciddi tehditler yaratılmak istenmektedir" denilen açıklamada, şöyle devam edildi:

"Önderliğimize yaklaşım yaşam, savaş ve barış gerekçemizdir; tüm özgürlük hareketimize, halkımıza yaklaşımdır. Dolayısıyla Önderliğimize gelişebilecek her türlü kötü yönelim cevapsız kalmayarak en ağır şekilde karşılığını bulacaktır. Bu tecrit ve İmralı işkence sistemini parçalamak, yok etmek için her yerde, her koşul ve her anda eylemde olmak, mücadeleye kesintisiz, Önderliğimizin fiziki  özgürlüğünü sağlanana kadar devam etmek temel amacımız olacaktır.  

Özgür yaşam felsefesinin Önderi, Kürtlerin ve tüm ezilen halkların kurtuluş umudu Önderimize  mücadeleye başladığından  itibaren her türlü saldırı gerçekleştirilmeye çalışılmış, bunun için  her türlü yol, yöntem denenmiştir. Uluslararası komplo ile alçakça rehin alınan Önderliğimiz şahsında  Kürt Özgürlük Mücadelemiz tasfiye edilmek istenmiş ancak bu hain komplo ve planlar tutmayınca da dünyada eşi görülmemiş, insanlık dışı bir tecrit geliştirilmek istenmiştir. Dört duvar arasında  gerçekleştirilmek istenen tüm işkencelere rağmen Önderliğimiz benzersiz bir direnişle tüm bu komploları boşa çıkarmış, Özgürlük Hareketimize ve halkımıza her şeye rağmen özgürlük ve mücadele perspektifi ve rehberi olmuştur. Bunların sonucunda son bir yıldır daha da ağırlaştırılan tecridin yanı sıra en son darbe bahanesiyle de hareketimiz ve halkımızla irtibatı bir bütünen kesilerek yaşamı ciddi bir tehdit altına sokulmaya çalışılmaktadır. Sadece tecrit sisteminin ortadan kaldırılması değil Önderliğimizin bir bütünen fiziki özgürlüğü sağlanana kadar kimse rahat ve sorunsuz yaşamayı kendisine hak görmemeli, her an ve her yerde kesintisiz bir mücadeleye sevk olmalıdır. Çünkü Önderliğin özgürlüğü demek kadının özgürlüğü demek, Kürdistan’ın özgürlüğü demek, ezilen tüm halkların özgürlüğü demektir. 

Varlık gerekçemiz olarak da tanımladığımız Önderliğimize en fazla genç kadınlar olarak sahip çıkmalı, onsuz bir dünyanın düşman için bir cehenneme dönüştürüleceğini herkese göstermeliyiz. Sömürgeci, faşist, iktidarcı, erkek egemen tüm zihniyet ve uygulamalara en büyük darbe Önderliğimizin özgürlüğüyle vurulacaktır. En çok genç kadınların bu onurlu ve tarihi mücadelede yer alması, Önder Apo'yu yaşamının temel gayesi olarak sahiplenmesi gerekmektedir. Kadınların, genç kadınların direnişi nasıl ki mücadele tarihimizin temel belirleyeni ve temel gücü olduysa, Önderliğimizden bir an önce haber alınıp özgürlüğüne kavuşmasını sağlamak için mücadele etmek, direnişi en üst düzeyde yükseltmek de yine kadınların, genç kadınların görevi olacaktır. Bu konuda aksi hiçbir gerekçe kabul edilemez, hiçbir tutum ve duruş doğru olarak görülemez. Özgürlüğe en yakın olduğumuz, devrimci halk savaşının emsalsiz direnişine tanık olduğumuz bu süreçte kimse bizleri Önderimizle sınayamaz, tehdit edemez. Bu tehditlere  karşılık dünyayı düşmanın başına yıkacak güçlü bir mücadelenin öncülüğünü yapmak üzere başta tüm  genç kadınları, Kürt halkını, tüm sosyalist, devrimci halkları ve demokrasi güçlerini serhildan ruhuyla dört parça Kürdistan, Türkiye ve Avrupa'da meydanlara büyük bir eylem gücü olmaya ve direnişe çağırıyoruz."

'KADINLAR SERHİLDAN RUHU İLE ALANLARA...'

Komalên Jinên Ciwan Koordinasyonu, mutlak özgürlüğün Öcalan'ın özgürlüğünden geçtiğini vurgulayarak, son olarak şu mesajları verdi:

"Mutlak özgürlüğün yolunun Önder Apo'nun özgürlüğünden geçtiğini belirterek, tüm genç kadınları bu yolda en büyük seferberliği; en örgütlü güç gerçeği ve radikal eylem hattıyla gerçekleştirmeye çağırıyoruz. Öncelikli olarak hükümetin Önderliğimizin durumuna ilişkin en doğru açıklamaları yapmasını sağlayacak biçimde acilen çok yoğun ve aktif bir eylem hamlesini başlatmaya çağırıyoruz. Genç kadınları  tüm toplumsal dinamikleri harekete geçirecek güçlü bir öncülük yapmaya çağırıyoruz. Bu mücadele sonucunda Özgür Önderlikle, Özgür Kürdistan buluşmasını en kısa zamanda karşılayacağımızın inancını her zamankinden daha kuvvetle yaşıyoruz. Bunu sağlamak üzere hiç zaman kaybetmeden herkese her yerde şimdi harekete geçme zamanıdır, diyoruz. Yaşam gerekçemiz olan Önderliğimizin sağlık, güvenlik ve fiziki özgürlük koşulları sağlanana kadar genç kadınları alanlara serhildan ruhu ile akmaya çağırıyor, artık Önder Aposuz geçireceğimiz bir anı bile kabul etmeyeceğimizi belirtiyoruz."