Portekiz’in başkenti Lizbon’da, Maria Matos Tiyatrosu’nun organize ettiği 'Demokratik Konfederalizm ve Rojava Kadın Devrimi' konulu bir panel düzenlendi. Panele Uluslararası Kürt Kadın Hareketi Temsilciliği'nden Nursel Kılıç konuşmacı olarak katıldı.

Maria Matos Tiyatrosu, dünya halkları mücadelesini kendi halkıyla buluşturma amacıyla her yıl bir halkın ve bölgenin devrim deneyimi ve mücadelesini etkinliklerinde konu ediyor. Bu yılın esas teması ise ‘Yerel demokrasi ve öz yönetim deneyimleri' oldu. Bunu da Rojava modeli ile katılımcılarına sunan Maria Matos Tiyatrosu, Uluslararası Kürt Kadın Temsilciliği'nden Nursel Kılıç’ı davet etti.

COUTINHO: KÜRT ALGISI SOMUTLAŞMALI

Tiyatro Yönetiminden  Lilianna Coutinho, panelin moderatörü olarak giriş konuşmasında, ilk kez Portekiz insanına Kürt mücadelesini ve deneyimlerini tanıtmak için böylesi bir etkinliğe ev sahipliği yapmanın önemine dikkati çekti. Coutinho, Portekiz’de Kürt algısının böylesi etkinliklerle somutlaşacağını söyledi. 

KILIÇ: SAYIN ÖCALAN'IN PARADİGMASI SAYESİNDE...

Kılıç ise konuşmasına başlarken, etkinliğin başında bir Portekiz katılımcı tarafından kendisine verilen ve Portekiz’de devrimin sembolü olan karanfilin kürtler için ne anlama geldiğini anlattı. Bu vesile ile Kürtlerin karanfiller ile devrim şehitlerini uğurladıklarını vurgularken, demokratik konfederal sistem ve Rojava Devrimi değerlerine inanarak direnişe katılıp yaşamını yitiren YPG savaşcısı Mario Nunes Kendal’i andı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği paradigma ekseninde Demokratik Konfederal Sistemin inşasına ve boyutlarına değinen Kılıç, Ortadoğu’nun savaş ve kaos ortamında, günbegün ölümlerin ve bedellerin verildiği topraklarda direniş gerçekliğine vurgu yaptı. Özellikle 30 yıllı aşkın süren Kadın Özgürlük Mücadelesinin Rojava’da devrimin sembolü haline geldiğini ifade eden Kılıç, kadınların sistemin inşasının tüm mekanizmalarında yer aldıklarını söyledi. Kılıç, dünya basının yeterince bu mücadelenin ideolojik, sosyal realitesini ve mücadelesini yansıtmadığını kaydetti. Kılıç, Kürt kadın savaşçılarının omuzlarındaki silah ile birlikte sarsılmaz bir ideoloji ve erkek egemenlikli sistem karşısında sarsılmaz bir mücadele mirasını taşıdıklarının altını çizdi.

HDP VE ÖZ YÖNETİM DİRENİŞİNE DİKKAT ÇEKİLDİ

Demokratik Konfederalizmin bir model olarak aslında Kürtlerin yaşadığı her yerde inşa edilmeye çalıştığını söylerken Kılıç, HDP projesine, öz yönetim direnişlerine ve Türk devletinin soykırımcı saldırılarına işaret etti. Uluslararası güçlerin ve bölge devletlerinin esas korkusunun bu alternatif modelin ve ideolojinin Ortadoğu’ya yayılması olduğunu dile getiren Kılıç, bu nedenle de Öcalan'ın tecrit edildiğini kaydetti.
Kürt Kadın Hareketi Temsilciliği'nden Nursel Kılıç, AKP'nin faşizan uygulamalarına değinmeyi sürdürürken, Kürt ve muhalif televizyon kanallarının kapatılmasını da örnek verdi.