Tevgere Jinên Azad (TJA), 19 Ağustos'ta İstanbul'da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için, "Tecrit kaybedecek, özgürlük kazanacak" kampanyasının startını verdi. Mardinli kadınlar, kaldırılacak tecridin hem kadınları hem de Kürt halkını özgürleştireceğini söyleyerek kampanyaya destek verdi.

Hanife Amik, Türk devletinin tecridi öne sürerek Kürtleri ve dillerini yok saydığını dile getirdi. Türkiye'de artık çözüm yolunun tıkatılmaması gerektiğine dikkat çeken Hanife, "Biz hepimiz bu ülkede yaşıyoruz. Hepimiz kendi dilimizle konuşalım. Önderlik üzerinde uygulanan zulüm bir an önce son bulsun artık ve Önderliğin özgür bir ülke için başlattığı girişimlerin önündeki tıkanıklık bir an önce sona ermelidir" dedi.

'HEPİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜ...'

Amik, diller, kültürler, ırklar farklı olsa da herkesin birbirine saygı duyacağı bir dünyanın yaratılmasını isteyerek, "Sayın Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi kınıyoruz. Biz halk olarak önderlik olarak kabullendiğimiz kişinin fikirlerini duymak istiyoruz. Onun fikirlerinin bize ulaşmasını engelleyenler sanıyorlar ki, o fikirler dört duvar arasında tükenip gidecek. Oysa Önderliğimiz daha özgür bir Türkiye için ve kadınlar için durmadan üretiyor. O fikirler elbet bir gün bize ulaşacaktır ve engelleyen yüzler solup gidecektir. Bu yüzden TJA'nın Önderliğimiz için başlattığı kampanya çok değerlidir. Tüm kadınların gelecekleri ve özgür yarınları için bu kampanyaya dört elle sarılması gerekiyor" diye konuştu.

'SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ'

Hikmet Şaman ise, Öcalan üzerinde devam ağırlaştırılmış tecrit koşullarının tüm Türkiye ve Kürdistan halklarına uygulandığının altını çizdi. Tecridin bir an önce kaldırılması gerektiğine dikkat çeken Şaman, Öcalan'sız bir çözümün mümkün olmadığını ve olamayacağını söyledi. Şaman, "İktidarlar kendi bireysel çıkarları için Türkiye'yi ve Kürdistan'ı her zaman bir katliam alanı olarak tahrip etti. Kürt halkı da bu olanları kabul etmediği için sürekli bir direniş halinde. Bu tecridi bir an önce kaldırmak için harekete geçmeliyiz. Önderliğin hayatından endişe duyuyoruz. Biz Önderliğimizi istiyoruz. Bu tecrit kalkarsa barışın da yolu açılır. Biz bunun hep arkasında olacağız. Kadınların da başlattığı kampanyanın öncüsü olacağız. OHAL'e, baskılara, ölümlere karşı sonuna kadar direneceğiz" diye belirtti.

'TECRİT ASIL GÜNDEMİMİZ'

Son olarak konuşan Fadime Güneş de, TJA'nın kampanyasına desteğin büyütülmesi gerektiğini ifade etti. "Artık son virajdayız" diyen Güneş, herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini söyledi. Güneş, kaos ortamının son bulması için tecridin ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizerek, "Bu kampanyaya elimizden geldiğince destek vermemiz gerekiyor. Biz kadınlar tecridin kaldırılması ve baskıların son bulması için elimizden geleni yapması gerekiyor. Tecrit sadece Önderlik üzerinde değil herkes üzerinde uygulanıyor. Ülkeye barışın gelmesi için Türk hükümeti de bir adım atmalı. OHAL ve KHK'ler ile insanları terbiye edebileceklerini sanıyorlar. Ama biz bunlarla yılmayacağız. Tecrit asıl gündemimiz olmaktan asla düşmeyecek" dedi.