KJK: Tecride karşı her yerde protesto eylemleri yapalım

KJK: Başta kadınlar ve gençler olmak üzere herkesi Başkan Apo’ya dayatılan bu işkence, saldırı karşısında sorumlu davranmaya, bulunduğumuz her yerde eylem ve protestolar gerçekleştirmeye çağırıyoruz.

Yazılı bir açıklama yapan KJK Koordinasyonu, “Biz Önderliğimize karşı dayatılan bu işkenceyi, saldırıyı asla kabul etmeyiz. Dün de kabul etmedik, bugün de kabul etmeyeceğiz. AKP hükümetini uyarıyoruz, derhal bu saldırılarından vazgeçmelidir, son vermelidir” dedi.

KJK Koordinasyonu açıklamasında şunları belirtti: “Kürtler, tüm alanlarda emperyalist ve bölgesel sömürgeci güçlerin dayattığı büyük bir soykırım saldırısı ile karşı karşıyadır. Ve Kürtler, esasta varlığını korumak, özgür, iradeli ve onurlu bir yaşam sürdürebilmek için, bu soykırıma karşı tüm gücü ile direnmektedir. Kürt halkı Ortadoğu’nun dili, kültürü, ekonomisi, kendine has yönetim sistemi ile kadim ve asli bir halkı olmasına rağmen, dünya devletler sistemi içinde kimliği, varlığı kabul edilmek istenmiyor. Başkan Apo Önderliğinde yeni ve özgür Kürt gelişir ve etki gücünü artırırken, bunun karşısında bu sömürgeci güçler iradesiz, kişiliksiz, kendisi hakkında hiçbir biçimde karar alamayacak bir Kürtlük yaratmaya çalışıyorlar. Faşist Türk devletine bu konuda birinci dereceden rol verilmiştir. İşte Kuzey’de, Güney’de, Rojava’da, hatta Batı’da Türk faşist devletinin Kürt halkına karşı geliştirdiği bu soykırım saldırılarında, uluslararası emperyalist güçlerin desteği ve verdiği cesaret belirleyici bir rol oynamaktadır. Geçmişte olduğu gibi, bugün de Avrupa devletlerinin utangaç bir şekilde yaptıkları Afrin açıklamaları bunu net göstermektedir.

CPT ÇOK DUYARSIZ BİR YAKLAŞI İÇİNDE

21. yüzyılda Kürtler üzerinde uygulanan soykırım politikalarının merkezi, odaklandığı güç ise Başkan Apo’dur. 15 Şubat komplosu bu amaçla gerçekleşir iken, üç yıldır ağırlaştırılmış işkenceye tabi tutulması ve en son alınan bilgilere göre Efrîn direnişi karşısında Önderliğimize yönelik işkencenin yoğunlaştırılması, bu gerçeği çok açık göstermektedir. Kürt halkında özgürlüğü esas alarak demokratik ulusal ve evrensel bilinçle yeni bir soy, yeni bir ulus yaratan Başkan Apo’ya saldırılar, soykırım saldırılarının bir sonucu olarak gelişmektedir. İmralı’da Önderliğimize, Rojava’da Efrîn’den başlayarak devrim kazanımlarına, Bakur’da, Güney’de tüm Kürtlere, dağda gerillaya ortak bir konsept biçiminde saldırılar yoğunlaştırılmaktadır. Önder Apo’nun çizgisi yayılarak Kürdistan’da, Ortadoğu’da soykırım politikalarına öldürücü darbeyi vurur iken, tam da bu ölümcül noktada soykırımcı güçler intikam almakta, darbelenen soykırım politikalarını yenileyerek, güncelleyerek devreye koymak istemektedirler. 3. Dünya Savaşı’nın temel bir yönü de bu biçimde işlemektedir.

Önderliğimize ilişkin bu yönlü bilgilerin geldiği aynı günlerde, CPT’nin Başkan Apo’nun durumu ile ilgili yayınladığı rapor da düşündürücü olmuştur. Birincisi, Önderliğimizin üç yıldır dışarıyla irtibatı tümden kesilir, korkunç bir tecrit durumu yaşanırken ve yine sağlığı, güvenliği ve yaşamı ile ilgili hiçbir bilgi alınamaz iken, CPT çok duyarsız bir yaklaşım içinde olmuştur. Bu açıklama, CPT’nin kendi görevlerine sahip çıkmadaki ciddiyet düzeyini ortaya koymaktadır. Bugüne kadar sessiz kaldı, Önderliğimizin durumu karşısında yapılması gerekenleri yapmadı. Yapılan bu son açıklama da Kürt halkına, kadınlara, halklara bir cevap teşkil etmemektedir. CPT’yi bu konuda kendi görevine doğru ve tarafsız bir biçimde sahip çıkmaya çağırıyoruz. Önderliğin durumu ile ilgili her gelişmeden CPT sorumludur, salt açıklamalarla, rapor sunmakla kendi görev ve sorumluluklarını geçiştiremez. Halkımız da bu konuda CPT’yi sorumluluklarına çağıran bir tutum ve tavrın içinde olmalıdır.

KJK olarak 8. kurultayımızda ‘İmralı sistemini parçalayalım ve Önder Apo ile birlikte özgür yaşayalım’ sloganı ile bir hamle başlattık. Bu hamle planlamasını gerçekleştirme sürecinde, Kürdistan’da TC devletinin faşist politikaları tüm şiddeti ile devam etti. En son Efrîn işgali ile TC devleti, tarihsel istilacı, talancı yüzünü bir kez daha tüm dünyaya gösterdi. Binlerce yıldır kendi topraklarında yaşayan, son yedi yıldır da kendi kendini yöneterek bu topraklarda özgürce yaşayan Efrîn halkına karşı savaşarak ve bu toprakları işgal ederek, faşist ve sömürgeci yüzünü bir kez daha gösterdi. Bu işgale karşı Efrîn halkının görkemli direnişine tahammül edemeyip halka ve direnişçilere karşı her türlü vahşiliği ve çirkinliği göstermiş, aynı zamanda Başkan Apo’ya da İmralı’da işkence dayatılmıştır.

Biz Önderliğimize karşı dayatılan bu işkenceyi, saldırıyı asla kabul etmeyiz. Dün de kabul etmedik, bugün de kabul etmeyeceğiz. AKP hükümetini uyarıyoruz, derhal bu saldırılarından vazgeçmelidir, son vermelidir. Önderliğimiz, eşi görülmemiş bu saldırılara karşı eşi görülmemiş bir direniş içindedir. Biz KJK olarak, Önder Apo’nun direniş çizgisinde mücadeleyi büyütme ve Önderliğimizi İmralı esaretinden özgürleştirme kararlılığındayız.

Bu temelde başta kadınlar ve gençler olmak üzere herkesi Başkan Apo’ya dayatılan bu işkence, saldırı karşısında sorumlu davranmaya, bulunduğumuz her yerde eylem ve protestolar gerçekleştirmeye çağırıyoruz. Efrîn direniş ruhuyla, Newroz kararlılığı ile daha güçlü örgütlenelim, daha etkili eylemler geliştirelim. Önderliğimizi güçlü sahiplenelim ve düşmana, dayattıkları soykırım politikalarına karşı güçlü cevap verelim.”