MSD kadın iradesini büyütüyor

MSD kadın çalışmaları Suriyeli kadınların demokratik ve barışçıl bir Suriye’de yaşayabilmeleri için umut veriyor.

MSD Kadın Bürosu Sorumlusu Yusuf, iki yılda Suriye’nin birçok eyaletindeki çeşitli kesimlerden kadınlarla ilişkiler geliştirdiklerini belirtti. Yusuf, “Başta Arap kadınları olmak üzere Suriyeli kadınların gösterdikleri tepkiler ve katılımlar projemizin doğru ve tüm Suriyeli kadınları temsil edecek bir proje olduğunu gösteriyor” dedi. 

Demokratik Suriye Meclisi’nin (MSD) kuruluşundan bu yana MSD kadın çalışmaları özgün bir biçimde yürütülüyor. 2 yıl gibi kısa süre içerisinde Suriye’nin tüm eyaletlerindeki kadınlarla diyalog kurma, MSD ve projelerini tanıtma, onları kendi bünyesine katmayı başaran MSD kadın çalışmaları Suriyeli kadınların demokratik ve barışçıl bir Suriye’de yaşayabilmeleri için umut veriyor.

MSD  Başkanlık Konseyi Üyesi ve Kadın Bürosu Sorumlusu Nujin Yusuf, kadın çalışmalarına ilişkin sorularımızı yanıtladı.

‘MSD KADIN ÇALIŞMALARI İLK GÜNDEN BAŞLADI’

MSD içerisinde özgün olarak kadın çalışmaları da yürütüyorsunuz. Bu çalışmalar nasıl ve ne zamandan beri sürüyor?

MSD olarak genel Suriye’de çalışma yürütüyoruz. Genel Suriye çapında demokratik ulusun kurumlaşması, yani bütün halkların birlikte kendi rengiyle özgürce yaşayabilmesi ve çalışabilmesini hedefliyor ve bu doğrultuda çalışıyoruz. Hem de Kuzey Suriye’de federal sistemin kurulması için  alanda çalışmalarımız var. Aslında MSD şu anda bunu temsil ediyor. MSD sadece bir kesimden oluşmuyor. Bir çatı örgütü ve bünyesinde çeşitli Arap, Kürt, Türkmen, Süryani olsun, çok çeşitli partilerin katılımıyla oluşturuldu. Yine içinde bağımsız şahsiyetler, çeşitli kadın örgütleri de yerini alıyor.

Elbette MSD de çok uzun zamandır kurulmadı. Kapsamlı bir projeydi. Geniş bir tartışmadan sonra Suriye krizine çözüm üretmek amacıyla kuruldu. 8-9 Aralık 2015 tarihinde gerçekleştirilen bir toplantıyla Derik’te ilan edildi. İçeride ve dışarıda çok önemli bir diplomatik görüşmeler gerçekleştirildi.

Tabii MSD’nin kurulmasıyla birlikte MSD kadın çalışmaları da başladı. MSD içerisinde MSD Kadın Bürosu oluşturuldu. Çünkü MSD sistemi bürolar sistemine dayanıyor. Yani gençlik, kadın, basın, diplomasi bürolarımız var. Aslında insan şunu söyleyebilir; MSD’nin temel ayaklarından biri Kadın Bürosu, diğeri de Gençlik Bürosu yani çalışmalarıdır.

Şu anda bazı alanlarda MSD Genel Bürosu var ve kadın çalışmaları bunun içinde örgütleniyor. Bazı alanlarda ise ayrı olarak MSD kadın bürolarını oluşturduk.

‘TÜM SURİYELİ KADINLARI TEMSİL EDİYORUZ’

Tüm Suriyeli kadınlar MSD içerisinde yer buluyor mu? Her kesimden Suriyeli kadınların MSD bünyesinde yer alması için ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?

Bizim Suriye’de akan kanın durması, yine Suriye’nin demokratikleşmesi için projemiz belli demokratik ulus projesidir.  Antidemokratik uygulamaların, savaşın yine DAİŞ vahşetinin en ağır yükünü kadınlar ve çocuklar yaşadı. MSD Kadın çalışmalarıyla tüm Suriyeli kadınlarla birlikte hem bu savaşı durdurmak, Suriye’yi demokratikleştirmek, hem de kadın iradesini ortaya koymak istiyoruz.

Tüm Suriyeli kadınlar MSD bünyesinde yerini alabilir. MSD ve MSD kadın çalışmalarını tanıtmak, anlatmak, birçok kesimden kadını bu çalışmaya dahil etmek için Suriye’nin hemen her eyaletine gidiş-gelişlerimiz, bu eyaletlerde birçok kadınla görüşmelerimiz oldu. Yine bu görüşmeler sonrasında kadın bürolarımıza birçok katılım oldu.

‘KADIN BÜROLARIMIZI YAYGINLAŞTIRACAĞIZ’

Şu anda kadın burolarınız ne kadar yaygın?

MSD’nin başlangıcıncan bu yana kadın çalışmalarına, bürosuna çok büyük önem verdik. Birçok kadın bürosu açtık. İlk kadın büromuzu merkezimizin olduğu Qamişlo’da açtık. Diğer büromuzu da Halep’te açtık. Çünkü çeşitli halkların birlikte yaşaması için en büyük zemin Halep’te vardı.

Biz Şeddade’de bir kadın bürosu açtık. Şeddade, biliniyor ki bir dönem DAİŞ’in merkeziydi ve QSD tarafından özgürleştirildi.  Orada bir kadın bürosu açmanın anlamı farklıydı. Şeddade içindeki kadınlar dayakla, yine DAİŞ’in zulmüyle, kadın karşısında uygulanan insanlık dışı kanunlarla yüz yüze kalmışlardı. Özelde MSD kadın ve genel bürosunun açılmasına büyük ilgi gösterdiler. Özellikle de kadın bürosunun açılmasını büyük coşkuyla karşıladılar.

Şu anda MSD üyeleri bu büromuzda çalışma yürütüyorlar. Tabii orada çalışan üyelerimiz hepsi Arap kadınları. DAİŞ’ten zulüm görmüş kadınlar bu çalışmalarda rol oynayıp kadınları geliştirerek DAİŞ’ten intikamlarını alıyorlar. Şeddade alanı halen de DAİŞ’in üzerine hesaplarının olduğu bir alan bu nedenle bir korku da var. Fakat kadınlar bu korkuya rağmen bu çalışmalara katılarak rol oynuyorlar.

Gre Spi’de ve Hesekê’de  MSD genel büromuz var.  Kadın çalışmaları bu bürolar içinde yürütülüyor. Buralarda da tabii tüm halklardan kadınlar var. Önümüzdeki günlerde Hol’de de bir MSD kadın bürosu açmayı planlıyoruz. 

‘SURİYELİ KADINLARIN SİYASİ İRADESİNİ GELİŞTİRECEĞİZ’

Sadece kadın bürolarının açılmasıyla kadın sorunu çözülebilir mi? Neden bürolar tarzında örgütleniyorsunuz?

Yani kadınların iradelerini ön plana çıkarmak istiyoruz. DAİŞ zulmünden kurtarılan kadınların bu bürolarda çalışarak varlığını ortaya  koymasını istiyoruz. Yani sadece gelişi bile, “Ben buradayım, varım. Kendimi siyasal, toplumsal ve kadın kimliği olarak geliştirmek istiyorum” mesajını veriyor.

Yani aşiret koşullarında boğulan ve dışarı adım atamayan Arap kadını kadın bürosunda çalışıyor ve ev ev dolaşıp başka kadınları örgütlüyorsa bu büyük bir başarıdır.

Demek ki gerçekten doğru ve tüm Suriyeli kadınları temsil edebilecek bir projedir. Suriyeli kadınlar bu projeye sahip çıkıyor. Bu projenin kadınların tümüne ait olduğunu kavrıyor.

BÜROLARDA ÇALIŞMA TARZI

Bu bürolardaki çalışma tarzı ve programı nasıl?

Kadın bürolarımızda bir çalışma programımız var. Diplomasi, basın, eğitim çalışmalarımız var. Seminerler veriyoruz. Bir de tüm bürolarda çalışma yürüten kadınlar bu bölgelerdeki tüm kadınları ziyaret ediyor, onlarla görüşmeler yapıyor.

Kadın büroları içinde bir eğitim sistemimiz var. Var olan bürolarımızı ve komitelerimizi eğitim verebilecek düzeyde hazırlıyoruz. Yine gidip geniş toplantılar yapıyoruz. Toplantılarımız da eğitim kapsamında geçiyor. Kadını kimseye ihtiyaç duymadan kendi varlığını temsil edebilecek bir düzeye getirmek istiyoruz.

Bizim gelecek için projemiz tüm Suriyeli kadınlara ulaşmaktır. Şu anda Halep’teki büromuzda çalışan arkadaşlarımız birçok İdlibli kadınla bağlantıya geçmiş durdamdalar. Yine Tabka kurtarılmadan önce Tabkalı birçok kadınla ilişki geliştirmiştir. Humus, Hama ve Reqqa’da birçok kadınla ilişkilerimiz ve görüşmelerimiz var. Şam ve Latkiye’de kadınlarla görüşmelerimiz var. Suriye dışındaki kadınlarla da diplomatik ilişkilerimiz ve görüşmelerimiz var. Bunlarda da kadın bürolarımız çok aktif rol oynuyor. Eğer biz bu gün kadının siyasi kimliği diyorsak ancak bütün kadınlarla ilişki geliştirip onları ve kendimizi geliştirmek zorundayız.

Şu anda bütün Suriye’de kadın bürolarımız dışında kadın komitelerimizi oluşturuyoruz. Bu komitelerdeki arkadaşlarımızın da görevi sadece büro çalışmalarını yürütmek değil; ev ev dolaşıp tüm kadınlara ulaşmak olacak. Bütün evlere girecek ve bütün kadınlarla tartışmalar yürütecekler ve onları dinleyecekler.

'ARAP KADINLAR SİSTEME ÖFKELİ'

Özelde DAİŞ’ten özgürleştirilen alanlardaki Arap kadınlara dönük çalışmalara çok önem verdiğinizi ifade ettiniz. Bunun nedeni ne? Arap kadınların bu çalışmalarınıza dönük tepkileri nasıl?

Elbette Arap kadınlarını evlerinden çıkarmak ve çalışmalarımıza katmak öyle kolay olmuyor. Arap kadınları çalışmalara katmak için yoğun bir çaba harcıyoruz çünkü toplumsal özellikler ve kişilik farklı. Arap toplumunda halen erkek otoritesine dayanan aşiretçi sistem hakimdir. Bundan dolayı çeşitli zorluklar var.

Fakat bizim hedefimiz özellikle de kurtarılmış ve kurtarılacak alanlarda tüm kadınlara ulaşmaktır. Bu noktada çalışmalarımız başlamış durumda. Eyn İsa’dan Tabka vb. birçok alana gidiyoruz. Kadınlarla görüşürüyoruz. Buralarda tüm kesimlerden kadınlarla ilişkiler geliştiriyoruz, kimi kadınlar çalışmalarımıza katılıyor. Ama sadece çalışmalarımıza katılan ve ilgi gösteren kadınlarla değil, bunun dışında kalan kesimlerden kadınları da kazanmayı, onların yaşamlarında bir değişiklik yaratmayı hedefliyoruz.

Arap kadınların evlerine gidip onlarla tartışırken onları yaşadıkları konumdan çıkarma, Suriye ve kadınların kaderinin despotizm, talan ve yıkım olmadığını kavratma umuduyla gidiyoruz. Arap kadınlara dönük birçok seminer çalışmamız da oldu. Til Hemis, Til Berak, Serekaniye vb. birçok yerde kadının durumuna ilişkin seminerler verdik. Bu seminerler kadınların şu anda yaşadıkları durum ve nedenlerini sorgulamalarında etkili oluyor. Kafalarında soru işaretleri yaratıyor. Gerçekten seminerlerden sonra kadınların bize sordukları birçok soru oluyor.

Bugün Arap kadınları görüyor ki Kürt kadınları bir düzeye gelmiş, kendilerini çalışmalarıyla ifade ediyorlar. Yine Süryani kadınlar da bu noktada bir düzey yakalamışlar. Şu anda Arap kadınları da yaşadıkları konumu sorgulayarak yaşamda ve çalışmalarda yerini almak istiyorlar.

Gerçekten Arap kadınların zeminleri de çok güçlü. Okur yazarlık oranları da güçlü. Fakat kadın olarak iradesini ortaya koyma noktasında bir zayıflık var. Erkek egemenlik Arap toplumunda çok güçlü. Çünkü aşiret sistemi çok hakim. Bu aşiret sisteminin kurallarının dışına çıkmak ayıplanıyor ve günah görülüyor.

Örneğin ben kendim Halep’e gittim. Halepli kadınların hepsinin yüzü gözlerine kadar kapalı. Fakat sen onlarla tartıştığında görüyorsun ki içlerinde büyük bir cevher var. Yine bu sisteme karşı büyük bir kinleri var. Bu kin rejim döneminde de vardı, şimdi de var. Şu anda DAİŞ’in elinden kurtuldukça kendi kimliğini anlamaya başladı. Bir kadın sorununun olduğunu fark etti. Bu sorunun sadece Arap kadınlarının değil, Kürt, Süryani; tüm kadınların sorunu olduğunu anladı. Ve ancak kendisi için mücadele eden kadınların bu sorunu çözebileceğini gördü. Şu anda birçok Arap kadını da bu şekilde bakıyor.

Devletleri olsun yada olmasın tüm kadınların acısı bir ve kadınları birleştiriyor. Kürt, Türkmen, Çeçen, Arap, Süryani kadınlar bir araya geliyorlar. Çünkü sorun birdir. Biz bu gün kadın büroları olarak bu gerçeklikle yüz yüze geliyoruz. Bu da insana umut veriyor. Yani Suriyeli kadınlar olarak el ele olursak varlığımızı ortaya koyup savunabiliriz.

Ama tabii zorlukları var. Yani 50 yıldır böyle  bir sistem ve gelenek görenekler altında yaşamış kadınları iradeleştirmek kolay değil. Fakat bugün kadınlar özgürlüğü kendisini için bir ihtiyaç olarak görmeye başlamış durumda. Yani artık bu kadınları kendi iradelerine yeniden kavuşturmak da bize kalıyor.

‘İDLİB, HAMA, HUMUS’TAKİ KADINLAR DA ÇALIŞMAMIZI BENİMSİYOR’

Halep, İdlib, Hama, Humus’taki kadınlarla ilişkilerinizden söz ettiniz. Biz bu alanlarda da birçok kadının MSD çalışmalarını takip ettiğini ve katılmak istediğini öğrendik. Bu konuyu biraz açar mısınız?

Biz zaten söyledik Halep’teki kadın büromuz esas temsilcilerimizdir. Şu anda birçok kadınla ilişkimiz oldu. Lazkiyeli, Hamalı, Humuslu kadınlarla ve hatta İdlib’den göç edip gelen kadınlarla birçok görüşmemiz ve tartışmamız oldu. Elbette acıları çok fazla.

Özellikle de İdlibli kadınların. İdlib halkı üzerindeki baskılar biliniyor. En fazla acı çeken, baskı gören kesimde kadınlar. Sohbet ettiğimiz bir İdlibli kadın “Biz İdlibliyiz ama sistemini kabul etmiyoruz” diyor. "İyi ki biz MSD’yi ve bürolarını tanıdık" diyor.

Hama ve Humus’taki kadınlarla da ilişkilerimiz oldu. Onları buraya gelip bu topraklarda yapılanları, katedilen mesefeyi görmeleri için merkezimize davet ettik. Şu anda burada kısa bir süredir yanımıza gelmiş Humuslu bir kadın arkadaşımız da var. Kendisi geldi yanımıza. Şu kadındaki gücü görüyor ve kadın çalışmaları yürütüyor. Şunu açık bir biçimde söylüyor. “Benim bulunduğum yerde rahatça kadın çalışmaları yapmam mümkün değildi. Ben şu anda buradayım ve burada kadın çalışmaları yürütmeliyim” diyor.

Şam’da da ilişkide olduğumuz birçok kadın var. İnanıyoruz ki önümüzdeki süreçte Suriye’deki tüm eyaletlerde bürolarımızı açacağız. Kadın çalışmalarını güçlendirerek Suriye çözümü için rol oynayacağız. Toplumsal sözleşme, kadın hak ve hukuku noktasında Kongreya Star’ın geliştirdiği kanunları uygulamak istiyoruz. Tabii bunlar da ancak çok geniş tartışmalarla olur. Bunlardan dolayı bürolarımızı daha yaygınlaştırma ve kadını varlığını ve çözüm gücünü ortaya çıkarmaya ihtiyacımız var.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM PLANLARI

MSD kadın olarak önümüzdeki süreç için ne tür planlamalarınız var?

Bizim temel planlamamız kendimizi tüm Suriyeli kadınlara ulaştırmak. Suriye’nin tüm eyaletlerinde kadın büroları açacak düzeye gelip, bürolar açmak. Diplomasi çalışmalarımızı içeride ve dışarıda daha fazla güçlendirmek. Hem bürolarımızda, hem bürolar dışında yani genel toplum içinde eğitimlerimizi geliştirmek. Yine Suriye Kadınları Meclisi kurma projemiz var. Bunun için de çalışma yürütüyoruz. Önümüzdeki süreçte bu projemiz pratikleşecek.