Kullanılmayan her oy AKP'ye kazandıracaktır

KJK Koordinasyonu üyesi Besê Erzincan'ın 24 Haziran seçimlerine ilişkin kaleme aldığı makale.

2018 yılı itibarı ile Türkiye’de kadınlar başta olmak üzere demokrasi ve özgürlükler cephesinde bilinçlenme ve örgütlenme düzeyi her zamankinden daha hızlı ve yaygın bir biçimde gelişmektedir. Bunun nedeni AKP-MHP ittifakı, Erdoğan faşizminin Türkiye’yi tamamen bir karanlıklar ülkesi haline getirmesidir. Bu faşist ittifak döneminde hiçbir muhalif sesin çıkmaması için binlerce insan tutuklanmış, yine binlerce insan sadece siyasi görüşlerinden kaynaklı işlerinde edilmiş, yurtdışına göçlere zorlanmıştır. Yürütülen ekonomik politikalar yoksulları daha fazla yoksullaştırmış, zenginleri de daha zengin kılmıştır.

Kürt halkına karşı yürütülen inkar ve soy kırım politikaları ile özünde Türkiye’deki tüm özgürlükler, insan hakları, düşünce özgürlüğü, demokratik cephe hedeflenmiştir. Türkiye halklarına karşı çok ciddi bir devlet terörü, şiddet ve sömürü politikaları yürütülmüştür. Toplum ekonomik, sosyal, siyasi olarak sürekli bir kriz içinde tutularak AKP iktidarı sağlamlaştırılmaya çalışılmıştır.

AKP’nin yürüttüğü milliyetçi, cinsiyetçi, mezhepçi politikalar Türkiye halklarının, kadınların, gençlerin, tüm toplumun üzerinde ciddi bir tepki, öfke uyandırmaktadır. Şiddete, zora, baskı ve tutuklamalara dayalı bir özel savaş rejimi olan AKP rejimi yürüttüğü faşizan politikalarla toplumun güvenini artık kendi taraftarları için de bile kaybetmeye başlamıştır.

AKP iktidarı kendi dönemin de en fazla da özgürleşmek, toplumsal yaşama eşit bir şekilde etkili katılmak isteyen kadınları hedeflemiştir. Kadınların kimliği, sözü, rengi ile toplumsal yaşama katılmalarına en fazla tepki ve öfkeyi, engellemeleri Erdoğan rejimi göstermiştir. Kadına karşı şiddet oranları son yılların en yüksek düzeyine ulaşmıştır. Kadınların gündelik yaşamına aile ve çocuk yapma meselelerine kadar müdahale edip biçimlendirmek, kadını bir nesne halinde tutmak isteyen erkek egemen zihniyetin pratikleşmeleri yaygın bir şekilde geliştirilmek istenmiştir. Kısaca; Kadın düşmanlığının bir özel savaş politikası olarak en çokta genç kadınlara karşı yürütüldüğü, kadına karşı şiddetin meşrulaştığı, binlerce kadının cezaevlerine konulduğu, yoksullaştırıldığı, göç ettirildiği bir dönem AKP-MHP iktidarı döneminde yaşanmıştır.

Bu nedenle de 24 Haziran’da Erdoğan faşist rejime karşı en etkili cevabı özgürlük, demokrasi isteyen kadınlar ve gençler verecektir. Özgür yaşam iddiasında olan her kadın AKP-MHP ittifakına karşı çalışmalıdır. Kadın hareketleri, kadın sivil toplum kuruluşları, feministeler, akademisyen ve yazarlar, sanatçılar, aleviler toplumun her kesiminden insanlar AKP faşist iktidarına karşı tavır ve tutumlarını sandık başlarına giderek oylarını HDP için kullanarak cevap vermelidirler.

Bugün Türkiye’de hakiki muhalefet partisi HDP’dir. HDP özgürlüklerin, demokrasinin, halkların bir arada yaşamasının, kadın özgürleşmesinin, eşitliğinin esas alındığı partidir. Dolayısı ile HDP’nin barajı aşması için tüm halkımızın büyük bir duyarlılık ve sorumlulukla oylarını kullanması gereklidir. Avrupa’da seçimler için oy kullanma süreci başladı. Avrupa’daki halkımızın, kadınların bu seçimlerde mutlaka oylarını kullanması gerekir. Tüm Kürdistan halkımızın, dostlarımızın hem yurtdışında, hem Türkiye’de oylarını HDP için kullanmaları ve oylarına sahip çıkmaları gerekir. AKP hile ve zor yöntemlerini kullanarak HDP’yi baraj altında bırakmaya çalışıyor. Sandıkların yerlerini değiştiriyor. HDP taraftarlarını tutukluyor. Çok ciddi oyunlar, planlamalarla HDP oylarını geçersiz hale getirmeye çalıyorlar.

Bu yüzden Seçimlerde oy kullanma, oyların korunması sürecine kadınlar öncülük yapmalıdır. Kadınlar herkesin oy kullanması, oyların arttırılması için etkili bir biçimde çalışmalıdırlar. Unutulmamalıdır ki kullanılmayan her oy AKP’ye kazandıracaktır. AKP’ye giden her oy kadınlara karşı şiddetin, sömürünün artmasıdır. AKP’ye giden her oy kadınların köleleştirilmesi anlamına gelmektedir. HDP oyları ile faşist AKP iktidarına, diktatör rejime dur diyecektir.

Dolayısı ile tüm kadınları, gençleri, inanç guruplarını, özgürlük ve demokrasi güçlerini bir kez daha 24 haziran seçimlerinde HDP’ye oy vermeye ve HDP’nin barajı aşması, seçimi kazanması için bu dönem çok daha güçlü, iddialı bir şekilde çalışmaya çağırıyoruz. Kadınlar, halkımız AKP-MHP faşist iktidarına gereken cevabı sandıkta vereceklerdir. Kazanan özgürlük ve demokrasi cephesi, halkların kardeşliği ve kadınların özgürlük mücadelesi olacaktır.