Amed, Mardin ve Van büyükşehir belediyelerine atanan kayyumların kadın iradesine darbe olduğunu ifade eden Tevgera Jinên Azad (TJA) Aktivisti ve Mardin Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi Hacer Koç, atanan kayyımların kadınların iradesine atandığını, hükümetin kendilerini iradesiz bırakılarak teslim almayı hedeflediklerini söyledi.

“Erkek egemen zihniyetinize karşı özgür kadını yaratmaya devam edeceğiz” diyen Koç şöyle konuştu: “Bizleri dün de bu şekilde teslim alabileceğinizi zannettiniz ama yanıldınız. Hiçbir zaman teslim olmadık olmayacağız. Kadınların emeği belediyeleri ve kadın kazanımı olan eşbaşkanlığa yapılan bu saldırılara karşı mücadelemiz daha da büyüyerek devam edecek. Ama asla ödün vermeyeceğiz.”

Eşbaşkanlığı, hükümetin kayyum atamak için aradığı bahanelerden biri olarak ele alınamayacağını belirten Koç, “Her geçen gün artan kadın cinayetleri ve hak ihlallerinin, sindirilen ve bastırılan kadınların haklarının da içerisinde olduğu, kadınların temsiliyet hakkının en belirgin noktaya taşındığı eşbaşkanlık sistemimize yapılan bu saldırıların basit bir bahaneden ibaret görmüyoruz. Onlar kadınların sadece kendi tekellerinde olacağı, istedikleri yöne çekebilecekleri alanlar istiyorlar. Seçmenin yarısı olan kadınların oylarını alabilmek için kadın siyasetçilerin maşa olarak kullanıldığı bir dönemdeyiz. Bizler ise eşbaşkanlık sistemi ile kadınların siyasette, politikada hemen her kurumumuzda eşit söz hakkı elde etmesini sağladık. Bunun için büyük bedeller ödendi, taviz vermeyeceğiz” diye konuştu.

Dört buçuk aylık bir aradan sonra atanan kayyumlarla bir kez daha Kürt halkının ve kadınlarının iradesinin yok sayıldığını gösterdiğini de dile getiren Koç, şunları belirtti: “Egemen erkek aklı, eşbaşkanlığı hedef alıp ve kayyuma gerekçe göstermesi, kadın kurumlarının kapatılması ve kurum çalışanı kadınlara yönelik siyasi kırım operasyonlar, kadına düşman politikalarının saldırılarıdır. İrademize karşı yapılan bu saldırılara karşı direneceğiz. Kadınların emeği belediyeleri ve kadın kazanımı olan eşbaşkanlığa yapılan bu saldırılara karşı bütün kadın ve kadın kurumlarını, sosyalist, feminist, demokrat, ekolojist kadınları da bizlerle birlikte dayanışmaya çağırıyoruz.”