Devlet güçlerinin Şırnak’ta ilan edilen öz yönetimlere karşı başlattığı saldırılara karşı halkının yanında yer alan DBP Şırnak İl yöneticisi Hurşit Külter’den devlet güçleri tarafından gözaltına alındığı 27 Mayıs’tan bu yana haber alınamıyor. Ailesi ve DBP yetkililerinin tüm girişimleri ve kamuoyundan gelen tepkilere rağmen Külter’in gözaltına alındığı 72 gündür devlet güçleri tarafından kabul edilmezken, Külter’in gözaltında katledildiğine dönük kaygılar artıyor. 

Oğlu Hurşit’in kişiliği ve mücadelesini ANF’ye anlatan Kerime Külter, oğluna bir an önce kavuşmayı bekliyor.

“YÜZÜ HEP GÜZELLİKLERE DÖNÜKTÜ”

Hurşit’i “mert, paylaşımcı, yardımsever ve hümanist biriydi” sözleri ile anlatan Kerime ana, “ Babası ve iki kardeşi işe gidiyordu. Hurşit, hep yanımdaydı, bana çok yakındı, her konuda yardım ederdi bana” diyor. Hurşit’in henüz küçük yaşta, her sabah uyanarak okul kıyafetlerini ütülediğini paylaşan Kerime ana, Hurşit’in bunu “Annem uyanmasın, benin işlerimle yorulmasın” duygusu ile yaptığını ve şu anda o anları düşündükçe çok duygulandığını ifade ediyor.

Kerime ana, bazen de Hurşit’in kendisinden önce uyanarak işe giden babası ve kardeşlerine kahvaltı hazırladığını hatırlatarak, Hurşit’in emekçi ve içinde taşıdığı yoğun hümanizmaya dikkat çekiyor. 

Hurşit’in bir diğer özelliğinin de her ortama uyum sağlamak olduğunu anlatan Kerime ana, Hurşit’in her yaş grubundan insanla çok iyi anlaştığını ve sevilen biri olduğunu aktarıyor. “Hurşit, kimsenin kalbini kırmazdı, karıncayı incitmezdi” diyen Kerime ana, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yüzü hep iyiliğe, güzelliğe dönüktü. Hurşit, asla kötülük düşünmezdi” 

“LİSE YILLARINDA MÜCADELEYE ATILDI”

Lise yıllarından itibaren Hurşit’in özgürlük mücadelesine ilgisinin yoğunlaştığını anlatan Kerime ana, “O yıllarda Hurşit, artık eve fazla uğramamaya başladı, yıllarca hep yanımdaydı, bir anda artık onunla birlikte olamamak başlarda beni çok zorladı, ama sonra mücadele ettiğini görmek beni rahatlattı” diye aktardı. 

“KCK OPERASYONLARINDA TUTUKLANDI”

Hurşit’in KCK operasyonları adı altında gerçekleşen siyasi soykırım operasyonlarında tutuklandığını aktaran Kerime ana, beş yıl boyunca tutuklu kaldığını söyledi. Beş yılın ardından 2014 yılında tahliye edildikten sonra Hurşit’in cezaevinde yaşadığı sağlık sorunlarından dolayı tedavi olduğunu kaydeden Kerime ana, ardında tekrar demokratik mücadeleye devam ettiğini dile getirdi. 

“OĞLUMU BEKLİYORUM…”

Devlet güçlerinin Şırnak’ta halkın öz yönetim talebine karşılık başlattığı saldırı dalgasına karşı, oğlu Hurşit’in demokratik mücadele yürüten bir siyasetçi olarak halkının yanında durduğunu hatırlatan Kerime ana, oğlunun 27 Mayıs’ta devlet güçleri tarafından gözaltına alındıktan sonra 73 gündür kaybedildiğini belirtti. Her zaman barış istediğini dile getiren Kerime ana, şunları vurguluyor: “Oğlumun kaybedilmesi bana büyük bir işkence. her gün bu işkenceyi çekiyorum. Sadece oğlumu almadılar evimi de yıktılar. Ama ben yine de barış istiyorum, başkalarının canı yanmasın, evlatları katledilmesin, gözaltında kaybedilmesin. Ben her şeye rağmen umudumu yitirmedim, oğlumu bekliyorum, bir gün bu kapıdan içeri gireceğine olan inancımı kaybetmiyorum” 

‘HURŞİT KÜLTER NEREDE’ DİYEN EYLEMCİLERE TEŞEKKÜR

“Kerime ana, oğlu Hurşit’in kaybedilmesinden bu yana harekete geçen ve “Hurşit Külter nerede?” diye soran herkese çok teşekkür ettiğini söylüyor. Kerime ana, “Oğlum için ayağa kalkan on binlerce insan var, onlara teker teker sevgilerimi sunuyorum. Benden daha çok sahip çıktılar” diye ifade ediyor. 

Cumartesi annelerine de mesaj gönderen Kerime ana, Cumartesi annelerinin acısını şimdi çok daha iyi anladığını ve onların oğlu içinde gösterdikleri çaba karşısında çok etkilendiğini kaydediyor. Cumartesi annelerinin eylemine katılamadığını da söyleyen Kerime ana, Hurşit’in fotoğraflarını taşıdıklarını görünce büyük bir minnet duygusu yaşadığını vurguluyor. Kerime ana yakın zamanda Cumartesi anneleri ile birlikte olmak istediğini de ekliyor. 

Kimsenin evlat acısı yaşamaması için birlikte olmaya ihtiyaçları olduğunu söyleyen Kerime ana, özgürlük ve demokrasi olmadan acıların son bulmayacağına dikkat çekti. Kerime ana, özgürlük ve demokrasi mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini de vurguladı. 

“OĞLUMU DEVLET ALDI; GERİ VERSİNLER”

Oğlunun devlet güçleri tarafından alındığını ve bunun hiçbir şüpheye yer bırakmayacak kadar kesin olduğunu hatırlatan Kerime ana, “72 gün oldu, oğlumu devlet aldı, gözaltında kaybetmek istiyorlar ve belki de katlettiler. Oğlumun bana sağ salim teslim edilmesini istiyorum” dedi. 

Tansu Çiler’in de geçmişte bu tür katliam, işkence ve gözaltında kayıp yöntemlerine başvurduğunu kaydeden Kerime ana, ancak bu yöntemlerin bir işe yaramadığını AKP iktidarının da görmesi ve bundan vazgeçmesi gerektiğini vurguladı. Oğlunun bulunması için sonuna kadar direneceğini söyleyen Kerime ana, sadece kendi oğlu için değil, kaybedilen, işkence gören herkes için mücadelelerini sürdüreceklerini dile getirdi.