Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), açıklaması şöyle:

“Kürdistan ve Ortadoğu açısından olduğu kadar insanlık açısından da ‘kara gün’ olarak tarihe geçen 15 Şubat 1999 uluslararası komplonun 21. yıldönümünü karşılıyoruz. Yaşamıyla, düşünceleriyle, yarattığı büyük özgürlük ideolojisi ve mücadelesiyle tüm ezilenlerin önderi olmayı başaran önderliğimiz Rêber Abdullah Öcalan, 21 yıl önce bir NATO-Gladio komplosu sonucu Türk devletine teslim edilmiştir. TC başta olmak üzere, ABD, AB, İsrail, Rusya devletleri bu komploda farklı boyutlarda rol oynamışlardır. Önderliğimiz korsanca yöntemlerle ve insanlık dışı uygulamalarla kaçırılmıştır.

Bu gün vesilesiyle bu kirli ve insanlık dışı komployu planlayan ve gerçekleştiren Türk devleti başta olmak üzere tüm özgürlük, demokrasi, özgürlük düşmanı olan güçleri büyük bir öfke, nefretle kınıyoruz. Avrupa Kürt Kadın Hareketi olarak, 15 Şubat komplosuna karşı direnen, bu komployu boşa çıkarmak için ‘Güneşimizi karartamazsınız’ diyerek kendilerini Önderliğimiz etrafında ateşten bir çember yapan tüm şehitlerimizi saygıyla ve minnetle anıyoruz.

KOMPLO HALKLARIN DEVRİMSEL AYAĞA KALKIŞINA ENGEL OLMAK İÇİN YAPILDI

15 Şubat 1999 tarihinde devreye konulan devletlerarası komplonun, Rêber Abdullah Öcalan şahsında Kürt halkı ve kadınlarına olduğu kadar, tüm dünya insanlığına yönelik gerçekleştirildiği bilinmektedir. Bu komplo, Kürdistan’dan başlayarak Ortadoğu ve dünya kadınları ve halklarının özgürlük iddiasına, umutlarına ve devrimsel ayağa kalkışına engel olmak için devreye konulmuştur. İkitdarı-devletçi erkek egemenlikçi sistem güçleri, Rêber Abdullah Öcalan’ın önderliğinde yükselen kadın ve halklar devrimine, darbe vurmak için kirli-komplocu politikalarını uygulamak istemişlerdir. Kapitalist uygarlık güçleri, yarattıkları kaos ve kriz sürecinden çıkışın ve gerçek demokrasi ve özgürlük çözüm inisiyatifinin Kürt halkının ve ezilenlerin eline geçtiğini görmüşlerdir. Kürdistan’da 40 yıldır yaratılan özgürlük mücadelesinin, kapitalist sömürgeci sistemin egemenliğine büyük darbeler indirdiğini, onun komplocu yüzünü ve suçlarını ortaya çıkardığını görmüşlerdir. Kürdistan’ın sömürgeleştirilmesinde, Kürt halkına dayatılan fiziksel ve kültürel soykırımdaki paylarını deşifre ettiğini bilmektedirler. Yine Ortadoğu’dan başlayarak kadınlara ve insanlığa dayatılan kapitalist sömürü ve talan oyunlarının boşa çıkarıldığını görmüşlerdir. İşte bu noktada kendi önlerinde büyük engel olarak gördükleri Rêber Abdullah Öcalan’a dönük bu alçakça komployu devreye koymuşlardır.

ÖNDERLİĞİMİZ İMRALI’DA BÜYÜK BİR DİRENİŞ GÖSTERİYOR

Komplo Önderliğimizin kaçırılması ve esir alınması ile kalmamış, Türk devletinin bekçiliğinde inşa edilen İmralı işkence sistemini, bugün 3. dünya savaşı adıyla tüm Ortadoğu toplumlarına savaş, yıkım, göç, açlık, yoksulluk ve faşizm olarak dayatmaktadırlar. Önderliğimiz komplonun bu vahşi amaçlarını gördüğü için en ağır zindan koşullarında, bu oyunu deşifre etmek ve yenmek için nefes nefese büyük bir direniş sürecini İmralı zemininde ortaya çıkarmıştır. Kendine yapılan tüm uygulamaları, devreye konulan tüm özel savaş işkencelerini halkına ve insanlığa yapılmış olarak değerlendirmiş ve kendinden başlayarak büyük insanlık direnişini, tutumunu yaratmıştır. 21 yıldır da kadınlara, halkına ve insanlığa olan bağlılığı, sevgisi, yine özgürlük ve demokrasiye olan büyük inancı temelinde direnişine devam etmektedir. Büyük insanlık önderi olan Rêber Abdullah Öcalan’ın bu direnişini, özgürlüğe, demokrasiye ve insanlığa duyduğu inancı selamlıyoruz. Kürdistanlı kadınlar olarak bu direniş, bilinç, umut ve inançla mücadelemizi büyütme; insanlık düşmanı olan komplocu güçleri ve onların sistemlerini her an, her gün yenme kararlılığımızı 21. yılda da daha güçlü ifade ediyoruz.

HERKESİ STRASBOURG BULUŞMASINA ÇAĞIRIYORUZ

Her yıl olduğu gibi, 15 Şubat komplosunun 21. yılını da Önderliğimizin tüm direnen kadınlara ve halklara hediye ettiği demokratik konfederal sistemini, kadınların özgür toplum sistem inşa perspektifini hayata geçirme sözümüzle karşılıyoruz. Yine, Türk devletinin, AKP-MHP faşizminin ve erkek egemenlikçi sistemin tüm vahşi saldırılarını yerle bir etme gücünü 2020 mücadele yılında daha da büyütme ve evrenselleştirme çalışmalarımızı, kadın devrimi temelinde ilerletme kararlılığımızla karşılıyoruz.

Bu kararlılıkla her yıl olduğu gibi 15 Şubat 2020 Cumartesi günü Strasbourg’da yapılacak olan 15 Şubat komplosunu protesto yürüyüşüne herkesi “Önder APO’ya Özgürlük, Kürdistan’a Özgürlük” şiarıyla katılmaya çağırıyoruz.

Bu temelde başta kadınlar olmak üzere, halkımızı ve dostlarımızı, yine özgürlükten, demokrasiden yana olan herkesi 15 Şubat’ta Strasbourg yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz. AKP-MHP faşizmine boyun eğmeyenleri, bu sistemin siyasal, ekonomik, kültürel, inançsal, fiziksel saldırı ve soykırım politikalarını reddedenleri Strasbourg buluşmasına katılmaya çağırıyoruz.

Bir kez daha 15 Şubat uluslararası komployu gerçekleştiren devletleri ve güçleri büyük öfke ve nefretle kınıyoruz.

15 Şubat komplosunu ve komplocularını kahreden, yenilgiye uğratan özgürlük mücadelesini yükseltme kararlılığımızı tekrarlıyoruz.”